ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; burada bir şeyi söylemeye çalışıyoruz. Elbette, bizler de bütün üç tarafı denizlerle kaplı ülkemizde, değil öyle 5 bin, 6 bin tane, 50 bin tane, 30 bin tane, 40 bin tane yatın, kotranın, teknenin dolaşmasını istiyoruz, er geç inşallah olacak da. Yani, denize baktığınız zaman bomboş su görmeyeceksiniz, aynen Avrupa'da olduğu gibi en küçüğünden en büyüğüne kadar her türlü tekne dolaşsın istiyorsunuz. Ancak burada farklı bir olay var. Şimdi, biz bir şeyi çözmeye çalışıyoruz sözüm ona. 5.600 tane tekne Türklere ait olduğu hâlde yabancı bayrakla dolaşıyor. Niye? Niye bunlar daha önceden oturup da buraya kaydolmamışlar? Bazı nedenlerimiz vardı. Bunun ekonomiye kazandırılmasıyla ilgili yasada geldiği zaman söylediğimiz tek şey "Bu ne kazandıracak kardeşim bize, siz bunu bir söyleyin. Ne kazandıracak bu?" Şimdi, çok somut olarak görüyorsunuz ki 10 milyon liralık kaybımız var hemen, 10 milyon 400 bin lira ilk kalemde gidiyor, bırakın kazanmayı gidiyor. Peki, ne yapacağız diyoruz, tam olarak bilmiyoruz. Bundan sonra ne yapacağız diyoruz, onu da bilmiyoruz. Bu madde ile diğer maddelerin hepsinin ilişkilerini kurduğunuz zaman ortaya çıkan sistem hiç de böyle övünülecek bir sistem falan olmuyor. Bizim burada söylediğimiz bir tek şey vardır, bu yasanın her birisinin bütün maddelerinin toplu olarak görüşülmesi, ilgili komisyonlarla beraber görüşülmesi, bu işi bilen uzmanlarla beraber görüşülmesi, böyle sağa sola serpiştirilmiş birkaç tane maddeyi buradan geçirip de bir bütünlük sağlama çabası içerisine girilmemesi ve arkasından da özellikle en son maddede göreceksiniz...

BAŞKAN - 5'ten 28'e gideceğim zaten, bununla bağlantılı.

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - 28'nci maddeye girdiğinizde göreceksiniz ki şu anda yurt dışında olan tekneler Türkiye'dekilerle herhangi bir ilintisi olmasa bile bağışlanarak da, veraset ve intikal vergisi alınmayarak da Türkiye'ye bağlanacak. Bunu nasıl izah edebiliriz biz, ben kendime izah edemiyorum. Ya, bu ne iştir yani? Şu andan itibaren yurt dışından birileri sürekli olarak Türkiye'deki insanlara gemi bağışlasalar bunların hepsi tek kuruş vergi ödemeden gelecekler buralara bağlanacaklar. Peki, bizim zavallı tersaneler ne olacak? Ne olacak bizim tersaneler? Söylemeye çalıştığımız olay bu. Bunlar böyle kalkıp da yalap şalap maddelerle hızlı bir şekilde gerçekleştirilemez.

BAŞKAN - Sayın Bakanım, bir sefere mahsus yapıyorlar ama, süreklilik arz eden bir şey yapmıyorlar.

ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANLIĞI MÜSTEŞAR YARDIMCISI AHMET SELÇUK SERT - Sayın Bakanım, sadece 5.600 tekneyi kapsıyor, şu anda yurt dışında bulunan herhangi bir tekneyi kapsamıyor bu yasa.

BAŞKAN - Yani, tersanelerimize zarar verecek bir şey yok, zaten sahipli Türklerde Sayın Bakanım.

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - 5.600... Bu şekilde yasa maddesi de olmaz. 5.600 kişiyi kesin olarak belirlediniz, bunlara özgü madde yapıyoruz da diyemezsiniz de zaten, yasaların genelliği denilen bir ilke vardır.

ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANLIĞI MÜSTEŞAR YARDIMCISI AHMET SELÇUK SERT - Yasanın yürürlüğe girdiği tarihte Türk sahipli olarak ikinci el...

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Hayır, öyle bir şey demiyorsunuz kardeşim, yok öyle bir şey.

ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANLIĞI DENİZ TİCARETİ GENEL MÜDÜRÜ CEMALETTİN ŞEVLİ - Bu Bakanlar Kurulu kararıyla çıkacak efendim

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Ne demek Bakanlar Kurulu kararıyla çıktı? "Türk sahipli gemiler" diyerek bir maddeniz var mı şurada, gösterin bana, "Türklere ait olup da" diye, "adlarına kayıtlı olup da" diye? Yok, yok öyle bir şey. İnsanlar akıllarından geçirdikleri düzeni kurmak için ilgisiz maddeler yazarak bunu yapamazlar, tek söylediğimiz şey bizim bu yoksa buna niye karşı olalım ki biz, niye karşı olalım daha doğrusu? Burada bir terslik var, gerçek anlamıyla bir terslik var. Yarın bir gün asla anlatamayacağımız, hiç kimseye anlatamayacağımız sonuçlar doğuracak bir olay gibi gözüküyor. Bütün sıkıntımız bu, başka bir şey değil. Şunu derli toplu bir yasa hâlinde getirin. Bu yasayı olduğu gibi yeniden getirin, tamam, herkes tatile çıkıyor diyor ama hadi Plan ve Bütçe de çıkmasın Anayasa Komisyonu gibi, getirsinler şu kanunu görüşelim neyin nesiyse.

BAŞKAN - Çalışırız efendim, onda hiçbir sıkıntı yok.

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Çalışırız, gerçekten çalışırız. Ama, şunu bilerek çıkartalım, neye hizmet ettiğini bilmeden, şunu yapmadan bunu yapmadan bir maddesi burada, bir maddesi en sonda. Bu tür düzenlemeleri doğru bulmuyorum, gerçekten doğru bulmuyorum, olmaması gerekir diyoruz ama yapılması gerektiğini kabul ediyor, nasıl yapılacağını söylüyoruz.