MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Efendim, zaten basın yazmış bir sürü adam... Yani şimdi, mesela, HSYK üyesi Kerim Tosun'la ilgili bütün gazeteler boy boy, hatta deşifre ettiği isimlere kadar yazdılar, adam serbest bırakıldı. Şimdi sokaktaki koruması... Cezaevi belki daha güvenli. Bakın, şimdi, gülmeyin arkadaşlar. Hani, Komisyonda bazı şeyleri sanki çok gizliymiş, çok saklıymış, efendim... Ya, zaten bunlar basında her gün... İşte biraz önce gazeteden İnternet'e düşmüş bir haber getirdi danışmanım, bir general: "Bana tebligatı bir gün önce Mehmet Partigöç yaptı." diyor. Yani Mehmet Partigöç tebligat yaptıysa birine, birisi de Mehmet Partigöç'e tebligat yaptı. Mehmet Partigöç'e kimin tebligat yaptığını, bu işe nereden bulaştığını nasıl öğreneceğiz biz bu adamı dinlemezsek? Yani bu adamı dinlemenin sakıncası nedir? Bu kadar buna gerek yok. Yani şu anda zaten bir çok ifade, savcılığa gelmeden önce polisin aldığı ifadelerin çoğu sokakta geziyor. Yani adam gözaltına alınmış, poliste alınan ifadesi, adam savcılığa varmadan... İnternette okuduk bir çoğunun ifadesini. Şimdi böyle bir ortamda yani sanki çok gizli işler yapılıyormuş havasına Komisyonumuzu, kendimizi büründürmeye gerek yok.

BAŞKAN - Şeffaf yapıyoruz aslında, yani gizli bir soruşturma da değil yani.

MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Bizim şu anda bu isimlerin hepsini dinlemememizin hiçbir sakıncası yok ama önümüzdeki hafta ne yapacağız, bence biraz da somut olarak ona bakalım, yani önümüzdeki hafta ne yapacağız?

BAŞKAN - Önümüzdeki hafta...

SELÇUK ÖZDAĞ (Manisa) - Adana Emniyet Müdürünü çağıracağız.

MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Adana Emniyet Müdürünü, işte, bir ikinci bomba patlatıldı şimdi biraz önce. İkinci bomba patlamadan yakaladılar. Yani Adana'da bu iş, haraketlilik ne kadar devam edecek, önümüzdeki hafta gelebilecek mi, onu bilmiyoruz yani.