| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2017 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı (1/774) ile 2015 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/733) ve Sayıştay tezkereleri f) Gümrük ve Ticaret Bakanlığı g) Rekabet Kurumu |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 18 .11.2016 |
GÜMRÜK VE TİCARET BAKANI BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Çünkü ben inanıyorum ki, buradaki bütün arkadaşların soruları ve eleştirileri bu bütçenin ve Bakanlığımızın ihracatlarının bu ülke için daha iyiye, daha doğruya, daha iyi hizmet yapması için getirilen öneri ve görüşler. Biz, baştan teşekkür ediyoruz Başkanım bütün arkadaşlara.
Özellikle son sorudan başlayalım, Faruk Bey'in ifade ettiği yollarla ilgili ve diğer müştemilatlarla ilgili şey hızlı bir şekilde bitiriliyor, orada park da bitirildi, hizmete yeni açılıyor. Karayolları yollarla ilgili işlemlerini bitirdi, bir ufak rötuşu var. Başka da eksiklikler orada tamamlanmış durumda.
Hikmet Bey'in ifade ettiği -burada yok ama- Sarp Sınır Kapısı'nın yeniden inşası noktasında ihalemizi bitirdik, yer teslimini yaptık. Gerçekten çok modern bir kapı inşa ediyoruz. Bittiği zaman artık kimse "Gürcistan'da şu işlemler daha hızlı, bu kadar modern bir kapı." diyemeyecek, Türkiye'ye yakışan, sıkıntılı ve dar alanda çok modern bir kapıyı da inşa etmiş olacağız.
Yine, Kadim Bey, "Tütün ve tütün mamulleri kaçakçılığını önlemeye yönelik olarak ne yaptınız?" diye sordu. Aynı minvalde Faruk Bey de ifade etti "Son aylarda büyük yakalama yaptınız mı?" diye. Sigarada son aylarda gerçekten Türkiye'nin en büyük yakalamalarını yaptık cumhuriyet tarihinde. Bir gemi, büyük bir gemi sigara kaçakçılığını... Canlı olarak da basınla da paylaştık, Türkiye'yle de o operasyonu yaparken paylaştık ve ciddi bir yakalama yaptık.
Yine, ülkemizin sınır ve liman kapılarında kurulan başta araç ve konteyner tarama sistemleri -biz buna "x-ray cihazları" diyoruz- bagaj x-ray'ları, yoğunluk ölçüm cihazları, videoskop gibi teknik cihazlarla kaçakçılığı önlüyoruz, gerçekten son teknolojiyi kullanıyoruz, "backscatter" gibi havaalanlarında uçak altı kargo denetimlerinden tutun da çay ve tütün dedektör köpeklerine kadar hem insan unsurlarını hem yetiştirilmiş uzman köpekleri, aynı zamanda teknolojiyi birlikte kullanıyoruz. Emin olun, son yıllarda, özellikle 2015'ten sonra da gümrük kapıları bu noktada iyi bir standartta.
Tabii, kaçakçılık sadece gümrük kapılarında olmuyordu biliyorsunuz, sınırlarda gerçekleşiyordu. Şimdi, sınırlarımıza örmüş olduğumuz duvarlarla da bunu belli oranlarda düşürdüğümüzü görüyoruz.
Nitekim, sigara üreticilerinin yapmış olduğu bir araştırmada -onlar her dört ayda bir araştırma yapıyorlar- kaçakçılık 2016 yılında yüzde 7,5'lara düşmüş. Bu oran 2015'te yüzde 11,6 imiş, 2016'da yüzde 7,5'a düşmüş. Bu önemli bir oran ve bunun bir kısmının da "free shop"larda satılan sigaralar olduğunu düşündüğünüzde, esasında bu oranın, kaçak sigara oranının çok daha aşağılara çekildiği görülmektedir.
Yine, daha önceki yıllarda, doğru, akaryakıt kaçakçılığı çok daha yaygındı, ama şu anda almış olduğumuz önlemlerle bu çok düşmüş durumda. Şimdi kaçakçılığı, daha çok, sunumda da ifade ettiğim gibi, ÖTV üzerinden, belge üzerinden yapmaya çalışıyorlar, bununla da hem Maliyede hem de bizim Bakanlıkta oluşturduğumuz ekipler ciddi anlamda üzerine gidiyor ve bu orandaki yakalamalarımızı da sizlerle paylaşmış oldum.
Tabii, 2016 yılında 2.450 kilo uyuşturucu madde ele geçirildi. Sadece Mersin'de yapılan operasyonda tek seferde 350 kilo captagon yakalaması gerçekleştirildi, bu da önemli bir oran. Yine, Hamzabeyli Gümrük Kapısı'nda yapılan operasyonlarda tek seferde 700 kilo eroin yakalandı.
Şimdi, şöyle bir durum oldu: Eskiden Türkiye üzerinden Batı'ya doğru -transit ülke konumundaydı Türkiye- kaçakçılık yapılıyordu, eroin ve esrar gönderiliyordu Afganistan'dan, İran'dan, şimdi bu biraz daha kuzeye yöneldi. Yapmış olduğumuz denetimler sonucu, gerek İçişleri Bakanlığının Türkiye'de, dâhilde yapmış olduğu denetimlerde gerekse bizim kapılarda yapmış olduğumuz önlemlerle bunu azaltmış olduk.
Şimdi, tersine, Batı ülkelerinden Türkiye'ye eroin ve esrar sokmaların son 2016'da yaşandığını görüyoruz, bunu da ciddi anlamda yapmış olduğumuz denetimlerle de inşallah azaltıyoruz.
Yine, Mehmet Bey yerinde olarak ifade etti "Bölgesel ürün ihtisas borsalarının kurulması noktasında çalışma yapılmakta mıdır?" diye.
Biliyorsunuz ürün ihtisas borsasını kuruyoruz, 8/9/2016 tarihli Bakanlar Kurulu teklifinin gerekli hususu SPK'ya bildirilmiş ve bu noktada da -biraz önce sunumda da ifade ettiğim gibi- Başbakanlıkta, inşallah onu da kısa zamanda hayata geçireceğiz.
Yine, AVM'lerin, küçük esnafla ilgili, işlerini daralttığı noktasında yaygın bir kanı var, ama şunda da herkes herhâlde hemfikir: AVM'lerin mutlaka olması gerektiği, şehirde, illerde olması gerektiği, hatta illerinde AVM olmayan birçok vekilimizin de "İllerimize AVM gelsin." diye çeşitli girişimlerde bulunduğunu yakinen biliyorum, çünkü AVM'ler de sosyal gelişmişliği artıran unsurlardan.
Bizim esnaflarımızı gerçekten haksız rekabete ve ezici rekabete karşı korumamız gerekiyor. Bunu ben samimi olarak söylüyorum. Ve esnaflarımızı korurken de esnaflarımızı yeni ekonomik sisteme, ekosisteme entegre etmemiz lazım, çünkü insanlar artık daha geniş mekânlarda görerek almak istiyorlar, daha ucuz maliyetle almak istiyorlar. Dolayısıyla, bu anlamıyla esnaflarımızı organize ederek mal alımlarında daha ucuza almalarını, örneğin bakkalların kendi aralarında kooperatif kurarak... Bunu teşvik ediyoruz ve biraz önce Kadim Bey'in söylediği, "Kooperatifleri ekonomiye katmamız gerekir.", gerçekten katmamız gerekiyor, Bakanlığımız da bu anlamda kooperatifleri ekonominin unsurları hâline yeniden getirmek için büyük çaba sarf ediyor.
Şimdi, biz, "kooperatif" dediğimizde, belki ideolojik zihniyetten öte insanların zihninde... Geçmiş dönemlerde yapı kooperatifleri vardı, insanları mağdur eden, kötü yönetilen veya birtakım özensiz insanların yönetiminde bulunduğu ve yıllarca bitirilemeyen yapılar akla geliyordu ve sağlıksız binalar geliyordu. Şu anda bu imajı bizim tersine çevirmemiz lazım. Bütün gelişmiş ülkelere baktığımızda, Almanya da dâhil, birçok büyük şirketin sahibi kooperatifler. İspanya da öyle, tarımı geliştirme noktasında, tarımdaki ticareti geliştirme noktasında. İşte, Malatya'da, Giresun'da, Karadeniz'de, bizim üretim sahalarımız fındıkta küçük üreticiler, büyük üreticiler değil. Bunları bir araya getirmek lazım. İşte, iyi yönetilirse, biraz önce Cavit Bey ifade etti, kendi döneminde iyi yönetilmesiyle...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
GÜMRÜK VE TİCARET BAKANI BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - ...çok ciddi anlamda bu birlik kâr etti, kâr edebiliyordu ve piyasayı da kontrol edebiliyordu, ama biz kötü yönetiliyor diye bu tür oluşumları, birlikleri, kooperatifleri yok sayamayız; bunları denetlenebilir, hesap verebilir, şeffaf hâle getirerek esasında yeniden bir çalışma yapmak lazım bütünüyle, bu noktada da Bakanlığımız inşallah bir düzenleme yapacak.
Lisanslı depoculuğa çok önem veriyoruz. Tarım Bakanlığıyla beraber özellikle TMO'nun depoculuk faaliyetinden vazgeçerek, sadece piyasayı düzenleme rolünün devamını o TMO'nun depolarını lisanslı depoculuk hâline getirerek, piyasanın emrine sunmayı, Tarım Bakanlığıyla beraber son aşamaya geldik, çalışıyoruz, inşallah onu da bitireceğiz.
Şimdi, arkadaşlar, Kadim Bey de saate bakıyor kaç oldu diye...
KADİM DURMAZ (Tokat) - Yok, Bakanım, ben müjdeyi bekliyorum.
GÜMRÜK VE TİCARET BAKANI BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Nereye, Tokat'a mı?
Sigaraları söylüyordu, tütünleri var ya, Adıyamanlılar diyorlar ki: "Bize kaçak tütün demeyin, çok alınıyoruz." Bütün bunu varsa...
KADİM DURMAZ (Tokat) - Ama bunun adını ne koyacağız ki? Çuvallarla getirilip pazar yerinde satılıyor.
GÜMRÜK VE TİCARET BAKANI BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - İşte, "Kadim Bey, Bülent Bey, Mehmet Bey bize destek versinler, bu tütünü nasıl yasal hâle getirelim, bunu ticari emtia hâline getirelim, bizim tarlamız 1 dönüm, 2 dönüm, buradan yetiştirdiğimiz 1 tonla ancak geçimimizi sağlıyoruz." diyorlar. Dolayısıyla, Batman da öyle...
KADİM DURMAZ (Tokat) - O tren gitti, verdik gitti o tren.
GÜMRÜK VE TİCARET BAKANI BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Üretim çoğalıyor, dolayısıyla... Yani o küçük dükkânlara karışma, onu söylemek istiyorlar. Batmanlılar alınıyor yani, onun için...
KADİM DURMAZ (Tokat) - Şunu söyleyeyim, bizim orada Adıyamanlılar götürüyor o işi.
GÜMRÜK VE TİCARET BAKANI BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Yani iyi bir şey, onlar da çalışsın.
Şimdi, tabii, esnaflarımıza ESDES kapsamında verdiğimiz krediler var. Biz, kredileri, özellikle küçük esnafımızın talepleri doğrultusunda, hem çeşitlendirerek hem de gerçekten onların hayatta kalmaları ve büyümeleri noktasında bir destek olarak görüyoruz.
Şimdi, esnafın sayısının yıllar içerisinde nüfusla orantılı artmamasının sebeplerinden birisi de, biz esnafı büyütmek istiyoruz. Yani bir adam terzi doğdu, terzi ölsün istemiyoruz. Terziyse konfeksiyona geçsin, konfeksiyoncuyla atölyeye geçsin, atölyeciyse sanayiye geçsin, böylelikle bir silsile oluşsun ve bu desteklerimizle... Mesela küçük esnaf biraz durumu düzeltince KOBİ'leşiyor. Yani gidiyor ticaret odalarına kaydoluyor, ticaret odalarında olan sanayi odalarına kaydoluyor, dolayısıyla toplama baktığımızda çok endişe verici bir durum yok.
KADİM DURMAZ (Tokat) - Rakam...
GÜMRÜK VE TİCARET BAKANI BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Rakamları arkadaşlar çıkardı, var, onları verelim.
İsterseniz İbrahim Bey "Bitirelim, toparlayalım." diyor.
Başkanım, soruları tek tek arkadaşlarımızın ismine yazdık, peşin olarak verelim.
KADİM DURMAZ (Tokat) - Alırız tabii, ben bir müjdeyi alayım da.
GÜMRÜK VE TİCARET BAKANI BÜLENT TÜFENKCİ (Malatya) - Tamam, ona göre yapalım inşallah.
O gümrükle ilgili verilere bir bakalım. Çünkü, kapasite yeterli olmadığından kapatılmıştı. Eğer gerçekten Tokat'ın ithalatı, ihracatı standart verilere ulaşırsa biz o müjdeyi seninle beraber veririz inşallah.