BÜLENT YENER BEKTAŞOĞLU (Giresun) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Bakanım, değerli milletvekilleri, sevgili bürokratlar; ben soru sormayacağım. Bakanım bağırıyor herhâlde. Bu yaştan sonra bir Karadenizli olarak da bu lafların altında kalmam, kalamam yani.

BAŞKAN - Yener Ağabey, hoş geldin.

BÜLENT YENER BEKTAŞOĞLU (Giresun) - Teşekkür ederim, sağ olun.

Efendim ben ilimde bulunan... Tabii, bütün arkadaşlar sorunları dile getirdi. İlk defa bir Bakanlıkta bu kadar sorun olduğunu gördüm. Bizim de dilek ve taleplerimizi dikkate alırsanız bundan sanırım Bakanlık oyarak fayda mülahaza edersiniz.

Ben Giresun'da bulunan tıp fakültesiyle ilgili bir şeyler aktarmak istiyorum. 27 Mayıs 2007 tarihinde kurulan Giresun Üniversitesi Tıp Fakültesi 200'ü aşan öğrenci sayısı, 63 öğretim üyesi mevcuduyla hizmet veriyor. Ancak, dokuz yıl geride kalmasına rağmen maalesef tam donanımlı bir tıp fakültesi hastanesi kurulamamıştır. Geçtiğimiz günlerde Giresun Üniversitesi ile Kamu Hastaneleri Birliğinin Giresun Devlet Hastanesi ve Kadın Doğum Çocuk Hastanesi için afiliasyon yani Ortak Kullanım Protokolü imzalandığı kamuoyuna duyurulmuştur. Bu protokol YÖK ve Sağlık Bakanının onayının ardından yürürlüğe girecektir. Bu protokol hangi maddeleri içeriyor? Sayın Bakanım, bu konuyla bilginiz var mı, bilemiyorum. Aynı protokol 2012 yılında bir kez daha imzalanmış, onaylanmış, fakat yürürlüğe girmemiştir. Bunun nedenini de gerçekten Giresun halkı ve biz merak ediyoruz. 2012'de aynı protokol imzalanmıştı, fakat yürürlüğe girmemişti. Yeni bir protokol varken ve bütün üniversite hastaneleri araştırma uygulama merkezi olarak illerinde hastaneleri kullanırken dört yıl Giresunluların hastane üzerinden tıp fakültesi sağlık hizmetleri kim tarafından ve neden engellenmiştir, bunu da bilmek isteriz. Üniversitemizin gelişmesine neden engel olunmuştur, bunun sorumlusu kimdir? Bu çok önemlidir üniversitemiz için, Sayın Bakan bir açıklarsa sevinirim. Bu protokol gerçekleşmeyince üniversitemiz kendi sağlık uygulama ve araştırma hastanesini hayata geçirmiş hatta burada 6 bin hasta muayenesi ve başarılı pek çok ameliyat gerçekleştirmiştir. Ancak şu anda aldığım, öğrendiğim bilgilere göre bu hastanenin tüm faaliyetleri durma noktasına gelmiş, malzeme ve altyapı eksikliği nedeniyle hasta kabul edilemez, ameliyatlar yapılamaz durumdadır. Öğrenciler de zaman zaman bana ulaşıyor, 4'üncü ve 5'inci dönemde okuyanlar polikliniklerde pratik yapamadıklarından dert yanıyorlar. Bilgisayar üzerinden programlarla, PowerPoint'ten canlandırma yöntemiyle hasta varmış gibi sınıflarda ders görüyorlar. Daha doğrusu tıp fakültesi öğrencilerimizin büyük bir kısmı Anadolu'da kadavra görmeden mezun olma durumuyla karşı karşıyalar. Bunun bir izahı var mıdır? Hasta görmeden, iğne yapmadan, tansiyon ölçmeden bu öğrencilerimiz nasıl mezun olacaklar? Kaldı ki 5'inci sınıfta verilmesi gereken küçük stajlardan beyin cerrahi, psikiyatri, nöroloji, plastik cerrahi gibi bölümlerin öğretim üyesi şu anda tıp fakültemizde maalesef yoktur.

Sayın Bakanım, tüm bu bilgileri sunuyor ve gereğinin yapılmasını sizden özellikle bekliyorum.

Ayrıca bütün arkadaşlarımız dile getirdiler zannederim; bu yoğun bakım ünitesi gerçekten ülkemizin sağlık alanında kanayan bir yarası gibi. Geçenlerde tarafıma bir hasta bildirildi -belki size de arz etmişimdir- hasta Samsun, Trabzon, Sivas, Erzurum, en sonunda Antep'te yer bulabildi. Yani Giresun'dan bir hasta Antep'e sevk edilmek durumuyla karşı karşıya kaldı. Bu, tabii, perişan bir vaziyet.

Yine, yanık üniteleri konusunda -bilmiyorum arkadaşlarımız değindi mi- bölgemizde büyük bir ihtiyaç olduğunu duyuyorum, tahmin ediyorum. Ordu'da var mı bilemiyorum. Ergün var mı Ordu'da? Bizde yok, yanık ünitemiz yok.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Trabzon'a geleceksin.

BÜLENT YENER BEKTAŞOĞLU (Giresun) - Evet, Trabzon merkez durumda, Trabzon'da yer yok zaten.

Evet, bunlar kısaca benim tespitlerim Sayın Bakanım.

2017 yılı Sağlık Bakanlığı bütçemizin sağlıklı, yararlı ve da hayırlı olması dileğimle saygılar sunuyorum.

Teşekkür ediyorum.