KOMİSYON KONUŞMASI

BAŞKAN - Değerli arkadaşlar, Komisyonumuzu -Sayın Hasan Polat'ı dinlemeye geçmeden- yazışmalarımızla ilgili kısaca bilgilendirmek istiyorum.

Daha önce, Komisyon üyelerimizin talebi üzerine Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğüne bir yazı yazmıştık. Henüz yazışma devam ediyor ama ilk gelen bilgi cevabı gelmiş oldu. Özet olarak: Kanun hükmünde kararnameyle kapatılan İstanbul Fatih Üniversitesine yani FETÖ, PDY soruşturması kapsamında kapatılan bu üniversiteye Nilüfer Şakire Gülek'in veya Kasım Gülek'in arsa bağışıyla ilgili bir soru sorulmuştu. Gelen cevabi yazıya TAKBİS kayıtlarına göre bir cevap verilmiş. Sözlü olarak, şifahi olarak sorduğunuza göre, TAKBİS kayıtları belirli bir tarihten sonraki bilgisayara işlenen kayıtlar. Biz evveliyatıyla bazı detayları tekrar sorduk ama ilk cevabi yazı geldi. Bunu Komisyonun bilgisine sunmuş oluyorum arkadaşlar.

Diğer taraftan, Fetullahçı terör örgütü-FETÖ-PDY ve 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili Dışişleri Bakanlığı tarafından alınan tedbirler ve dış temsilciliklerimizce yapılan girişimlerle ilgili olarak sorumuza cevabi bir çalışma raporu gönderdiler, bu çalışma raporunu da Komisyon üyelerimizle İnternet ortamında, dijital ortamda paylaşıyoruz. Detaylı bir rapor, içeriğine burada detaylı olarak girmemiz söz konusu değil şu anda ama cevabın geldiği bilgisini vermiş olayım.

Ayrıca, Türk Hava Yollarına bir soru sormuştuk: "21 Mart 1999 tarihinde Fetullahçı terör örgütü sözde lideri Fetullah Gülen Amerika Birleşik Devletleri'ne giderken uçakta kimlerle gitti, yanında kimler vardı?" Bunun Türk Hava Yolları kayıtlarında varsa gönderilmesini talep etmiştik. Ancak, gelen cevabi yazıda 21 Mart ya da 22 Mart 1999 tarihinde seyahat ettiği bilgisi var. Yolcu listelerine ulaşılamıyor. "O tarihte başka kimler var?" konusunda bir bilgiye ulaşılamadığı cevabını aldık.

Diğer taraftan, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına bir yazı yazarak 15 Temmuz kanlı darbe girişiminde şehit düşen vatandaşlarımızla, yaralanan yani gazilerimizin isim, ikamet, meslek, bunların dağılımlarıyla, şehit yakınlarıyla ilgili detaylı bir rapor istemiştik. Bunu da Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımız 02/12/2016 tarihli yazısıyla bir CD'le dijital ortamda gönderdi. Komisyon üyelerimiz bundan bilgi sahibi olsunlar, isteyenler detaylı bilgiyi oradan alabilir arkadaşlar.

Diğer taraftan, İçişleri Bakanlığından bilgi, belge talebi konusunda bir bilgi istedik. O da 21 Mart 1999 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri'ne giden Fetullah Gülen'in koruması olarak herhangi bir emniyet mensubunun görevlendirilip görevlendirmediği, böyle bir görevlendirme olduysa kimin hangi devlet makamının izniyle ve ne kadar süreyle görevlendirildiği, Fetullah Gülen'e yeşil pasaport verilmiş olup olmadığı, verilmişse adı geçen kişinin yeşil pasaport düzenlenmesi için gerekli şartlara sahip olup olmadığı konusunda bilgi istedik. Detaylı bir cevap geldi. O cevap doğrultusunda Komisyonumuzu yine bilgilendireyim arkadaşlar. Oradan çıkardığımız özet şu şekilde: Fetullahçı terör örgütü başı olarak ifade edilen Fetullah Gülen, 20 Mart 1981 tarihinde Çanakkale merkez vaizliğinden 6'ncı derece kadrodan ancak 5'inci derecenin 7'nci kademesinden emekli olduğu bilgisi var. Diyanet İşleri Başkanlığının Pasaport Şubeye yazdığı 7/11/1990 tarihli yazıda... Tabii, buradaki anormallikler hemen dikkatinizi çekecektir. "Neden öyle?" diye sormaya bile gerek olmadan ben ifade edeyim: Bilgiler tamamen şu anda kayıtlarda olan bilgiler. Bunların doğruluğu soruşturulma konusu hususlar olduğunu dikkatinize sunarak söylüyorum. Kendisinin Emekli Sandığı'na tabi devlet memuru olarak 5'inci derecenin 7'nci kademesinden emekliye ayrıldığı söylenmesine rağmen, Diyanet İşleri Başkanlığının 1990 yılında yazdığı bir cevabi yazıda "Emsalleri 3'üncü derece kadrodan, 3'üncü derecenin 1'inci kademesinden maaş almaktadır." şeklinde bir yazı yazıldığı için yeşil pasaport alma şartı olarak 1, 2 ve 3'üncü derecede devlet memuru veya o derecelerden emekli olma zorunluluğu olduğu için böyle bir aldatmacayla, böyle bir sahte yazıyla... Artık, bu sahtecilik hangi safhada, kimlerin eliyle olduğu konusu soruşturma konusu. Ama, bizim araştırmamızda ulaştığımız önemli bir bilgi, resmî olarak hak etmediği hâlde kendisine yeşil pasaport verilecek bilgi verilmiş, buna dayalı olarak da yeşil pasaport verilmiş kendisine.

Efendim, 1990 ile 2011 tarihleri arasında yeşil pasaportun süresi 3 defa uzatılmış. 2 Haziran 2011 tarihinde New York Başkonsolosluğunca verilen pasaportta şahsın imzası bulunmadığından bu pasaport iptal edilerek 2 Haziran 2011 tarihinde geçerli olmak üzere yeni bir hususi damgalı pasaport yani yeşil pasaport değil, hususi damgalı pasaport verilmiş.

3 Mart 2014 tarihinde basın-yayın organlarında bu pasaportun yasa dışı yollardan alındığına dair haberler çıkıyor, şimdi arkası gelince anlaşılıyor. 26 Mart 2014 polis başmüfettişince bu hususi pasaport almasının yasal dayanağı olan 7/11/1990 tarihli 39548 sayılı yazının gerçeğe aykırı olduğu, Diyanet İşleri Başkanlığının yazısında açıkça ifade edildiğinden hususi damgalı pasaport alması şeklindeki idari işlemin baştan itibaren yok hükmünde olduğu, pasaportun iptal edilmesi gerektiği polis müfettiş raporunda ortaya çıkarılıyor. 28 Mart 2014 tarihinde Dışişleri Bakanlığından ve Erzurum Valiliğinden söz konusu pasaportun iptal edilmesi talep ediliyor ve talep üzerine pasaport sistem üzerinden iptal ediliyor. Kendisi Amerika Birleşik Devletleri'nde olduğu için fiziken elinden alınıp iptal imkânı olmuyor. Erzurum Emniyet Müdürlüğünce pasaportun iptali işlemi üzerine Fetullah Gülen'in vekili tarafından Erzurum 2'nci İdare Mahkemesine açılan davada idare mahkemesi FETÖ'yü haklı buluyor ve idari işlemin iptaline karar veriyor 28/3/2014 tarihinde. Daha sonra valilik temyiz ediyor, Danıştaya başvuruyor; Danıştay idare mahkemesinin kararını bozuyor ve idari işlem kesinleşmiş oluyor. Yani, yapılan idari işlem, pasaportun iptali işleminin haklı olduğu, idare mahkemesi kararının da yanlış olduğu Danıştay 10'uncu Dairesinin kararıyla ortaya çıkıyor. 26 Ocak 2015 itibarıyla da Dışişleri Bakanlığınca pasaportun iptal edildiği bilgisi Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanlığına sözlü olarak iletiliyor değerli arkadaşlar.

Burada, tabii, uzunca bir yazıyla Emniyet Genel Müdürlüğünden gelen bu bilgiler doğrultusunda; ayrıca, yine kamuoyunda bilinen, medyada yer alan haberlerde ikinci bir durum da şöyle: "1981'de emekli oldum." diyerek yeşil pasaport alabilmek için Emniyete başvurduğu hâlde daha sonra Emekli Sandığı'ndan emekli olmadığı, SSK emeklisi olduğu ve 1 Şubat 1990'da emekli olduğu kayıtlarda yer alıyor. Bu konunun daha vuzuha kavuşturulması için tekrar SGK'ye bir yazı da yazdık. Ama, SGK emeklisi şu anda. SGK emeklisi olan bir kişinin zaten yeşil pasaport alma ihtimali yok ama buna rağmen, işine geldiğinde hemen bir sahte evrak düzenlenip "5'inci derecenin 7'nci kademesinden emekli." diyerek bir belge sunuluyor, ona dayanarak emeklilik alıyor ama bu emeklilik değil, izinli olarak veya istifayla ayrıldığı Diyanet İşleri Başkanlığından; bir başka şirkette on yıl kadar SSK'lı çalıştığı ve 1 Şubat 1990'da SSK'dan emekli olduğu bilgisi ortaya çıkıyor diğer taraftan.