KOMİSYON KONUŞMASI

MUSTAFA ŞAHİN (Malatya) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Değerli arkadaşlar, özellikle bugünkü yapmış olduğumuz bu çalışmaların hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyorum. Özellikle TOKİ diye adlandırılan bu Toplu Konut İdaresinin kuruluş tarihine baktığımız zaman o yıllarda özellikle konut sektöründe yaşanan sıkıntıların bertaraf edilmesi için devletin bu işe el atmasının zorunlu bir hâle geldiğini görüyoruz. Ama 1980'lerin sonuna geldiğimizde özellikle kooperatifler desteklenerek konut üretiminin canlandırılması hesaplanmış ancak 1990'lı yılların sonuna geldiğimizde veya 1980'li yılların sonunda artan faizlerden dolayı bu tez biraz inkıtaya uğramış ve 1990'lı yıllardan itibaren de özellikle 1990 yılında etkinliğini kredi vererek sürdüren kurum 2001 yılı ekonomik krizi sonunda toplu konut fonunun ilgili tarih ve sayısıyla Kanun Hükmündeki Kararnamelerle Beraber Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 7'nci maddesiyle kaldırılması ve Emlak Bankasının da iflasıyla işlevsiz hâle geldiğini görmekteyiz ama bu süre içerisinde 43 bin civarında bir konutun yapıldığını görüyoruz ve 2002 tarihine geldiğimiz zaman -gerçi milat olarak vermek istemiyorum, genelde arkadaşlarımız bazen tepki gösteriyorlar ama maalesef- 2002'den sonra TOKİ'nin ciddi bir şekilde tırmanışa geçtiğini görüyoruz ve yaklaşık on sekiz, on dokuz yıldan, 1984'ten 2002'ye kadar yapılan konut sayısının 15, 16 kattan daha fazlası şu anda bitirilmiş bir vaziyette. Gerçekten alt grup ve orta grup seviyesinde olan insanlarımıza -biraz önce arkadaşlarımız ifade ettiler- bunlar içirişinde özellikle sosyal konutlar noktasında şehitlerimizin, gazilerimizin, malullerimizin, emeklilerimizin, kimsesizlerimizin faydalanmasına sunulan bu hizmetin ben takdire şayan olduğunu düşünüyorum. Kesinlikle bu süreç içerisinde başlangıçtan belki özellikle yeni yönetimin iş başına geldiği sürece kadar Malatya'mızda da 11 binden fazla konut inşa edildi. Arkadaşlarımızın anlattıkları elbette ki denetim görevi burada ifa ediliyor. Mutlaka, ortaya çıkan aksaklıkları anlatmak boynumuzun borcu diye ben düşünüyorum. Ama tabii, burada maalesef, belki bunları anlatmak muhalefet kanadına düşüyor eleştiriler, iktidar tarafından da yalnız bir övgünün olması tabii beklenemez. Ben bunların A'dan Z'ye mutlaka daha iyi bir noktaya geldiğini düşünüyorum. Özellikle Sayın Başkanımız Ergün Turan Bey'in ve ekibinin göreve geldiği günlerden itibaren -ki Malatya'mızda kentsel dönüşüm kapsamında Beydağı eteklerinde yapılan o dikey, 15, 16 katlı binaların kent kültürüne çok da böyle uygun olmadığı tarafınızca zaten ifade edildi ilk geldiğinizde- yatay mimariye geçilmesi ve özellikle yerel manadaki bu birtakım kültürel yapının da, dokunun da korunması noktasında ciddi çalışmalar yaptığınızı görüyoruz ve bu konuda da başta ülkemiz olmak üzere ilimizde de belki tek tek saymaya zamanımız da yetmiyor, hastane yapımında, stadyumların yapımında, okulların yapımında buna benzer birçok alanlarda devasa işler yapıyorsunuz.

Ayrıca, şu anda özellikle doğu ve güneydoğuda ortaya çıkan terör belasından dolayı yapılan, o bölgedeki terör unsurlarının yapmış oldukları kazılar neticesinde devletin elbette ki kendi reflekslerini doğal olarak yerine getirirken yıkılan binaların yeniden yapılması sürecinde ciddi çalışmalar yaptığınızı görüyoruz. Ben bu konuda da hassaten teşekkür etmek istiyorum.

Ayrıca, özellikle bir iki tespitim vardı, bunlardan birisi: Bu dikey ve yatay konutlara geçişte alıcıya maliyet ne oranda yansıtılıyor? Yani dikey yaptığımızda hâliyle elbette ki maliyetler biraz daha ucuza mal oluyor ama yataya geçtiğimiz zaman ciddi bir oran var mı, yoksa yine önceki fiyatlardan mı değerlendiriyorsunuz?

Diğer bir sorum da gerçekten sosyal bir problem: Özellikle "sosyal konut" dediğimiz veya bu fakir fukara konutlarında 1+1'lerin özellikle diğerlerinden soyutlanarak yalnız farklı bir alanda yapılması, özellikle genç nesil içerisinde okulundan gelirken o durakta inmeyip iki üç durak ileride inip tekrar o durağa kadar yaya gelmek zorunda kaldıklarını arkadaşlarımız ifade ettiler. Bunu özellikle şu andaki İstanbul'da olsun, Ankara'da olsun, büyük kentlerde 1+1'leri, 2+1'ler, 3+1'lerin yapılmış olduğu sitelerde bir bakıyorsunuz binanın ön tarafında 3+1 varsa yan tarafında 1+1'leri inşa ediyorlar. Yani bunları karışık bir hâlde eğer uygularsak burada da arkadaşlarımızın veya o evlatlarımızın en azından böyle bir kompleksten kurtulacağını ben ümit ediyorum.

Ben bu konuda sözü çok fazla uzatmak istemiyorum. Hassaten, emeği geçen bütün kardeşlerimize teşekkür ediyorum ki paranın çok yoğun olduğu bir birimdesiniz, gerçekten şu ana kadar yolsuzlukla alakalı bir tek cümlenin sarf edilmediği bizim için övgüye değer. Tabii ki eğer bir yerde bir hareketlilik varsa, biraz önce Oktay kardeşimin dediği gibi "Siz topa vurmazsanız topta hiçbir yıpranma olmaz ama topa vurdukça mutlaka o topu belli bir süre içerisinde yıpratmış olursunuz. Ben şu anda da TOKİ'nin ciddi işler yaptığını görüyorum. Özellikle sahada müteahhitlerden kaynaklanan birtakım veya denetimsizliklerinden kaynaklanan o eksikliklerin de giderilmeye başlandığını da görmemiz bizim için sevindirici.

Ben, tekrar, bu toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Teşekkür ediyorum.