KOMİSYON KONUŞMASI

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - Sayın Başkan, çok teşekkür ediyorum.

Konuşmama başlamadan önce de herkesi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Bakanım, çoğu zaman konuşmalarınızda ecdadımıza ve onlardan bugüne kalan değerlere sahip çıktığınızı dile getiriyorsunuz. En son 8 Kasım Dünya Şehircilik Günü nedeniyle yayımladığınız mesajda da bu hassasiyetinizi dile getiren ifadeler kullandığınızı görüyoruz. diyorsunuz ki: "Şehirler, medeniyetin ve geleneksel kültürün sürdürülmesinde, doğal ve tarihî dokunun korunup gelecek nesillere aktarılmasında hayati fonksiyona sahiplerdir. Geçmişinden kopuk bir mimariyle şekillenen, sosyal ve kültürel mirasını yitiren, yaşam kalitesini düşüren, insana ve çevreye karşı duyarsız olan bir şehirleşme kabul edilemez.

İnsanımızın ruhunun, tarihsel birikiminin, toplumsal hassasiyetlerinin ve şehirli kimliğinin, yaşam alanlarından beklentilerini çok iyi biliyoruz. Sürdürülebilir ve kimlikli şehirlerin oluşması için tüm bunları referans olarak aldığımız köklü medeniyetimize sıkı sıkıya bağlıyız." Gene 2017 bütçe sunuş kitapçığının 27'nci sayfasında gene diyorsunuz ki: "Çevre dünyanın gündeminde önemli bir yer tutuyorsa bunun sebebi insanoğlunun emanet şuurundan uzaklaşmış olmasıyla izah edilebilir. Bizim inanç değerlerimizde emanet hayatın tümünü kuşatan bir kavramdır. Zaman, mekân, eşya, ömür, beden ve çevre bize emanettir." diyorsunuz Sayın Bakanım. Bu konuşmalarınıza baktığımızda termik santral yapımının önünü açtığınız yerin neresi olduğunun farkında olmadığınızı görüyoruz.

1460 yılında Amasra Kalesi'ni Cenevizlilerden almaya giden Fatih Sultan Mehmet'in Amasra'yı ilk gördüğünde "Lala lala, çeşmi cihan bu mu ola!" dediği Amasra'nın nasıl bir yer olduğunu biliyor musunuz?

Ulu Hükümdar Fatih Sultan Mehmet'in lalasına "Bu kadar güzel bir yeri zarar vererek almak istemem. Gidin, kale komutanıyla konuşun, kalenin anahtarını savaşmadan bana teslim etsin." dediği ve dünyanın göz bebeği olarak nitelediği Amasra ve çevresini kül ve duman altında bırakacak, dünyanın göz bebeğini karartacak kararlara imza atarken, köklü medeniyetimize sahip çıkmadığınızın farkında mısınız? Emanet şuurundan uzaklaşmış olduğunuzun farkında mısınız?

Gelecekte Fatih'in sözleriyle birlikte nasıl anılacağınızı hiç düşünüyor musunuz? "Köklü medeniyetimize sıkı sıkıya bağlıyız." diyeceksiniz, diğer taraftan da Ulu Hükümdar Fatih Sultan Mehmet'in zarar görmesine kıyamadığı emanetine, ecdat yadigârına sahip çıkmayarak, Amasra'ya dikeceğiniz ölüm bacalarıyla dünyanın göz bebeğini kör edeceksiniz.

Sayın Bakanım, böyle iddialı sözler, büyük laflar lütfen etmeyin. Söyledikleriniz ile icraatlarınız birbirini tutmuyor. Sizden ricam, söylediklerinizin arkasında durmanızdır.

Sayın Bakan, sizden önce görev yapan partinize mensup tüm Çevre bakanları ve Bakanlık personeli, teknik ekip haklı gerekçelerle termik santral girişiminin önünü açacak, Amasra'yı karartacak, Fatih Sultan Mehmet'in torunlarından utanmasına neden olacak bir karara imza atmazken, siz ve ekibiniz nasıl bir motivasyonla böylesi bir kenti, bir tarihi, bir kültürü, eşsiz doğal güzelliği yok edecek bir katliamın önünü açacak karara imza atabiliyorsunuz?

Kültür Bakanlığı tarafından UNESCO Dünya Kültür Miras Listesi'ne aday gösterilen, Dünya Doğayı Koruma Vakfınca dünyanın 100 sıcak noktasından biri olarak kabul edilen millî parkın giriş kapısı olan, Amasra gibi ülkemizin en önemli doğa, kültür ve turizm değerine sahip bir bölgede termik santral yapımına ÇED olumlu kararı veren, çevre düzeni planında değişiklik yapan ve bu kararlara imza atan siz ve Bakanlık çalışanlarınız işlediğiniz suçun, önünü açtığınız tahribatın farkında mısınız?

Bakanlığınız Mekânsal Planlama Genel Müdürlüğü personeli, kendileri tarafından daha önce onaylanan çevre düzeni planlarında bu bölge için getirilmiş koruma kararlarını, buna dayalı olarak daha önce verdikleri olumsuz görüşleri tümüyle unutarak, hazırladıkları plan değişiklikleriyle bir cinayete ortak olduklarının, kamu görevlisi ve teknik eleman olarak suç işlediklerinin farkında mı? Siz ve bu kararlara imza atan bürokratlarınız, yaratacağınız termik cehennemle isimlerinizin tarihe olumsuz olarak yazılacağının farkında mısınız? İyi yâd edilmeyeceğinizin farkında mısınız?

Sayın Bakanım, yanlış kararlar alan bürokratlarınızla birlikte tarihî, kültürel ve doğal güzelliklere sahip kentlere karşı büyük suç işliyorsunuz, onlara kıyıyorsunuz, insanlığın ortak yaşam alanlarını yok ediyorsunuz; bunun vebali çok büyüktür. Bunun böyle olduğunu Sayın Cumhurbaşkanı da 11 Haziran 2014'te Ankara'da belediye başkanlarıyla yaptığı toplantıdaki konuşmasında söylüyor, diyor ki: "Şehirlerinizde yapacağınız projelerle ilgili kararlarınızı almadan önce şehrin tüm sahipleriyle istişare etmeniz üzerinizdeki vebaldir. Tek bir çocuğun kanaati bile Mimar Sinan için önemliydi, sizin için de öyle olsun." diyor.

Amasra ve Bartın halkının görüşünü almadan, bir oldubittiyle termik santralin kurulmasının önünü açmanız sizin üzerinize çok büyük bir vebal yüklüyor. Her fırsatta millî iradeden bahsediyorsunuz. Kendi çıkarlarınız söz konusu olduğunda hemen "Millete gidelim." diyorsunuz. Bartın, Amasra halkını etkileyecek, Bartın ilinin ve Bartınlının yaşamını, doğasını olumsuz etkileyecek; doğayı, tarihi katledecek uygulamayı niçin Bartın halkına sormuyorsunuz? Yoksa Amasra ve Bartın'da yaşayanlar bu milletin insanı değil mi? Eğer gerçekten millî iradeye saygınız varsa, samimiyseniz Bartın'da sandık kuralım, halk santralin geleceğini belirlesin.

Sayın Bakan, Hema Elektrik Üretim Anonim Şirketi tarafından Bartın ili Amasra ilçesinde yapılmak istenen termik santral projesinin gerçekleştirilmesi için yapılan tüm ÇED başvurularında yer seçimiyle ilgili Bakanlığınızın Mekânsal Planlama Genel Müdürlüğü ve Strateji Daire Başkanlığı karşı görüşlerinde Amasra'nın ve yakın çevresinin turizm, doğal, tarihî çevre ve ekolojik yönden önemli bölge olduğuna, termik santralin bölgenin turizmine ve turizm kimliğinin devamlılığını olumsuz yönde etkileyeceğine dikkat çekmiş ve Amasra dışında başka alternatif alanların bulunması görüşünü defalarca firmaya bildirilmiştir. Bugüne kadar da sizden önce görev yapan bakanlar santralin yaratacağı felaketleri dikkate alarak, bu karşı görüşler doğrultusunda Amasra'ya termik santral kurulmasını uygun bulmamışlardır.

Geldiğimiz noktada, siz, Bakanlığınızın bölge için daha önce yaptırmış olduğu 1/100.000'lik çevre düzeni planlarını, bürokratlarınızın Amasra'ya kurulması istenen termik santralle ilgili olumsuz görüşlerini yok sayarak termik santralin kurulmasının kararını alıyorsunuz ve bu kararların altına imzanızı atıyorsunuz. Bu karar, Amasra'nın doğal, ekolojik, tarihî ve turistik yapısı doğrultusunda üzerine yüklenen kimliğine aykırıdır. Bu karar, Bakanlığın yaptırmış olduğu 1/100.000'lik çevre düzeni planının hükümlerine aykırıdır. Bu kararın bu gerekçelerle kabul edilebilir bir tarafı yoktur.

Sayın Bakanım, Amasra ve hemen doğusunda bulunan, dünyanın 7 sıcak noktasından biri olan...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Yalçınkaya, toparlar mısınız lütfen.

Buyurun.

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - ...Küre Dağları Millî Parkı yalnızca ülkemiz açısından değil, tüm dünya ve insanlık açısından vazgeçilmez bir değerdir...

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI MEHMET ÖZHASEKİ (Kayseri) - Mikrofon kapalıyken de duyuluyor sesi, fark etmez.

BAŞKAN - Tam tutanak var efendim, kayda girmesi gerek.

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - Mikrofona gerek yok Sayın Bakanım, doğru söylüyorsun. O kadar canımızı yaktın ki...

Bu değerleri ve çevredeki tüm canlı yaşamını yok edecek, tahrip edecek ve yarattığı tahribat asla giderilemeyecek olan bu girişime yol yakınken engel olunuz. Usulsüz ve hukuksuzlukla beslenen bu yanlış karardan bir an önce lütfen vazgeçiniz. Enerji Bakanlığının talimatlarını yerine getiren bir bürokrat gibi değil, Çevre Bakanı sorumluluğuyla hareket ediniz. Emanet şuuruna sahip bir bakan olarak hareket ediniz.

Tarihî Kentler Birliği Başkanı iken sizinle uzun seneler çalıştım. Orada görev yaparken gerçekten bizlere koruma bilincini yaygınlaştırmak için, tarihî kent dokularına sahip çıkmak için bir misyon vermiştiniz, bir görev vermiştiniz ve o zaman aynı şekilde, emanet şuuruna sahip bir Tarihî Kentler Birliği Başkanlığını yapmıştınız. Ama geldiğimiz noktada, maalesef, emanet şuuruna sahip bir bakan olarak hareket etmiyorsunuz.

BAŞKAN - Toparlar mısınız lütfen Sayın Yalçınkaya.

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - Lütfen, Amasra ve Bartın halkı için en doğru kararı vermenizi rica ediyorum. Aksi hâlde, Amasra ve Bartın halkı ve tarih, sizi ve bürokratlarınızı asla affetmeyecektir. (Alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.

Arkadaşlar, Komisyonumuzda alkış yoktur, kusura bakmayın. Genel Kurulda onu yaparsınız, burada böyle bir âdetimiz yok.

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - Sayın Başkanım, çok özür dileyerek, iki dakikalık bir konuyu, daha önce alınan kararı arz etmek istiyorum.

Bülent Bey de bir beş dakika vermişti, sizin de... Lütfen, bir şey söyleyeceğim çünkü Sayın Bakanımın da çok merak ettiği bir konuya açıklık getireceğim.

BAŞKAN - Peki, getirin efendim, getirin.

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - Sayın Bakanım, 15 Ekim 2010 tarihli Çevre ve Orman Bakanlığı -o zaman- Çevresel Etki Değerlendirmesi ve Planlama Genel Müdürlüğünün, bugün, plan değişikliği yaptığınız, 8 Kasım Dünya Şehircilik Günü ilan ettiğiniz Amasra'daki termik santral kurulacak yerle ilgili alınan bir kararı var. "Amasra'ya ve bölgenin turizm alanlarına yakınlığı nedeniyle Gömü-Kızçıkan Koyu mevki veya Çapak Koyu mevkisinde yapılacak termik santral bölgenin turizmini, dolayısıyla turizm kimliğinin devamlılığını olumsuz yönde etkileyecek olması, Amasra'nın Dünya Doğayı Koruma Vakfınca dünyada mevcut 100 sıcak noktadan birisi olarak kabul edilen Küre Dağları Milli Parkı'nın giriş kapısı niteliğinde olması, sunulan araştırma raporunda 'Termik santral ve kömür işletmelerinin faaliyete geçmesiyle Amasra ve çevre köylerde ticari gelişmeler ve yan sanayi faaliyetlerinin gelişmesiyle büyük nüfus artışı gerçekleşecektir.' denmekte olup buradan da anlaşılacağı gibi termik santralle birlikte yan sanayilerin de talep yaratacak olması mekânsal değişimleri ortaya koyacaktır. Bunun için, Çapak Koyu'nda termik santral projesi uygun değildir, alternatif olarak başka bir yerin değerlendirilmesi gerekiyor." diyor.