| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya'nın 2017 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı (1/774) ile 2015 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/733) hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 11 .11.2016 |
AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANI FATMA BETÜL SAYAN KAYA (İstanbul) - Sayın Başkan, Plan ve Bütçe Komisyonunun değerli üyeleri, kıymetli basın mensupları; 2017 Mali Yılı Bütçe Kanunu Tasarısı kapsamında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının 2016 yılı faaliyetleri ve 2017 yılı hedefleri hakkında bilgi vermek üzere huzurlarınızda bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
2011 yılında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımızın kurulmasıyla ülkemizde sosyal politika uygulamaları kurumsal bir kimlik kazanmıştır.
Türkiye, 2002 yılından itibaren sosyal yardım ve sosyal hizmet uygulamalarını gözden geçirerek günümüz koşullarına uygun bir perspektif oluşturmuştur.
Bakanlığımızın kurulmasıyla birlikte hizmetler tek çatı altında toplanmış, planlamada, koordinasyonda, denetimde ve verimlilikte yeni bir sürece girilmiş, hak sahipliği esası gözetilerek Bakanlığımız bünyesinde objektif bir sisteme kavuşmuştur.
Dezavantajlı aile ve bireyler ihtiyaçlarına uygun çözüm seçenekleriyle tanışmıştır. Bu dönemde sosyal hizmet ve yardımların ihtiyacı olan toplum kesimlerine yayılmasında artan bütçe kaynaklarımızın rolü büyüktür.
Cumhuriyetimizin 100'üncü kuruluş yıl dönümü olan 2023 yılı hedeflerine ulaşmak için kapasitemizi ve hizmetlerimizi iyileştirmeye, yeni hizmet alanları ve modelleri geliştirmeye ve ortaya çıkan yeni sosyal sorunlara ve risklere yönelik çözümler üretmeye devam edeceğiz.
Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; ülkemizde son on dört yıl içerisinde yoksullukla mücadelede dikkate değer bir başarı elde edilmiştir. Bölgemizde yaşanan savaşlara, göç ve terör olaylarına rağmen Türkiye gelişmeye, büyümeye devam etmiştir. Bunun bir sonucu olarak sosyal yardım ve hizmetlere ayrılan kaynaklarda büyük artışlar sağlanmıştır.
2002 yılında sosyal yardım ve hizmetlere 1 milyar 376 milyon lira kaynak ayrılmışken bu rakam 2016 yılı için yaklaşık 35 milyar liradır. Böylece, sosyal yardım ve hizmet niteliğindeki harcamaların gayrisafi yurt içi hasılaya oranı Hükûmeti devraldığımız 2002 yılında sadece binde 5 iken bu oran 2015 yılında yüzde 1,58'e yükseltilmiştir.
Bilindiği gibi, dünyada yoksulluğun ölçülmesinde birden çok eşik değer ve bu değerlere karşılık gelen kategoriler oluşturulmuştur. Dünya genelinde yoksulluk ölçüm değerlerinden biri kabul edilen kişi başı günlük harcaması 4,3 doların altında yaşayan toplum kesiminin nüfusumuza oranı 2002 yılında yüzde 30,3 iken 2015 yılında bu oran yüzde 1,58'e inmiştir.
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı 2013 İnsani Gelişmişlik Raporu'nda Türkiye, insani gelişme açığını en hızlı kapatan 9'uncu ülke olarak yer almıştır.
Son on yıllık dönemde Türkiye, orta insani gelişmişlik düzeyinden yüksek insani gelişmişlik düzeyine çıkmış, OECD tarafından 2014 yılında yayınlanan raporda 2000'li yıllarda gelir dağılımını en iyi düzeyde iyileştiren ülkelerden biri olduğu tespit edilmiştir.
Bu çerçevede, gelir dağılımı adaletini gösteren Gini katsayısı ülkemiz için 2002 yılında 0,44 iken 2015 yılında 0,39 seviyesine gerilemiştir. Bu başarının bölgemizde ve dünyada ekonomik krizlerin, sosyal çalkantıların yaşandığı bir dönemde elde edildiği malumunuzdur.
Sosyal yardım uygulamalarımızın bir hedefi de ekonomik olarak sıkıntı yaşayan ailelerimizin eğitim çağındaki çocuklarını düzenli okula göndermelerini teşvik etmektir. Bu amaçla verdiğimiz şartlı eğitim yardımından yaklaşık 2 milyon hane yararlanmaktadır.
Yaptığımız etki analizinde, bu uygulamayla, eğitimde devamsızlık oranının yaklaşık yüzde 50 azaldığı, kız çocuklarında ise erkeklere göre devamsızlığın 2 kat daha fazla azaldığı, liseye devam oranının yüzde 80 seviyesine çıktığı tespit edilmiştir.
2012 yılında başlayan Genel Sağlık Sigortası uygulamasıyla, tüm Türkiye'de yoksul vatandaşlarımızın ücretsiz sağlık hizmeti alması sağlanmıştır. Bu uygulamayla, hane içinde kişi başı gelir seviyesi brüt asgari ücretin üçte 1'inden az olduğu tespit edilen vatandaşlarımızın sağlık primleri Bakanlığımız tarafından ödenmektedir.
Bu yıl ücretsiz sağlık uygulaması kapsamında yaklaşık 6,3 milyon kişi için 7,3 milyar TL destek sağlanmıştır.
Sosyal yardım uygulamaları kapsamında eşi vefat eden 292 bin kadına ayda 250 lira, 100 bin muhtaç asker ailesine aylık 250 lira ve muhtaç asker çocuklarına ise ayda 100 lira düzenli nakdî yardım yapılmaktadır.
Kadim medeniyetimizin her zaman önem verip koruduğu öksüz ve yetim çocuklarımızın ihtiyaçlarının karşılanması için 2015 yılında Öksüz ve Yetim Yardımı Programı hayata geçirilmiş, 54 bin yetim ve öksüz çocuğumuza aylık 100 lira düzenli yardım yapılmaya başlanmıştır.
Ülkemizin sahip olduğu dinamik nüfus yapısının korunması ve ailenin güçlendirilmesi amacıyla başlatılan doğum yardımı kapsamında, birinci çocuk için 300 lira, ikinci çocuk için 400 lira, üçüncü ve sonraki çocuklar için 600 lira tutarında doğum yardımı yapılmaktadır.
Programın başladığı 15 Mayıs 2015 tarihinden bu yana 1 milyon 540 bin anneye yaklaşık 670 milyon lira ödeme yapılmıştır.
Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; ülkemiz, Suriye'de 600 bine yakın insanın hayatını kaybetmesine, 12 milyon insanın yurdunu terk etmesine yol açan savaşta yaşanan büyük drama kayıtsız kalmamış, evini, sevdiklerini ve yurdunu kaybeden yaklaşık 3 milyon Suriyeliye kucak açmıştır.
Bakanlığımız, Avrupa İnsani Yardım Fonu (ECH0), Dünya Gıda Programı (WF11 ve Türk Kızılayı) ile işbirliği içinde Sosyal Uyum Yardımı Programı'nı geliştirmiştir. Üç yıl sür¬dürülmesi planlanan bu yardım için toplamda 1,2 milyar euro kullanılacaktır.
Sosyal Uyum Yardımı Programı'yla kamp dışında yaşayan Suriyelilere ve diğer yabancı uyruklulara kişi başı aylık 100 lira tutarında yardım vererek 1 milyon mülteciye ulaşmayı hedefliyoruz. Bununla birlikte okula devam eden Suriyeli misafirlerimizin çocuklarına okula devamları karşılığında şartlı nakit transferi yapılacaktır. Programın pilot uygulaması Ankara Altındağ ve Ayaş ilçeleri ile Sivas'ın tüm ilçelerinde başlatılmıştır, aralık ayı sonuna kadar ilk ödemelerin yapılması planlanmaktadır.
Hükûmet olarak Avrupa Birliğinden mültecile¬re yönelik verdikleri sözleri yerine getirmelerini beklediğimizi bu vesileyle bir kez daha ifade etmek istiyorum.
Yoksul vatandaşlarımıza yapılan sosyal yardımlara ilişkin tüm işlemler elektronik ortamda yapılmaktadır. Hanelerimizin sorun ve risklerini belirleyen ve ilgili kurumlarla koordineli şekilde sorunlara müdahale edilmesini sağlayan Vaka Yönetim Sistemi tamamlanmıştır. 2016 yılı sonuna kadar, ülkemizde ilk defa, il, ilçe ve mahalle düzeyinde sosyal riskleri alt boyutlarıyla birlikte ölçen Sosyal Uyum Endeksi çalışmaları tamamlanacaktır.
Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; Hükûmet Programı'mızda da belirtildiği gibi, Bakanlığımızın sosyal politika yaklaşımında aile merkezî bir öneme sahiptir. Aile, sosyal riskleri göğüslemek suretiyle toplumda huzur ve refahın korunmasında en önemli desteği sağlamaktadır. Türkiye'nin 2023'e doğru tarihsel yürüyüşünde, mutlu birey ve güçlü ailelerden oluşan müreffeh bir toplum oluşturmak için çalışmaktayız.
Aile yapısı, yaşlılık, evlilik tercihleri, boşanma nedenleri ve bağımlılık gibi konularda çeşitli araştırmalar yapmaya, araştırma, eğitim, danışma ve yönlendirme faaliyetlerine özel önem vermekteyiz.
Bakanlık olarak evliliğe hazırlanan vatandaşlarımıza ve ailelerimize yönelik eğitimler düzenliyoruz. Evlilik Öncesi Eğitim Programı kapsamında 456 bin vatandaşımıza, Aile Eğitim Programı kapsamında ise 539 bin vatandaşımıza eğitim verilmiştir.
Diğer yandan, Bakanlığımızca, boşanma öncesinde, sırasında ve sonrasında olmak üzere üç aşamada Aile ve Boşanma Süreci Danışmanlığı verilmektedir. Bu kapsamda yaklaşık 8 bin çifte danışmanlık hizmeti verilmiştir.
Ülke genelinde ailelerin sorunlarını yerinde tespit etmek, uygun çözüm yöntemleri geliştirmek ve aileleri başta Bakanlığımız olmak üzere tüm kamu kurumlarında verilen kamu hizmetleriyle buluşturmak için Aile Sosyal Destek Programını (ASDEP) başlattık. Bu kapsamda 1.500 ASDEP görevlisi istihdam edilmiş ve çalışmalarına başlamışlardır.
Aile Sosyal Destek Programı'nın etkin bir şekilde uygulanabilmesi amacıyla kurulan bilişim sistemiyle sahada yapılan çalışmalar anlık olarak değerlendirilebilmekte ve risk haritaları oluşturulmaktadır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; madde bağımlılığı, aile ve toplum yapımızı tehdit eden en önemli sorunların başında gelmektedir. Uyuşturucuyla Mücadele Eylem Planı kapsamında, Bakanlığımız, tedavisini tamamlamış bağımlıların sosyal uyumlarına destek olmak üzere, İstanbul ilimizde iki, Ankara ve Antalya illerimizde birer gündüzlü hizmet verecek sosyal uyum merkezi açılışını bu yıl içinde gerçekleştirecektir.
Bu kurumlarda tıbbi tedavi sonrası tedavi edilenin aile ve sosyal çevresiyle entegrasyonu, kişiye beceri kazandırılması, spor, gezi gibi etkinliklerle sosyalleştirilmesi gibi hizmetler verilecektir.
Milli Eğitim Bakanlığımızla ortak yürüteceğimiz Okul Sosyal Hizmeti Projesiyle, Millî Eğitim Bakanlığına bağlı Rehberlik Araştırma Merkezleriyle, Bakanlığımızın ilgili kuruluşları, başta madde kullanımı olmak üzere çocuk ve gençlerimize dönük sosyal hizmetler vereceklerdir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Roman vatandaşlarımıza yönelik toplumsal hayata katılımı destekleyen sosyal politika uygulamalarını hayata geçiriyoruz. Roman vatandaşlarımızın zenginliklerini koruyarak aidiyet duygularını güçlendirmeyi sorumluluk olarak görüyoruz.
Bakanlığımızın koordinasyonunda hazırladığımız ve 2016 ile 2021 yıllarını kapsayan Roman Vatandaşlara Yönelik Strateji Belgesi uygulamaya geçirilmiştir.
Strateji Belgesi, eğitim, istihdam, sağlık, barınma, sosyal yardımlar ve sosyal hizmetler alanlarındaki uygulamaların ortak politikalar ve stratejik hedefler doğrultusunda Bakanlığımızca koordinasyonunu amaçlamaktadır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye Afet Müdahale Planı'nda, Bakanlığımıza birincil düzeyde psikososyal destek hizmetleri ve ayni bağış depo yönetimi ve dağıtımı hizmetleri sorumluluğu verilmiştir.
Plan kapsamında tüm ülke çapında afet hâlinde harekete geçecek ekiplerimiz belirlenmiştir. Plan kapsamındaki yerel ekiplerimiz ve ülke çapında iller arasında görevlendirmeler yapılarak, bugüne kadar 26 geçici barınma merkezinde 104 bin Suriyeliye psikososyal destek hizmeti sunulmuştur.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki 11 ilimizde terör olaylarından etkilenen ailelere ve diğer illerdeki terör saldırısı mağdurlarına 47 bin hanede 289 bin vatandaşımıza ulaşılarak psikososyal destek hizmeti sunulmuştur. Terör nedeniyle göç etmek zorunda kalan vatandaşlarımıza yönelik çok yönlü destek hizmetleri devam etmektedir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bilindiği üzere ülkemizde 0-18 yaş grubunda yaklaşık 25 milyon çocuk yaşamaktadır. Söz konusu hedef kitlenin her türlü tehlikeden etkili bir şekilde korunabilmesi, risklerin erken tespit edilerek çocukların yaşaması muhtemel travmaların engellenmesi için arz odaklı çalışma stratejisine geçildiğini özellikle belirtmek isterim.
Uluslararası Çocuk Hakları Sözleşmesi'ni kabul etmiş bir ülke olarak, Bakanlığımız çocuk haklarına özel bir önem atfetmektedir. Çocuk haklarının etkin bir şekilde uygulanması ve koordinasyonunun sağlanması için Bakanlığımız koordinatörlüğünde 2013-2017 yıllarını kapsayan Türkiye Çocuk Hakları Strateji Belgesi uygulanmaktadır.
Bu bağlamda, çocuğun üstün yararı perspektifiyle koruyucu ve önleyici hizmetler aktif bir şekilde hayata geçirilmiş, çocuk haklarına yönelik toplumsal duyarlılığın artırılması çalışmalarına hız verilmiştir.
Çocuklar için en iyi bakım ortamının aile ortamı olduğu gerçeğinden hareketle, çocuk politikamızın temel eksenini aile yanında bakım olarak belirledik.
Bakanlığımızın çocuk politikası her çocuğa bireyselleştirilmiş bakım ve koruma hizmeti anlayışıyla devam etmektedir.
Öncelikle her çocuğun öz ailesi yanında bakımı, evlat edindirilerek bir aile yanında bakımı, koruyucu aile yanında bakımı, aile yanında bakımı, mümkün olmadığı durumlarda ise kuruluş bakımı kesinlikle son aşama olarak görülmektedir.
Bu çerçevede, çocukların kuruluş bakımına alınmadan, sosyal, ekonomik desteklerle aile odaklı hizmet modellerinden yararlandırmayı tercih ediyoruz. Çocukların desteklenmesi amacıyla yapılan sosyal ve ekonomik destek ödemeleri yüzde 83 oranında annesine yapılmakta, asgari altı aylık izlemeler ile çocukları ile birlikte annenin de korunması ve desteklenmesi sağlanmaktadır.
Sosyal ve ekonomik destek hizmeti, kriz durumlarında da bir sosyal destek sistemi olarak etkin bir rol oynamaktadır. Doğal afetler sonrası zarar gören ailelerin çocukları, maden kazalarında zarar gören ailelerin çocukları, doğu illerimizde bulunduğu mahalleden göç eden vatandaşlarımızın çocukları, hain darbe girişimi sonrasında şehit ve gazilerimizden ekonomik güçlük içinde olanların çocukları sosyal ve ekonomik destek hizmetiyle desteklenmiştir. Bu doğrultuda, sosyal ve ekonomik destek hizmeti kapsamında 2016 yılı Ekim ayı itibarıyla koruma altına alınmadan aile yanında 78.816 çocuğa destek sağlanmıştır. 2016 yılı itibarıyla aylık destek miktarı çocuk başına ortalama 653 liradır. Bu destek sayesinde son on iki yılda 11.181 çocuk kuruluş bakımından ailesinin yanına döndürülmüştür.
Şehit ve gazilerimiz ile ekonomik yoksulluk sebebiyle çocuklarına bakmakta güçlük çeken ailelerimizin çocukları özel kreş ve gündüz bakımevlerinden yararlandırılmaktadır. Bu hizmetten yararlandırılan çocuk sayısı 2.250'dir.
Ayrıca, koruma altına aldığımız çocuklarımızı koruyucu ailelerin yanına yerleştiriyor, hukuksal şartları uygun olanların ise evlat edindirilmesini sağlıyoruz.
Çocukların ruhsal ve sosyal yönden daha sağlıklı, kendine yeterli, öz güven duygusu gelişmiş olarak yetişmeleri amacıyla koruyucu aile hizmetinin geliştirilmesine önem vermekteyiz.
Sayın Cumhurbaşkanımızın eşi Emine Erdoğan hanımefendinin himayesinde gerçekleştirdiğimiz Gönül Elçileri Projesi çığır açmış olup bu doğrultuda koruyucu aile modeli oldukça yaygınlaşmıştır. 2002 yılında koruyucu aile yanında bakılan çocuk sayısı 520 iken, 2016 yılı Ekim ayı itibarıyla bu sayı 4.849'a ulaşmıştır.
Ayrıca, hukuksal durumu uygun olan çocuklarımızdan 2002 yılına kadar toplam 6.976 çocuk evlat edindirilmişken, bu sayı 2016 yılı Ekim ayı itibarıyla toplam 14.917'ye ulaşmıştır.
Sosyal ve ekonomik destekle aile yanında kalması mümkün olmayan ya da koruyucu aile modelinden yararlanamayacak olan çocuklarımıza da, toplu bakım sistemi yerine ev tipi bakım modellerinde bakım hizmeti sunulmaktadır.
2002 yılında 186 yurt ve yuvada 17.856 çocuk bulunuyorken, 2016 yılı Ekim ayı itibarıyla 20 yurt ve yuvada bu rakam 1.002'e düşmüştür. 2016 yılı Ekim ayı itibarıyla 90 çocuk evleri sitesinde bulunan 614 ev biriminde toplam 5.013 çocuğumuza hizmet verilmektedir.
Çocuk evleri uygulaması 2005 yılında başlatılmış olup 2005 yılında açılan 4 çocuk evinde hizmet verilen çocuk sayısı 21 iken, 2016 yılı Ekim ayı itibarıyla çocuk evi sayısı 1.092'ye, hizmet verilen çocuk sayısı ise 5.476'ya ulaşmıştır. Böylece yurt ve yuva hizmetinden ev tipi bakım hizmetine dönüşüm yüzde 92 oranına ulaşmıştır.
Bakanlığımız bünyesinde hizmet veren bir başka kuruluş da çocuk destek merkezleridir. İhtisaslaştırılmış bu kuruluşlarda, suça sürüklenen, suç mağduru olan, madde bağımlısı veya sokak geçmişi olan çocuklarımızın rehabilitasyonu sağlanmaktadır.
2016 yılı Ekim ayı itibarıyla 67 çocuk destek merkezimizde 1.334 çocuğa hizmet vermekteyiz. Koruma ve bakım altındaki çocuklarımızın akademik ve sosyal başarılarını artırmak için çalışıyoruz.
Bu çerçevede, çocuklarımızın ilgi ve yeteneklerine göre eğitim alanlarını, ayrıca sosyal, kültürel ve sportif alanlara aktif katılımlarını sağlıyoruz.
Çocuklarımızı kontenjan dâhilinde özel okullardan, kreş ve gündüz bakımevlerinden, okul öncesi eğitiminden ücretsiz olarak yararlandırıyoruz.
2015-2016 eğitim öğretim yılında 457 çocuğumuz üniversite sınavına girmiş ve 337'si bir yükseköğretim kurumuna yerleşmiştir.
115 çocuğumuz ulusal, 14 çocuğumuz ise uluslararası yarışmalara katılarak çeşitli spor dallarında dereceler elde etmiştir.
Milli sporcu sayımız 34'e ulaşmıştır.
Korunma ve bakım altına alınarak reşit oluncaya kadar Bakanlığımızın sunmuş olduğu sosyal hizmet modellerinden faydalanan çocuklarımız kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilmektedir.
Söz konusu uygulama kapsamında kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen çocuk sayımız 41.227'ye ulaşmıştır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kadının toplumsal statüsünün güçlendirilmesi, kadına karşı her türlü ayrımcılığın önlenmesi, kadına yönelik şiddet ve istismarın ortadan kaldırılması Bakanlığımızın kadın politikalarının temelini oluşturmaktadır.
Hükümetlerimiz döneminde ve bilhassa Bakanlığımız kurulduktan sonra kadına yönelik çalışmalarımızda Anayasa ve yasa düzeyinde önemli düzenlemeler gerçekleştirdik. 2004 ve 2010 yıllarında Anayasa'mızın 10'uncu maddesinde yapılan değişikliklerle kadın-erkek fırsat eşitliği ilkesi güçlendirilmiştir.
Türkiye'nin çekincesiz olarak imzaladığı ve ilk onaylayan ülke olduğu Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile içi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi hükümlerine uyumlu olarak hazırlanan 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun 20 Mart 2012 tarihinde uygulanmaya başlanmıştır.
Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri Hakkında Yönetmelik 17 Mart 2016 tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Şiddete karşı sıfır tolerans anlayışı içerisinde yürüttüğümüz tüm çalışmalarımıza bundan sonra da kararlılıkla ve azimle devam edeceğimizi özellikle vurgulamak isterim.
Bu anlayışla 2016-2020 yıllarını kapsayan Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planı tüm tarafların iş birliği ve koordinasyonunda hazırlanmıştır. Eylem planı kapsamında mevzuat düzenlemeleri, farkındalık yaratma ve zihniyet dönüşümü, koruyucu ve önleyici hizmet sunumu ve şiddet mağdurlarının güçlendirilmesi, sağlık hizmetlerinin düzenlenmesi ve uygulanması, kurumlar arası iş birliği ve politika geliştirme olmak üzere 5 temel alanda iyileştirmelerin gerçekleştirilmesi hedeflenmektedir.
Bunun yanı sıra, kadına yönelik şiddetle mücadele alanında gerçekleştirilen çalışmalar düzenli olarak her yıl aralık ayında Kadına Yönelik Şiddeti İzleme Komitesi tarafından izlenmektedir.
Ayrıca, yerel düzeyde 81 İlimizde Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele il Koordinasyon, İzleme ve Değerlendirme Komisyonu oluşturulmuştur.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 6284 sayılı Kanun doğrultusunda kurulan şiddet önleme ve izleme merkezleri şiddetin önlenmesi ile koruyucu ve önleyici tedbir kararlarının etkin olarak uygulanmasına yönelik destek ve izleme hizmetleri vermekte olup, çalışmalarını tek kapı sistemiyle yedi gün yirmi dört saat esasına göre yürütmektedir.
2012 yılında 14 pilot ilde hizmete başlayan şiddet önleme ve izleme merkezleri, 2016 Ekim ayı itibarıyla 49 ilimizde hizmet vermektedir. 2002 yılında 8 kadın konukevi 170 kişilik kapasiteyle hizmet vermekte iken bugün Bakanlık çatısı altında 101 kadın konukevi toplam 2.657 kişilik kapasiteyle hizmet vermektedir.
Ayrıca, sivil toplum kuruluşlarına ait 4 ve yerel yönetimlere bağlı 32 konukeviyle birlikte, toplam 137 konukevi 3.443 kapasiteyle şiddet mağdurlarına ve beraberindeki çocuklara hizmet vermektedir.
Kadın-erkek fırsat eşitliğinin sağlanması ve kadına yönelik şiddetin önlenmesi, toplumun tüm kesimlerinin farkındalık, duyarlılık ve bilinç düzeyinin artırılması amacıyla kapsamlı ve çok boyutlu eğitim faaliyetlerine devam ediyoruz.
Bu kapsamdaki eğitim çalışmaları İçişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Millî Savunma Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı iş birliğinde yürütülmektedir. Gerçekleştirdiğimiz eğitim çalışmalarıyla 71 bin polis, 65 bin sağlık personeli, 47.600 din görevlisine eğitim programları gerçekleştirilmiştir.
Milli Savunma Bakanlığıyla yaptığımız iş birliğiyle 34.200 Türk Silahlı Kuvvetleri personeliyle 463 bin 700 er ve erbaşa ulaşılmıştır. Bu kapsamda eğitimlerimiz 2017 yılında da artarak devam edecektir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kadınların ekonomik ve sosyal olarak güçlendirilmesi sürdürülebilir kalkınmanın vazgeçilmez koşuludur. Bu çerçevede, kadınların istihdama katılımının artırılması, kadın girişimciliğinin desteklenmesi ve kadın yoksulluğuyla mücadele temel çalışma alanlarımız arasında yer almaktadır. Ülkemizde 2005-2015 döneminde 2 milyon 950 bin yeni kadın istihdam edilerek kadın istihdam oranı yüzde 20,7'den 2015 yılında yüzde 27,5'a çıkarılmıştır. Onuncu Kalkınma Planı kapsamında kadınların istihdam oranının yüzde 31e, iş gücüne katılım oranının 2018 sonunda yüzde 34,9'a, 2023'te ise yüzde 41'e yükseltilmesi hedeflenmektedir. 65'inci Hükûmet Programı'nda kadının ekonomik ve sosyal gelişimini destekleyecek, kadın girişimciliğini kolaylaştıracak programların hayata geçirilmesi öncelikli hedeflerimiz olarak yer almaktadır.
Ailenin ve Dinamik Nüfus Yapısının Korunması Programı Eylem Planı'nda yer aldığı üzere, iş ve aile yaşamının uyumlu hâle getirilmesi amacıyla önemli düzenlemeler getirilmiştir. Bu amaçla getirilen yeni uygulamalar: Devlet memurlarının doğum nedeniyle ücretsiz izinde geçen sürelerin derece kademe ilerlemesinde değerlendirilmesi, çalışanların doğuma bağlı yarı zamanlı çalışma, kısmi süreli çalışma haklarının düzenlenmesi ve çalışan ebeveynlere kısmi süreli çalışma hakkı verilmesi, özel kreş ve gündüz bakımevlerinin faaliyete geçtiği hesap döneminden itibaren beş dönem boyunca gelir vergisinden ve kurumlar vergisinden muaf tutulmasıdır.
Kadın girişimciliğinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması iş ve aile yaşamının uyumlu hâle getirilmesi, şiddet mağduru kadınların iş yaşamına katılımları için ilgili kurum ve kuruluşlarla iş birliği halinde çalışmaktayız.
Bakanlık olarak Dünya Bankası iş birliğinde Kadınların Ekonomik Fırsatlara Erişiminin Artırılması Projesi, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ve özel sektör iş birliğinde Türkiye'nin Mühendis Kızları Projesi 2016-2020 ve İŞKUR ve özel sektör iş birliğinde Filli Kadın Ustalar Projesi ile kadınların mesleki bilgi ve becerileri arttırılarak toplumsal statülerinin güçlendirilmesi hedeflenmiştir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kadınların kalkınmadaki rollerinin bölgemizde ve dünyada daha ileri bir düzeye taşınması için Bakanlığımız öncü olmaktadır. Bu kapsamda; ülkemizin G20 Dönem Başkanlığında, ekonomik büyümenin toplumsal cinsiyete duyarlı ve kapsayıcı şekilde desteklenmesine odaklanan ve yine G20 altında yapılandırılan önemli bir açılım grubu, Kadın 20 hayata geçirilmiştir. Geçtiğimiz günlerde İslam İşbirliği Teşkilatı Üyesi Ülkelerin Kalkınmasında Kadınların Rolü Altıncı Bakanlar Konferansı'nda Kadınların İlerlemesi İçin Eylem Planı kabul edilmiştir. Konferansta Sayın Cumhurbaşkanımızın önerisiyle gündeme gelen kadın konseyinin tüm heyetlerin desteğiyle kurulmasına karar verilmiş olup, konferans kapsamında İslam ülkeleri arasında dayanışmanın güçlendirilmesini de vurgulayan İstanbul Deklarasyonu ilan edilmiştir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; engelli vatandaşlarımızın hayatın her alanında yer almalarını sağlamak ve toplumsal hayata katılımlarının önündeki engelleri kaldırmak için hak temelli bir bakış açısıyla hizmetlerimize devam ediyoruz. Engelli ve yaşlılarımızın öncelikli olarak ailelerinin yanında ve bulundukları sosyal ortamda desteklenmesi temel hedefimizdir. Bunun yanında, bakım hizmetlerinin kalitesinin arttırılması ve aktif yaşlanmanın sağlanması için gerekli tedbirleri de almaktayız.
Ülkemiz 2007 yılında Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi'ni ilk imzalayan ülkeler arasında yerini almış olup sözleşmeye ek ihtiyari protokolün onayı 2015 yılında tamamlanmıştır. 2010 yılında engelliler için pozitif ayrımcılık anayasal düzeyde güvence altına alınmıştır. 5378 sayılı Kanun'la sosyal bir olgu olan engellilik konusuna ilişkin düzenlemeler güncel gelişmeler doğrultusunda düzenlenerek reform niteliğinde değişiklikler yapılmıştır. Bu süreçte 15 yönetmelik ve ilgili diğer mevzuatla birlikte yaklaşık 1.500 maddelik engelliler hukuku oluşturulmuştur.
Vatandaşlarımızın sosyal hayata katılımları konusunda fiziksel çevre ile bilgi ve hizmet sunumundaki tüm engellerin ortadan kaldırılması demek olan erişilebilirliği, evrensel bir insan hakkı olarak görüyoruz. Bu çerçevede, engellilerin toplumsal hayata katılımı önündeki engelleri kaldırmak üzere; kamuya açık her türlü yol, kaldırım, yaya geçidi, açık ve yeşil alanlar, spor alanları ve benzeri sosyal ve kültürel altyapı alanları ile binaların engelliler için erişilebilir hâle getirilmesi zorunlu olmuştur.
Diğer yandan, erişilebilirliğin hayata geçirilmesi ve farkındalık oluşturulabilmesi için toplumsal eğitim çalışmaları sürdürülmektedir. Erişilebilirlik destek projeleriyle son beş yılda, yerel yönetimlere ve kamu kurumlarına yaklaşık 25 milyon lira ödenek aktarılmıştır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Bakanlığımızın bakıma yönelik temel hizmet politikası sosyal ve ekonomik sebeplerle korunmaya ve bakıma muhtaç engellilerin öncelikle aile ortamında bakılmasıdır. Ailesi yanında bakımı mümkün olmayan engellilerin insan onuruna yakışır şekilde kuruluşlarımızda bakımı gerçekleştirilmektedir. Engelli ve yaşlılara yönelik hizmetler, ülke genelindeki 93 yatılı bakım ve rehabilitasyon merkezi, 161 özel bakım merkezi, 6 gündüzlü aile danışma ve rehabilitasyon merkezi, 140 huzurevi yaşlı bakım ve rehabilitasyon merkezi, 41 yaşlı yaşam evi ile belediyeler, dernekler, vakıflar, azınlıklar ve özel kuruluşlara ait 227 huzurevinde yürütülmektedir.
Bakanlığımıza bağlı huzurevlerinde 12.682 yaşlıya, yaşlı yaşam evlerinde 154 yaşlıya, belediyeler, dernekler, vakıflar, azınlıklar ve özel huzurevlerinde ise 11.254 yaşlıya hizmet verilmektedir. Engelli bakımı alanında özel sektörün yatırım yapmasını sağlamak üzere yaptığımız bir düzenlemeyle özel bakım merkezlerinde bakılan her engelli birey için Bakanlığımızca ödenmekte olan bakım ücreti 2.014 liradan 2.504 liraya yükseltilmiştir.
2007 yılında başlattığımız evde bakım uygulaması kapsamında, 2016 yılı Eylül sonu itibarıyla evde bakım hizmeti için 481.228 engelli yakınına 3 milyar 725 milyon 216 bin lira ödeme yapılmıştır.
2016 yılı Ekim ayı itibarıyla yeni hizmet modeli gereği 31 ev tipi engelsiz yaşam merkezinde engellilere hizmet verilmektedir. Buna ilave olarak önümüzdeki dönemde 3 engelsiz yaşam merkezinin daha hizmete girmesi planlanmıştır.
Yatılı kuruluşlarımıza bağlı olarak faaliyet gösteren 125 umut evine ilave olarak, 2016 yılı sonuna kadar farklı illerde 10 umut evi daha hizmete alınacaktır. 2017 yılı içerisinde 19 ilave yatılı kuruluş daha hizmete alınarak ülke genelinde toplam 112 kuruluşa, kuruluş kapasitesi ise 8.708'e çıkarılacaktır. 135 olan umut evi sayısı 52 ilave ile 187'ye ulaşacaktır. 11.777 olan özel bakım merkezinde bakılan engelli sayısı 13.200 olacaktır. 2017 yılı içinde evde bakım hizmetinden yararlanan engelli sayısının 496 bin olması öngörülmektedir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ülkemizde refah düzeyinin yükselmesi ve sağlık hizmetlerinin daha düzenli ve sistemli hâle dönüşmesi yaşam kalitesini ve ortalama yaşam süresini artırırken azalan doğurganlık oranıyla birlikte nüfusumuz yaşlanmaktadır. Türkiye'de 65 yaş ve üzeri nüfusun tüm nüfusa oranı 2015 yılı sonu itibarıyla yüzde 8.2'ye ulaşmış durumda. Bu oranın 2023 yılında yüzde 10,2'ye ve 2050 yılında yüzde 20.8'e ulaşması beklenmektedir. Bu durum, yaşlanan nüfusun ihtiyaçlarına uygun hizmetlerin planlanmasını zorunlu hâle getirmiştir. Bu nedenle ihtisaslaşmış kuruluşlara öncelik verilmiş olup, yüksek standartta ve daha düşük kapasiteyle hizmet veren kuruluşların sayısı arttırılmaktadır. Bu kapsamda umut evleri ve yaşlı yaşam evleri ile gündüzlü hizmetlerimizi yaygınlaştırmaya devam ediyoruz. Yaşlılarımızın sosyal çevrelerinden kopartılmadan aile ortamında korunması, desteklenmesi ve evde bakımlarının sağlanması amacıyla Bakanlığımızca Yaşlı Destek Programı (YADES) kapsamında büyükşehir belediyelerinin yaşlılara yönelik evde bakım ve destek projelerine maddi katkı sağlamaya devam etmekteyiz.
Ayrıca, 2013 yılından itibaren yaşlılar, engelliler, gaziler, şehit yakınları ve vazife malullerine ücretsiz seyahat uygulaması tüm Türkiye'de hayata geçmiştir. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bütçesine bu amaçla konulan ödenekten ilgili belediyeler aracılığıyla özel halk otobüslerine her ay gelir desteği ödemesi yapılmaktadır. 2016 yılı ilk dokuz ayı için bu rakam toplam 102 milyon 255 bin liradır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 65 yaş üstündekilere ve çalışamayacak durumda olan ya da iş bulamayan engellilere bağlanan 2022 sayılı Kanun kapsamındaki aylıklar, yüzde 200 ila yüzde 300 oranlarında arttırılmıştır. Engellilerimizin toplumsal yaşamda etkin yer almalarını sağlayan en önemli faktörlerden birisi istihdama katılımlarıdır. 2002 yılında 5.777 olan engelli memur sayısı 2016 yılında 43.151'e ulaşmıştır, ağustos ayında yapılan 5.812 kişinin atamasıyla bu sayı 48.963 olmuştur.
Kamuda ve özel sektörde istihdam edilen engelli işçi sayısı 2002 yılı sonunda 45.621 iken bu rakam 2016 yılı Nisan ayı itibarıyla 98.879'a yükselmiştir. Şubat 2014'te yapılan yasal düzenlemeyle engelli vatandaşlarımızın iş gücü piyasasına kazandırılmalarını cazip hâle getirmek amacıyla, korumalı iş yerleri için yeni teşvik politikaları uygulamaya konulmuştur. Bu kapsamda, istihdam edilen engelli vatandaşlarımız için gelir ve kurumlar vergisinden korumalı iş yeri indirimi yapılmakta ve bunlar çevre temizlik vergisinden muaf tutulmaktadır. İşverenlerin işsizlik sigorta prim hisseleri ise İşsizlik Sigortası Fonu'ndan karşılanmaktadır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olarak şehit yakınları ve gazilerimize hizmeti büyük bir şeref kabul ediyor, şehitlerimizin emanetine sahip çıkıyoruz. Bu topraklarda özgürce aldığımız her nefeste, canı ve kanıyla bedel ödeyen şehit ve gazilerimizin hakkı vardır.
Bu vesileyle, Mardin Derik'te şehit edilen şehidimiz Muhammed Fatih Safitürk'e de buradan bir kez daha Allah'tan rahmet dilemek istiyorum.
Millet olarak bu bedeli 15 Temmuz'da bir kez daha ödedik. Ülkemiz 15 Temmuz akşamı tarihte hiç görülmemiş örgütlü ve silahlı bir saldırıyla karşılaşmıştır. Asker elbisesi giymiş terörist caniler milletin tanklarını ve silahlarını yine millete çevirmiş, millî iradenin kalesi Türkiye Büyük Millet Meclisimizi ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesini uçaklarla bombalamıştır. Milletimiz, Sayın Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımızın çağrısıyla meydanları, hava limanlarını doldurmuş; Çanakkale'de, Dumlupınar'da olduğu gibi tanklara, silahlara göğsünü siper etmiş ve bu hayasızca akını durdurmuştur. O kanlı gecede verdiğimiz 246 şehidin hatırası yüreğimizdeki sıcaklığını koruyor. 2.194 gazimizden bir kısmının tedavileri hâlâ devam ediyor. Onların hatırasına layık olmak için var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz.
Bu olağanüstü durum karşısında Bakanlığımız ilk andan itibaren harekete geçerek şehit yakınlarımızın ve gazilerimizin durumunu yakından takip etmiş, acil ihtiyaçların karşılanması için toplam 13 milyon 665 bin lira kaynak kullanılmıştır. Ayrıca yapılan düzenlemelerle, 15 Temmuz şehit yakınları ve gazilerimize, terörle mücadele kapsamındaki şehit yakınları ve gazilerimize uygulanan tüm haklar verilmiştir.
2014 yılında tamamlanan mevzuat düzenlemeleriyle sağlanan haklarda iyileştirmeler yapılmış, istihdam ve ücretsiz seyahat gibi haklar süratle uygulanmaya başlanmıştır. 9 Kasım 2016 tarihi itibarıyla başvuruda bulunan 116.669 hak sahibinin ücretsiz seyahat kartları adreslerine teslim edilmiştir.
Yapılan yeni düzenlemelerle şehit yakınlarının 1 olan istihdam hakkı 2'ye çıkartılmıştır. Vazife malullüğü kapsamında bulunan diğer kamu görevlilerinden hayatını kaybedenlerin yakınlarına ve malul olanlara 1 istihdam hakkı sağlanmıştır.
Ülkemizde meydana gelen terör olaylarında hayatını kaybeden sivil vatandaşlarımıza daha önce herhangi bir sosyal haktan yararlandırılamazken 2004 yılında yapmış olduğumuz düzenlemeyle nakdî ödeme yapılması kararlaştırılmıştır. 2013 yılında terörden zarar gören sivil vatandaşlarımıza kamuda istihdam edilebilmeleri için 1 iş hakkı tanınmış ve bu kapsamda Bakanlığımızca 3.533 kişinin kamuda istihdam edilmeleri sağlanmıştır.
Sendikalar Kanunu'nda yapılan düzenlemeyle memur ve işçi sendikalarının şehit yakını ve gazilere ayni ve nakdî yardım yapabilmeleri sağlanmıştır. Yine Özel Tüketim Vergisi Kanunu'nda yapılan düzenlemeyle şehit yakınlarına ÖTV'siz araç alma imkânı sağlanmıştır.
Şehit yakını ve gazilerimize tanınan istihdam hakkı kapsamında 2014-2016 yılları arasında 17.074 kişinin kamu kurum ve kuruluşlarına atamaları gerçekleştirilmiştir. Önümüzdeki dönemde de başvuruda bulunan hak sahiplerinden işlemleri tamamlananların atamalarına devam edilecektir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Bakanım, ek süreniz de doldu.
Size toparlamanız için son defa bir beş dakika daha süre veriyorum
AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANI FATMA BETÜL SAYAN KAYA (İstanbul) - Toparlıyorum.
BAŞKAN - Buyurun.
AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANI FATMA BETÜL SAYAN KAYA (İstanbul) - Vatan savunmasında gözlerini kırpmadan canlarını feda eden şehitlerimizin aziz hatırasına yakışır şekilde şehitlikleri yeniden düzenlemekteyiz.
Yurdumuzun her köşesindeki şehit yakınları ve gazilerimize, sosyal yardım ve sosyal hizmetlerin yanı sıra 81 il müdürlüğümüz aracılığıyla psikososyal destek hizmeti vermekteyiz. Bakanlık olarak düzenlediğimiz çeşitli etkinliklerle yıl boyunca ziyaret ve buluşma programlarında şehit yakınları ve gazilerimizle bir araya geliyoruz.
Bu vesileyle, başta 15 Temmuz şehitlerimiz olmak üzere bir kez daha tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet, gazilerimize hayırlı, sağlıklı uzun ömürler diliyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; vatandaşlarımızın hizmetlere erişimini kolaylaştırmak için kurduğumuz çağrı merkezleri çalışmalarına devam etmektedir. İleri teknolojiyle donatılan çağrı merkezlerimiz Alo 183 Aile, Kadın, Çocuk, Yaşlı ve Engelli Sosyal Destek Hattı ve Alo 144 Sosyal Yardım Hattı hizmetlere erişimde önemli kolaylıklar sağlamaktadır. 2016 yılında Alo 183 Sosyal Destek Hattına Bakanlığımız görev alanı kapsamında yaklaşık 197 bin çağrı, Alo 144 Sosyal Yardım Hattına ise 2,5 milyon çağrı gelmiştir.
Çağrı merkezlerimizde işaret dili bilen vatandaş temsilcilerimiz, işitme engelli vatandaşlarımıza görüntülü görüşme hizmeti vermektedir. Arapça ve Kürtçe bilen personel vasıtasıyla, Arapça ve Kürtçe olarak gelen çağrılar cevaplanmaktadır. Özellikle işitme ve konuşma engelli vatandaşlarımız 183 ve 144 numaralarına ücretsiz mesaj gönderebilmekte, talepler ilgili personel tarafından değerlendirilerek telefon veya kısa mesaj uygulamasıyla vatandaşlara geri dönüş yapılmaktadır. Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız Alo 183 hattını arayarak Bakanlığımızın görev alanıyla ilgili rehberlik ve yönlendirme hizmeti alabilmektedir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2014 yılında yapılan yasal düzenlemeyle Bakanlığımıza yurt dışı teşkilatı kurma yetkisi verilmiş olup bu kapsamda toplam 20 müşavir ve ataşe kadrosu ihdas edilmiştir. Maliye Bakanlığımızca ilk aşamada 1 müşavirlik ve 5 ataşelik açılmasına izin verilmiştir.
2015 yılında kuruluş çalışmaları tamamlanan Düsseldorf Aile ve Sosyal Politikalar Ataşeliği, 27 Mayıs 2015 tarihinde hizmetlerine başlamıştır.
2017 yılı içerisinde çok sayıda vatandaşımızın yaşadığı Almanya'nın Berlin şehrinde 1 müşavirlik, Köln, Münih, Stuttgart ve Hamburg şehirlerinde ise ataşeliklerimizin açılmasına ilişkin çalışmalarımız hızla devam etmektedir.
Ülkemizin değişen ve çeşitlenen sosyal hizmet ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla vatandaşlarımıza gündüzlü ve yatılı hizmetlerin sunulduğu çocuk, engelli, yaşlı ve sosyal hizmet merkezi inşaatlarına devam ediyoruz.
2013 yılından bugüne, ulaşım, nüfus yoğunluğu ve sosyal hizmet ihtiyacı çeşitliliği gibi kriterlere göre 203 sosyal hizmet merkezi hizmete açılmıştır. 2011-2015 döneminde 129 kuruluş inşaatı tamamlanmıştır. 2016 yılı sonuna kadar 23 kuruluşumuzun inşaatı tamamlanacaktır. 2017 yılı yatırım programında 143 adet inşaat projesinin yer alması planlanmıştır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Bakanlığımız bütçe büyüklüğü bakımından 6'ncı sırada yer almaktadır. 2017 yılı Merkezî Yönetim Bütçesi içinde Bakanlığımızın payı yüzde 4'tür. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının 2017 yılı için tasarıda öngörülen bütçe tutarı 24 milyar 303 milyon 358 bin TL'dir. Bakanlığımız bütçesi bir önceki yıla göre incelendiğinde personel giderlerinde yüzde 7, devlet primi giderlerinde yüzde 5, mal ve hizmet alım giderlerinde yüzde 14, yatırımlarda yüzde 28 oranında bir artış ve cari transferlerde yüzde 4 oranında bir düşüş gerçekleşmiştir.
2017 yılı bütçemizin yaklaşık yüzde 84'ü yani 20 milyar 519 milyon 581 bin lira sosyal yardım harcamalarına tahsis edilmiştir. Ayrıca, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu'ndan yaklaşık 6 milyar liranın yine sosyal yardım harcamalarında kullanılması planlanmaktadır. Personel giderleri için ayrılan kaynak toplam bütçemizin yaklaşık yüzde 3'ünü oluştururken yeni hizmet kuruluşu inşaatları ile araştırma projelerine ayrılan kaynak yaklaşık yüzde 1,3 düzeyindedir. Bakanlığımıza tahsis edilen kaynakların yaklaşık yüzde 95'i sosyal yardım ve sosyal hizmetlerde kullanılacaktır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Bakanlığımızın çalışmalarında kamu kurum ve kuruluşlarının, sivil toplum kuruluşlarının, yerel yönetimlerin ve gönüllülerimizin destek ve katkıları bizim için çok önemlidir.
Sözlerime son verirken sosyal yardım ve hizmetlerin vatandaşlarımıza ulaştırılmasında emeği geçenlere, bu konuda inisiyatif alan kişi ve kuruluşlara, desteklerini esirgemeyen gönüllülerimize, sponsorlara, tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.
2017 mali yılı bütçemizin ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olmasını diliyor, siz değerli Komisyon üyelerimize hizmet sunduğumuz tüm vatandaşlarımız adına şükranlarımı arz ediyor, hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.