TÜRABİ KAYAN (Kırklareli) - Teşekkür ederim.

Sayın Başkan, Sayın Bakanım, değerli arkadalar ve sevgili bürokratlar; hepinize merhaba.

Sayın Bakanım, tarım sadece toprakta yapılıyor. Hâlbuki biz bu toprağın kıymetini bilmeyerek toprağımızı betonlaştırıyoruz. Özellikle Trakya'dan bahsedeceğim ben Kırklareli Milletvekili olarak, 1950'li yıllarda İstanbul'a yoğun bir göç başlamıştır. Bu göç Trakya'nın doğusunu olduğu gibi şehirleştirmiş, betonlaştırmıştır. Daha sonra 1982 yılından itibaren de başlayan sanayi bölgesi olarak seçilen Trakya, İstanbul'un hemen yakınında olması hasebiyle yine bu verimli toprakları sanayi işgali altında tutmaktadır.

Şimdi, bu ülke kendi kendine tarım toprağı üretebilir mi? Mümkün değildir. O yüzden tarım toprağının koruma altına alınması gerekiyor. Bunu ben sizlerden özellikle istiyorum çünkü tarım toprağı bizim korumamız altına alınmazsa yarın bitkiyi üretecek, yetiştirecek, yeşertecek toprak bulamayacağız.

"Üretim toprakta olur." dedik. Hayvancılık üretimine biraz değinmek istiyorum. Sayın Bakanım, bin, 1.500, 2 bin başlı hayvan çiftlikleri kuruldu benim bölgemde hem de yüzlerce. Bunlar teşviklerden yararlanarak geldiler çiftlikleri yaptılar, bu çiftliklerin yüzde 90'ı bugün faaliyet dışıdır, işlem görmüyorlar. Aldılar paraları ceplerini doldurdular, artık nereye harcadıklarını, nereye gittiklerini biz de bilmiyoruz, herhâlde sizler de bilmiyorsunuz.

Trakya toprağı "kepir toprak" dediğimiz en verimli topraklardan birisidir. Değerli arkadaşlar, bu toprağın özeliği su tutmasıdır. Yaklaşık olarak buğdayda 400 ila 600 kilogram/dekar ürün alınmakta, ayçiçeğinde de 150 ila 250 kilogram/dekar arasında mahsul alınmaktadır. Biz bu toprağı korumak mecburiyetindeyiz.

Değerli arkadaşlar, 1926 yılında Trakya'da Alpullu Şeker Fabrikası kuruldu. 1926 yılından bu yana şeker fabrikası sürekli olarak çalışıp ülke ekonomisine katkıda bulunuyordu. Dört yıldan bu yana Alpullu Şeker Fabrikası çalışmıyor. Şeker fabrikasının çalışmaması için "Pancar ekilmiyor." dendi. Pancar ekicilerini teşvik ettik. Bu sefer kota uygulaması getirdiler. Kota uygulaması da gösteriyor ki bu pancar üreten çiftçiye "dur" demek için "Sen pancar üretme." demek için konulmuş bir kotadır ve bu, şeker fabrikası çalıştırılmamak için kurulmuş bir kotadır. Ayrıca bizim bölgemiz hayvancılık ve tarım bakımından zengin bir bölgedir. Bu bölgede veteriner hekimlik ve ziraat mühendisliği fakültelerinin mutlaka arttırılması ve bu ziraat mühendisi ve veteriner hekimlere de istihdam yaratılması konusunda ciddi faaliyetler içinde olunması gerektiğini kanaatindeyiz çünkü çiftçimiz işini yapıyor ama ona destek verecek, bilgi verecek insanımız konusunda yetersiz kalıyoruz. Bir taraftan da veteriner hekimlerimiz iş bulamıyorlar. Ben özellikle YÖK Başkanına ısrarla söylüyorum "Trakya'da bir tane veteriner fakültesi olması lazım Sayın Başkanım." diye. Başkanımızın verdiği cevap "Vekilim o bölgede ve diğer bölgelerimizde de veteriner fakültelerine ilgi yok." diyor. Şimdi, bir mesleğe siz iş bulamazsanız elbette o mesleğin tercihi de düşer değerli arkadaşlar.

Şimdi, ben başka bir konudan daha bahsetmek istiyorum size.

Değerli arkadaşlar, Trakyalı, toprağından para kazanmadığından dolayı toprağını işlemek için aldığı krediyi ödeyemeyip arazilerini satmakta ve çiftçilerimiz köylerini terk ederek şehirlere yerleşip orada tarımsal arazide değil de fabrikalarda çalışmayı yeğlemektedirler. Ama ne hikmettir ki çiftçimiz kendi çalıştığı, yüzlerce yıldan beri emek verip ailesini geçindirdiği, ülkesini beslediği tarım toprağından para kazanamayıp tarlasını satarken, bir aile gelip Trakya'dan ha bire tarımsal arazi satın almaktadır. Bu aile, yaklaşık olarak 200 bin dönüm arazi satın almıştır arkadaşlar. Şimdi, ben soruyorum...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Kayan son cümlenizi alayım.

TÜRABİ KAYAN (Kırklareli) - ...bu tarımsal araziyi bugüne kadar işleyen çiftçilerimiz para kazanmayıp satıyorlar da bu aile satın alıyorsa ve bunu 200 bin dönüme çıkarmışsa burada bir beklenti mutlaka vardır. Bu beklentinin amacını biz öğrenmek istiyoruz.

Tekrar söylüyorum Sayın Bakanım, bizde hayvancılık azalmıştır, bizde çiftçilik körelmiştir. Bunları sürekli olarak ayakta tutan desteklerimiz, temellerimiz vardı.

BAŞKAN - Sayın Kayan, teşekkür ediyorum.

TÜRABİ KAYAN (Kırklareli) - Süt Enstitüsü Kurumu gibi, Et ve Balık Kurumu gibi ve önceden "kara delik" dedikleri halbuki çiftçiye en büyük desteği veren tarımsal kredi kooperatifleri kapatılarak çiftçinin işi bitirilmiştir.

Değerli arkadaşlar, çiftçinin işi...

BAŞKAN - Sayın Kayan, son cümlenizi alayım lütfen.

TÜRABİ KAYAN (Kırklareli) - Sayın Başkanım bitiriyorum.

Önceden bizim bölgemizde bu köylerin hepsi çiftlikti ve bu çiftlikler de yabancı ülkelerin işletmeleri tarafından çalıştırılıyordu. Şimdi gördüğüm kadarıyla tekrar arazi, çiftçinin elinden alınarak yabancı işletmelere satılmak isteniyor diyorum. Bunun mutlaka önleminin alınması lazım.

Teşekkür ediyorum.