KOMİSYON KONUŞMASI

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Evet, bankayı üç saattir değerlendiriyoruz, kurumsal kredilerini değerlendirdik, tarımı değerlendirdik ama sonuçta banka bir işletme ve bütününe bakmak lazım; nasıl, bütünündeki durum ne gözüküyor, sektördeki durum ne gözüküyor bunlara bakmak lazım.

Bankanın sadece mevduat bankacılığı yapmadıklarını, kaynakları geliştirdiklerini ifade etti Genel Müdür ama tabii, bankaların esas kaynakları, öz kaynakları mevduatlardır aslında bakıldığında; diğer kaynaklar, daha çok dış borçlanmayı da yanında getirmektedir baktığınız zaman.

2013 yılında sektör payı 14,1'ken mevduatta ve 2014 yılında 13,7 olmuş yani geriye gidiş var. Belki kaynakların çeşitliliğiyle mevduatlar 2015, 2016 yıllarında da bir geriye gidiş olabilir ama baktığınız zaman, bu dolar paritesinin bu kadar değişken olduğu ülkelerde ya da işte enflasyonun yüksek olduğu ülkelerde çok doğru sonuç da vermiyor. Şimdi, dış kaynak kullanıyorsunuz ve son yirmi günde, yirmi beş günde geldiğimiz olaya baktığınızda, 330 milyarlık bir pasife ulaştı dedi Sayın Genel Müdür. 100 milyar dolarlık bir bankadan bahsediyoruz değil mi?

Yirmi gün evvel 109 milyar dolardı bu bankanın değeri. Yani dolar bazında yüzde 10'luk...

T.C. ZİRAAT BANKASI AŞ GENEL MÜDÜRÜ HÜSEYİN AYDIN - Büyüklüğü...

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - "Büyüklüğü" diyelim, "değeri" demeyelim, pardon, çok özür diliyorum, belki tabiri, terimleri yanlış kullanıyor olabilirim. 109 milyar dolardı. Son on beş günde, yirmi günde Türkiye ekonomisinin geldiği en bariz ve ibret verici örneği şu anda Ziraat Bankası arkadaşlar. Bakın, 109 milyar dolardan 100 milyar dolara düştü mevduat ve mevduat yerli mevduat olmayınca, kaynaklar artılınca ve dış sendikasyon kredileri kullandıkça da rakamlar çok daha büyüyecek. Bu sendikasyon kredileri alınıyor da banka bunu bir üretim tesisinde, yarın zam yapabileceği bir ürünü üretip de bunun üzerine koyamıyor. Ne yapıyor? Bunu kredilendiriyor; zirai krediler veriyor, kurumsal krediler veriyor, çeşitli sektörlere kredi kullandırtıyor. Şimdi "Benim dolar rakamım arttı, dolar fiyatları arttı, ben senin kredini artırıyorum." deme şansına da sahip değil. Mutlaka buradan bankaya bir zarar yazıyor.

Bu bazda baktığımızda, ben, mevduat bankacılığındaki oranın, en azından sektör ve sektörün üzerine getirilmesinin daha doğru olduğunu düşünüyorum. Bu kredibilitesi olması, bankanın büyük olması, dışarıdan sendikasyon kredilerini bulabilmesi, itibarlı bir banka olması güzel bir şey tabii ki. Yani bunu yanlış olarak değerlendirmiyorum ama bizim gibi değişken ekonomilerde ve doların yarın ne olacağını kestiremediğimiz ekonomilerde çok zor bir durum olduğunu düşünüyorum.

Ben, 2015 ve 2016'nın ilk üç çeyreğindeki bu durumu istiyorum, oranları istiyorum? Daha sonra yazılı verebilirsiniz. Ben bugün hemen cevabını vereceksiniz diye söylemiyorum. Genel olarak bakmak istiyorum.

Zaten şeyi söylemişiz, bu bankanın mevduatının toplam kaynaklar içinde düşmesine neden olmuş ve 2013 yılında yüzde 68, 2014 yılında yüzde 61,9 olmuş. Bu da borçlanmayı artırıyor. Mevduatı da bir borç olarak görebilirsiniz ama dış borç daha tehlikeli tabii sonuçta.

Yine sektör rakamlarına baktığımda, bankanın mevduatının krediye dönüştürülmesine baktığımızda -şimdi bankaları böyle değerlendireceğiz sonuç olarak- 2012 yılında bu oran yüzde 60'ken, sektörde yüzde 99'muş. 2014 yılında bu oran bankada yüzde 92'ye çıkmış, göreceli olarak bir artış söz konusu, ciddi bir artış söz konusu ama sektörde de bir artış söz konusu, yüzde 108'e çıkmış. Yani her iki durumda da 2012 yılında da 2014 yılında da sektörün gerisinde olduğu görülüyor bankanın mevduatı krediye çevirme oranlarında.

Faiz gelirlerine baktığımızda, 2012 yılından önceki yıla göre yüzde 8 artmış, bir önceki yıla göre faizi ve 14,8 milyar TL olmuş.

Faiz giderlerine baktığımızda, gelirleri dışında giderlere baktığımızda, 2012 yılına göre bir önceki yılda yüzde 6 azalmış ve 7,9 milyar olmuş. Cari yıl yani bizim Sayıştay denetimi yaptığımız yıla baktığımızda -çünkü 2015, 2016 verileri elimizde yok tabii doğal olarak- faiz gelirlerinin faiz giderlerini karşılayamadığını görüyoruz. Doğru yorumlayamıyor olabilirim, onu düzeltirsiniz eğer karşılıyorsa.

Şimdi, faiz gelirlerinin faiz giderlerini karşılama oranı sektörde yüzde 190, bankada yüzde 190. Pardon, çok özür diliyorum, faiz dışı gelirlerin, faiz dışı giderleri karşılamadığını görüyoruz. Orada düzelteyim. Siz başınızı sallayınca, ben hemen, acaba nerede hata yapıyorum diye baktım. Şimdi, faiz gelirlerinin faiz giderlerini karşılama oranı yüzde 190 sektörde, bankada da yüzde 190. Doğru, yakalamışsınız. Sektör ortalamasında gidiyorsunuz.

BAŞKAN - Sayın Akar, zaten toparlıyor gördüğüm kadarıyla.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Efendim?

BAŞKAN - Sayın Akar toparlıyor gördüğüm kadarıyla diyorum, sona geldik.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Faiz dışı giderlerin faiz dışı gelirleri karşılama oranı sektörde yüzde 52, bankada yüzde 38. Sektörün çok gerisindesiniz bu konuda da.

Sonuç olarak önceki yıllarla kıyasladığımızda, bir başarı oranı yakalandığı, bankanın oranları yükselttiğini görüyoruz ama henüz sektöre yaklaşamadığını, sektörün rakamlarını yakalayamadığını görüyoruz. Bunun, bir an evvel tabii ki en azından sektör seviyesine çekilmesi gerektiğini ifade etmek istiyorum.

Bankanın, benim düşüncem, burada operasyon maliyetleri yüksek, şube ve personel verimliliğinin düşük seviyelerde olduğunu düşünüyorum. Bununla ilgili bir tablonuz varsa, operasyonel maliyetler, banka ve şubeler bazında verimliliği değerlendiren tablolarınız varsa...

MEVLÜT KARAKAYA (Adana) - Şubeleri kapattılar.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Burada düşük verimlilikle çalışan şubelerin kapatıldığını da biliyorum, evet, onun için oranları da yükselmiş olabilir.

Varsa bu kriterler nelerdir, bunu da istiyorum sizlerden.

Şimdi, bir de ödenen temettüler var. Burası tabii, yönetim kurulunu ve personeli ilgilendiriyor. Bu temettü ödemelerinde ödenmiş sermayenin yüzde 5'i oranındaki pay sahipleri kim, sermayedeki yüzde 5'lik pay sahibi kim? Çünkü onunla ilgili bir ödeme var.

T.C. ZİRAAT BANKASI AŞ GENEL MÜDÜRÜ HÜSEYİN AYDIN - Temettü ödemesi.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Temettü ödemesinden bahsediyorum.

Bakiyenin yüzde kaçlık kısmı yönetim kurulu ve banka personeline ödenmiştir? Bu tabloya göre, görev tanımı ve ödenen rakamlar şeklinde talep ediyorum. Yani bu temettü yönetim kuruluna nasıl ödenmiştir? Yüzde 5'i nasıl ödenmiştir, hisseder, pay sahiplerine nasıl ödenmiştir? Bunu da 2014, 2015 -2016 olmadığı için- yıllarıyla ilgili istiyorum.