TURGUT DİBEK (Kırklareli) - Ben bir şey soracağım Sayın Başkanım. Yani, konuyla ilgili değil, burada okudum. Şimdi, Sayın Bakan kabinenin bir üyesi olarak konuyu o da takip ediyor, geçen günlerde bir açıklaması vardı. Şimdi...

Bir de Sayın Başkan şunu söyleyeyim: Bu yukarıya bakıyorum, böyle yukarıda sanki gökyüzü var, bu ışık falan, gökyüzü. Şimdi, bir yerde okumuştum, bu tavukları gece de besliyorlar ki çabuk büyüsünler diye. Ben böyle baktığımda kendimi tavuk gibi hissediyorum. Vallahi bak, gerçekten.

BAŞKAN - Kendine hakaret etmeye hakkın var mı ya?

TURGUT DİBEK (Kırklareli) - Hayır, çiftliklerde öyle yapıyorlarmış.

BAŞKAN - Ya, babam, yapma.

TURGUT DİBEK (Kırklareli) - Sen bizi sürekli suyla besliyorsun, o da ayrı mesele.

BAŞKAN - Bizde otokritik var ama söz hakareti yok.

Buyurun.

TURGUT DİBEK (Kırklareli) - Şimdi, Sayın Bakan, burada az önce bir haber okudum, diyor ki: Bu HDP heyeti gitmiş İmralı'ya, "Kriz aşıldı, süreç devam edecek." Şimdi, geçen hafta Bakanlar Kurulu toplantısından sonra, geçen haftaydı sanıyorum, Bülent Arınç'ın açıklaması vardı, "İşte, bu güvenlik paketi Bakanlara Kuruluna geldi, görüştük, son şeklini verdik, imzaya açtık." Ben şu ana kadar geldiğini duymadım. Gelmedi herhâlde, Meclise sevk edilmedi diye düşünüyorum.

MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Ben İçişleri Komisyonu üyesiyim, bize gelmedi daha.

TURGUT DİBEK (Kırklareli) - Niye sevk edilmedi diye kafamda bir soru işareti var. Bu arada da Sayın Başbakan -hatırlarsınız- sürekli mangalda kül bırakmayacak şekilde konuşuyor, "İşte, efendim, kimse Molotof atamaz, silah olarak sayacağız. Yok, yüzü maskeli olanlar bundan sonra..." Bu paket gelecek mi gelmeyecek mi? Bu saatten sonra onu bir defa merak eder hâle geldim.

DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Uşak) - Artık gerek kalmadı anlaştıklarına göre, anlaşma sağlanmış.

TURGUT DİBEK (Kırklareli) - Sanki bana göre bu paket gelmeyecek gibi diye düşünüyorum. Bu konuda bir bilginiz varsa bunu merak ettim.