KOMİSYON KONUŞMASI

HİKMET AYAR (Rize) - Herkesi, Sayın Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan Vekilimiz, milletvekili arkadaşlarım, Cumhurbaşkanlığımızın çok değerli Genel Sekreteri, Sayıştay Başkanımız, Kamu Denetçiliği Kurumu Başkanımız, bütün hazırun; hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

Esasen konuşma almayacaktım ancak bazı konuşmacı arkadaşlarımızın Sayın Cumhurbaşkanımız hakkında ileri geri konuşmaları nedeniyle söz alma gereği gördüm.

Değerli arkadaşlar, esasen iyi bir dinleyiciyim.

BAŞKAN - "Bazı arkadaşlar" dediğiniz zaman yani toplumun bütününü şey yapmış oluyorsunuz, direkt isim verirseniz daha rahat olur.

HİKMET AYAR (Rize) - Onu buradaki bütün hazırun biliyor kimler olduğunu.

İyi bir dinleyiciyim. Eleştirilerden de rahatsız olmam, istifade etmeye çalışırım, nitekim çok istifade ettiğim konuşmalar oldu, notlar aldım. Kendilerine teşekkür ediyorum.

Ben Sayın Kandemir ve Sayın Gizligider kadar diplomatik konuşamayacağım onun için baştan özür diliyorum.

Her fırsatta Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a saldırmayı marifet zanneden bazı arkadaşlarımız var yine "bazı" diyorum. Çok kısa olarak: Boşuna uğraşmasınlar, buradan size ekmek çıkmaz bundan önce olduğu gibi. Ama bu arkadaşlarımı anlamaya çalışıyorum. Recep Tayyip Erdoğan takıntısı olan bu arkadaşlarımızı galiba da anlıyorum. On dört senedir, 10 defa, yanılmıyorsam Sayın Muharrem İnce'nin de dediği gibi: "Çıkmışsınız yenmiş sizi, çıkmışsınız yenmiş sizi." Dolayısıyla, Recep Tayyip Erdoğan takıntınız bu olsa gerek diye düşünüyorum.

BAŞKAN - Bütçe bağlamında konuşursak.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Karışmayın Sayın Başkan, müdahale etmeyin hatibe.

BAŞKAN - Değerli arkadaşlar, bütçe görüşmeleri sırasındayız Sayın Bekaroğlu.

MUSA ÇAM (İzmir) - Sayın Başkan, hatibe müdahale etmeyin, özgürce konuşsun.

HİKMET AYAR (Rize) - Her defasında millet size değil de Recep Tayyip Erdoğan'a inanıyor ve onu seçiyorsa, onu tercih ediyorsa bunun kabahati Recep Tayyip Erdoğan'ın değil.

Değerli arkadaşlar Sayın Cumhurbaşkanımız 10 Ağustos Cumhurbaşkanlığı seçimi kampanyasında nasıl bir Cumhurbaşkanlığı yapacağını anlatarak milletten oy istemiştir. Millet de o söylenenlere oy vermiştir. Hem de 13 partili bir bloka rağmen millet yüzde 52 oy vermiş ve seçmiştir Sayın Cumhurbaşkanımızı. Seçilirse nasıl bir Cumhurbaşkanlığı yapacağını anlattığı gibi tam da öyle Cumhurbaşkanlığı yapıyor. Şunu da belirteyim ki, hani çok tartışıldığı için, Başkanlık sistemini Recep Tayyip Erdoğan kendisi için mi istiyor? Kendisi için niye istesin? Başkanlık sistemi geldiğinde bugünkünden daha fazla yetkisi olmayacak ki. Başkanlık sistemi Recep Tayyip Erdoğan'a gerekli değil, zaten fiilen yapıyor, uyguluyor.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bu doğru.

MUSA ÇAM (İzmir) - Anayasa'yı çiğniyor yani.

BAŞKAN - Anayasal haklarını kullanıyor ya da. İkisi arasında fark var.

HİKMET AYAR (Rize) - Başkanlık esas, Recep Tayyip Erdoğan sonrası için ve Türkiye için gereklidir arkadaşlar. Başkanlık sistemi Türkiye için gereklidir. Yalnız buna takılan arkadaşlara bir şey daha hatırlatmak istiyorum: Gelecekte hiç mi ümitleri yok? Başkanlık seçimlerini kazanma ihtimali görmüyorlar mı? Oysa bu takıntılar yerine "Biz nasıl kazanırız"ın hesabı içerisinde olsalar belki daha iyi olacaktır, kendileri için.

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Muhtarlardan başladılar bakalım.

HİKMET AYAR (Rize) - Evet.

Değerli arkadaşlar, kaldı ki başkanlık sistemi -benden önce de söylendi- Sayın Cumhurbaşkanımız söyledi diye gelmeyecek. Bizler Türkiye Büyük Millet Meclisinden 367'nin üstünde bile bunu geçirsek yine gelmeyecek, millet isterse gerçekleşecek. Bunu da beyan ettik, bunu da açıkladık. Buna rağmen neden hani demokrasi diyorduk, demokratik kurallar diyorduk. Millet ne istiyorsa o olacak diyor, sözü uzatmıyorum hepinizi tekrar saygıyla selamlıyorum.