| Komisyon Adı | : | (10 / 276, 277, 278, 279) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | Dr. Hasan Polat'ın 15 Temmuz gecesi yaşananlara ve Fetullahçı terör örgütüne ilişkin bilgi vermesi |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 08 .12.2016 |
MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Çok teşekkür ediyorum.
Hasan Bey, teşekkür ediyoruz. Komisyonumuza davet üzerine geldiniz, fikirlerinizi, yaşadıklarınızı bizimle paylaştınız. Tabii, Mehmet Bey'in söylediği gibi birbirinden çok farklı, uyumlu olmayan beyanlarınız da oldu ama hepsi bizim için değerli, hepsini de bir şekilde kullanacağız inşallah, okuyacağız tekrar, üzerinden geçeceğiz.
Ben de Erzurumluyum, Erzurum'da doğmuş, Erzurum'da bir din insanının torunuyum ve iyi eğitimli bir insanın da kızıyım. Erzurum bildiğiniz gibi tarihi şanlı bir ilimizdir, Nene Hatun'un torunlarıyız, hepimiz bununla iftihar ederiz. Cumhuriyetle birlikte ilk bölge müdürlüklerinin kurulduğu, ilk üniversitenin kurulduğu, ilk kolordunun kurulduğu önemli bir serhat şehrimizdir. Erzurum'dan böyle bir insanın ve maalesef ekibinin çıkması bizim için aslında bir utanç kaynağıdır. Bunu özellikle söylemek istiyorum. Çünkü, Erzurum gerek akademik anlamda gerek medrese kültürü anlamında Türkiye'nin önemli şehirlerinden biridir. Dini çok doğru şekilde öğrenen ve yaşayan insanlar olduğu gibi, akademik anlamda Türkiye'ye örnek olacak bugün iktidarımızda yani bizim camiamızda da Atatürk Üniversitesinden mezun çok değerli insanlar var ama maalesef, böyle bir insan da bizim memleketimizden çıkmış. Bunu söylemek istiyorum.
Düzeltmek istediğim birkaç cümleniz var: "İslam'ın modern yüzü." dediniz, bunu asla kabul etmiyorum. İslam her zaman moderndi doğduğu günden bugüne kadar.
DR. HASAN POLAT - Bu cemaatin söylemi yalnız.
MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Cemaatin İslam'ın modern yüzü olduğunu söylediniz, bunu kabul etmiyorum. Bunlar İslam'ı kullanan bir gruptu, İslam'ın modern yüzü filan değildi; bence İslam için leke, Müslümanlık için leke bir gruptu. Yani, İslam'ın modern yüzü bunlar falan değildi, İslam her zaman modern bir sistemdir. Bunu özellikle söylemek istiyorum.
Sorularım kısa kısa şunlar: Sizin Hüseyin Gülerce, Latif Erdoğan vesaire, o ekipten -çünkü, benim o ekibe karşı da ciddi bir rezervim vardı, bu da zabıtlarda var zaten- onlardan farkınız nedir? Sizi onlarla bir mi değerlendirmemiz lazım? Birinci sorum bu. Kısa kısa cevap verirseniz memnun olurum.
"İstanbul'da çözülemeyen imamlar vardı." dediniz yani bu HSYK'da açıklama yapanlar dışarıdan gelmelerdir, asıl imam değillerdir. İstanbul'da bildiğiniz başka çözülemeyen imamlar var mı? Bunları yargıda bildirdiniz mi? Bunlarla ilgili açıklama yaptınız mı? Bugün burada söyleyebilir misiniz? Özellikle İstanbul için soruyorum.
"Kıbrıs'ta görev yaptım." dediniz. Kıbrıs'ta ne kadar yol aldınız? Bu cemaat Kıbrıs'ta nereye kadar gidebildi? Kıbrıs seçimlerinde etkin oldunuz mu, rol aldınız mı, bunu sormak istiyorum. "Sohbetlere gidiyordum, armatörlere vesaireye sohbet yapıyordum." dediniz. O sohbetlerde sohbet yapan sizin gibi imamlara oradaki insanlar -anladığımız kadarıyla ekonomik seviyesi biraz yüksek insanlarla muhatap olmuşsunuz- herhangi bir para alıyor muydunuz bireysel olarak? Yani, şahsınıza söylemiyorum, sohbet yapan insanlar para alıyorlar mıydı?
Bürokrasideki yapılanmalarından hiç bahsetmediniz. Yani, bir bakanın doğru bir işe talimat verdiği veya doğru bir kişinin atanmasıyla ilgili karar verdiği fakat aşağıda bunun çeşitli karalama kampanyalarıyla atanmayıp başka insanların veya başka işlere imza atıldığı söyleniyor. Böyle uygulamalarla karşılaştınız mı?
Dershanelerle ilgili söylediklerinize katılıyorum ama dershanelerde insanları, fakir aile çocuklarını mağdur ettikleri gibi zengin veya eğitimli ailelerinin çocuklarını da mağdur ettiler. Mağduriyet demeyeyim ama onları da rahatsız ettiler. Benim yeğenim çok zeki bir kızdı. Daha iyi puan alması için belki dershanelere gönderildi ama İstanbul'da yetişmiş, annesi babası mühendis, annenin babanın İngilizce, yabancı dil bildiği, dünyayı o yaşta, ortaokul seviyesinde gezmiş bir kızı bir şekilde dershanelerden çıkarmak için bahaneler uydurdular ve aileler sebebini anlamadan bunları dershanelerin dışına çıkardılar. Benim yeğenim daha sonra İstanbul Erkek Lisesini kazandı, çok iyi eğitim aldı fakat yola getiremeyecekleri veya kullanamayacakları ailelerin de çocuklarını ailelerle sürtüşme bahanesiyle... Çünkü, anne baba bunun sebebini öğrenemedi. Yani, "Benim çocuğum sizin dershanenizde. Niye kabul etmiyorsunuz?" Bu çocukları kabul etmediler çünkü anne baba idrakli ve o çocukları kullanamayacaklardı. Böyle bir rahatsızlık da verdiler ailelere.
Bunlar hakkında kısaca cevaplarınızı alabilirsem memnun olurum.
Teşekkür ederim.
Bahsettiğiniz Fetullah Gülen ve bahsettiğiniz imamlar şeytan ve melek arasında gidip geldi sizin ifadelerinize göre. Bu da bence çok farklı bir şey. Tabii, çok uzun süre konuşmak lazım. Ya, bir insan ya şeytandır, ya melektir diyemeyiz, ortaları da vardır, iyi tarafları da, kötü tarafları da ama sizin bahsettiğiniz bu imamlar hep çok iyi dini bilen, çok iyi hadis bilen, çok iyi insan, çok iyi insan. Bu da biraz beni rahatsız etti işin açıkçası.
Teşekkür ediyorum.