| Komisyon Adı | : | ANAYASA KOMİSYONU |
| Konu | : | Mersin Milletvekili Oktay Öztürk'ün Milliyetçi Hareket Partisinin Genel Başkanı ve bütün milletvekillerinin şeffaf, açık, ve mert olarak tavrını ortaya koyduğuna, hiçbir pazarlığın içerisinde olmadığına ilişkin açıklaması |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 24 .12.2016 |
OKTAY ÖZTÜRK (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Parsak gayet net bir şekilde Milliyetçi Hareket Partisinin bugünlük -daha sonra da elbette ki konuşmalarımıza devam edeceğiz- yeterince açıklamalarda bulundu. Ben, sadece, Milliyetçi Hareket Partisine yönelik olarak bir yakıştırmanın cevabını vermek istiyorum.
Dünden bugüne baktığınız vakit, Milliyetçi Hareket Partisinin bütün milletvekilleri ve Sayın Genel Başkanı o kadar şeffaf, o kadar açık, o kadar mert, namertlerin anlayabileceği kadar da net olarak tavrını ortaya koymuştur, hiçbir pazarlığın içerisinde olmamışızdır, her şeyimiz açıktır. 2 milletvekili mini bir anayasa için bir araya geldiğinde de bütün milletin gözü önünde olmuştur. Hangi kararları almışlarsa onu da bugün millete sunuyoruz.
Şimdi, kişi kendisi hangi yapı içerisindeyse başkalarını da böyle görmek gibi bir alışkanlığı sürdürüyor. Milliyetçi Hareket Partisi -dediğim gibi- nettir, milletten başka kimseye sırtını dayamamıştır, milletin emrindedir, milletin ihtiyaçları neyse o doğrultuda hareket eder, bunun böyle bilinmesi lazım. Bu yakıştırmalar, kendi kafana göre karşı tarafı tarif etmek çok hoş bir davranış değil, kabul edilebilir bir davranış değil. Söz konusu olan Türk milletinin menfaatiyse, milletin bekasıysa, devletin birliği, beraberliği, bütünlüğüyse Milliyetçi Hareket Partisi diğer herkesin kendine göre konuştuklarını vesaireye teferruat olarak bakar. Bugün de böyle bir durumla karşı karşıyayız. Her an için kimin kapısını hangi tehlikenin çalacağı belli olmayan bir ortamda yaşıyoruz. İşte, suikastlar... Yarınlarda neler karşımıza çıkacak, onları da bilemiyoruz. Bugüne kadar devletin, yöneticilerin büyük gayretleriyle kapatmaya çalıştıkları vücudumuzun birtakım yerlerini yeniden kaşımaya başladılar. Belki yarınlarda Alevi-Sünni çatışmasını çıkarmak için birileri harekete geçecek; belki Kürt-Türk, Kürtçü-Türkçü çatışmasını çıkarabilmek için birileri gayret içerisinde olacak. Çünkü ajanlar cirit atıyor. Yani, Rus Büyükelçisini katleden polis benzerlerinin kimin yakınında, nerelerde olup olmadığını bilmiyoruz.
Ben, sadece, kısa, birtakım arkadaşlarımızın bildiği bir hikâyeyi anlatıp sözlerimi sonlandıracağım.
BAŞKAN - Lütfen devam edin.
OKTAY ÖZTÜRK (Mersin) - "Haşhaşi" dedik ya... Selahaddin Eyyubi o dönemin Haşhaşiler'inin olduğu kaleyi sarıyor, kale komutanına veya sorumlusuna haber gönderiyor, "Yarın akşama kadar sana mühlet, ya kaleyi teslim edersin ya da yerle bir ederim. Mesajınızı bekliyorum." diyor. Ertesi gün akşama doğru kaleden cevap geliyor, şeyhin adamını alıyorlar içeriye. "Nedir şeyhin mesajı?" diyor. "Efendim, şeyhimin bana talimatı var, mesajını vermeden önce yanınızda kimsenin olmaması lazım." Maiyetinde bulunan herkesi dışarıya çıkarıyor ama 2 genç kalıyor. Şeyhin adamı susmaya devam ediyor. "Konuşsana bre adam." diyor. "Efendim, hiç kimsenin olmaması lazım. Bana verilen talimat böyle." Diyor ki: "O 2 kişi küçüklüğünden, çocukluğundan itibaren benim yanımda, onlar benim evladım. Onların bilmeyeceği hiçbir sırrım yoktur, onların duymayacağı hiçbir sırrın da benim için önemi yoktur. Ya konuşursun ya gidersin." Şeyhin adamı dönüyor o 2 kişiye: "Şeyhimin size talimatı var. Selahaddin Eyyubi'yi halledin." İkisi de hançerlerini çekip Selahaddin Eyyubi'nin üzerine yürüyünce "Bir saniye." diyor, yanına alıyor. "Şeyhimin mesajı bu." diyor, o 2 kişiyi de alıp gidiyor.
Şimdi, kimin yanında kimler var, yarınlara nasıl gebe vakitler, bunları bilemiyoruz, böyle bir ortamdan geçiyoruz. Milliyetçi Hareket Partisi bu günleri dünden işaret etmiştir, dün ne söylediyse bugün de aynıyla vakidir, hepsi gerçekleşmiştir. Pazarlığa ihtiyacı yoktur, bu tip kirli pazarlıklar başkalarının gündeminde olabilir ama Milliyetçi Hareket Partisinin gündeminde hiç olmamıştır. Allah'a şükürler olsun, sırtımızı Türk milletine dayamışız ve yolumuza devam ediyoruz.