| Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Toplu Konut İdaresi Başkanlığının (TOKİ) 2013 ve 2014 yıllarına ait bilanço ve netice hesaplarının görüşmeleri |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 16 .11.2016 |
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Teşekkür ederim.
Tam iki yıl önce Sayın Başkanla yine birlikteydik. İki yıl önce kuruma yeni gelmişti, göreve yeni başlamıştı ve henüz kuruma vâkıf değildi. Aradan iki yıl geçti, artık, Başkanın çok fazla mazereti kalmadı yani kurum konusunda. Ama, bugün denetlediğimiz raporlar 2013 ve 2014 raporları. Teorik olarak yine sizin döneminize ait olmayan raporlar. Eksiklikler varsa geçmiş dönemin eksiklikleri, fazlalıklar varsa da geçmiş dönemin fazlalıkları ama bunlardan ders çıkartmak çok önemli.
Fethi arkadaşım raporu iyi taramış. Aslında geneli üzerinde ben de birçok şey söyleyecektim ama söyleyeceğim şeylerin yüzde 90'ına yakınını söyledi. Bunların çok önemli olduğunu düşünüyorum.
Bize bu iki yıllık geçen süre içerisinde bu işlerin ne kadarının önlendiğini, hangi tedbirleri aldığınızı anlatırsanız -ki Sayıştay raporlarında hangi tedbirlerin alındığından bahsediliyor, siz ne yaptınız?- bundan da mutlu oluruz, bir.
İkincisi: Geçen hafta burada bir konu konuştuk, biraz magazinseldi konu, kamuoyuna da yansıdı. Ama, buradaki bir arkadaşım benim danışmanıma müdahale etmiş, görüntü almasını engellemiş.
Arkadaşlar, burası gizli toplantılar yeri değil, burada herkes oturabilir -ben fark etmedim gerçi olayı, daha sonra öğrendim- herkes görüntü alabilir. Basın mensupları arkada zaten. Bunda bir sakınca yok. Sadece, burada koordinasyon sıkıntı olduğu için kameraları bulundurmadık ama isteyen kamera da bulundurabilir, gelip çekebilirler de. Gizli toplantılar dışında -ticari bir iki şeyimiz gizli- aksi bir karar alınmadıkça bu toplantılar herkes tarafından izlenebilir. O arkadaşımın bunu bilerek yaptığını düşünmüyorum bir defa, öyle söyleyeyim ama bir daha tekrarlanmaması konusunda...
NİHAT ÖZTÜRK (Muğla) - Özür dilediğimi söyledim danışman arkadaşa.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Sen miydin o? Bilmiyordum. Sormadım bile.
NİHAT ÖZTÜRK (Muğla) - Bendim. Ama, arkamdaydı, ben telefonla konuşurken beni şey yaptı. Seni çeksin Ağabey.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Tartışmıyorum, bilinmesi için söylüyorum. Ben bu arkadaşın bilerek, isteyerek böyle bir müdahalede bulunduğunu da söylemiyorum yani kasti bir hareket değildir. Üslubumu çok dikkatli kullanıyorum.
HALİS DALKILIÇ (İstanbul) - Bir yanlış anlaşılma var.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Tamam.
Birbirimize bu şekilde müdahale etmenin doğru olmadığını söyleyeyim. Gizli toplantılarımız zaten var, orada da Başkan gereken tedbirleri alıyor.
Üçüncüsü: Konuğumuz var bugün. Osman Bey konuğumuz bugün. Osman Bey çok ilgili de bizim Komisyona. Tam iki yıl önce ayın 13'ünde buradaydı, Komisyondaydı.
HALİS DALKILIÇ (İstanbul) - Benim özel davetlim Osman Bey.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Halis Dalkılıç özel davet etti kahve içmeye.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Osman bir konuştur ya, aşağıda da konuşturmuyorsun, bitireyim.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Ya, bir dakika kardeşim, sataşma var.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Ben Osman Bey'in TOKİ'yle, inşaat işiyle, müteahhitlik işleriyle çok ilgilenmediğini biliyorum.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Hiçbir işim yok.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Ama, demek ki burada sadece TOKİ'yle ilgili özel bir dostluğu var herhâlde. Biz aynı dönem milletvekiliyiz, 6'ncı yılımız. 6'ncı senede 2'nci defa bizi ziyaret ediyor burada. Teşekkür ediyoruz kendisine.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Daha önce de 4 kez geldim Komisyona.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Yalnız, biz burada konuşurken çok bağırmıyoruz birbirimize aşağıdaki gibi, bunu da hatırlatayım. Tamam mı?
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Ben de bağırmıyorum.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Teşekkür ediyorum.