KOMİSYON KONUŞMASI

ZÜHAL TOPCU (Ankara) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sayın Bakan, değerli arkadaşlar, sayın basın mensupları; gerçekten yine karşımızda anlık problem çözmeye yönelik, ortaya çıkan problemleri çözmeye yönelik yama usulüyle yapılan bir zihniyetle yine devam eden zihniyetle karşı karşıyayız, özellikle bunu belirtmek istiyorum. Tabii, buradaki problemlerin varlığından herkes haberdar, var ama bunun bu şekilde yapılmaması gerektiğini düşünüyorum ben. Çünkü, buraya bakıldığında bu işler aniden ortaya çıkan problemler değil, yıllardır var. Staj konuları, stajların kalitesi, staj seçilen yerlerin öğrenciyi algılama durumları, nasıl algıladığı, eğitim kurumlarını nasıl algıladıkları hep problem olarak karşımızda duruyor aslında. Eğer bu problemler çözülecekse bir tek sizin Bakanlığınızın değil de bütün bakanlıkların ortak olarak çalışması lazım, başta Millî Eğitim Bakanlığı olmak üzere. Bunlar yıllardır söyleniyor aslında ama yine yalnızca buradan işte gelen maddeleri okuduğumuzda, tamam, problemler var ama bu ne kadarını çözecek? Belki bir an bir adım atmaya yetecek ama bu bize yetecek mi? Yani ne kadar problemi veya var olan problemin ne kadarını çözecek? Şimdi, Sayın Mustafa İsen de söyledi yani baktığınızda özellikle 21'inci yüzyılı, 22'nci yüzyılı nasıl karşılayacak? Bizim bir devlet perspektifinden bakmamız lazım, bütünsel olarak bakmamız lazım olaya. Ama 200'ü geçkin üniversite var, hâlâ hoca kalitesinden bahsedemiyoruz ve öğrencileri alıyoruz, kriterlerimiz yok üniversitelerde ve içerik kalitesi diyoruz yani müfredat olarak neyi öğrettiğimiz. Ondan sonra 4D diyoruz kuluçka merkezleri nasıl çalışıyor, üniversiteyle ortak beraber çalışmalar yürütülüyor mu, kaç üniversitede var? Yani bakıyoruz ki kaç tane patente sahip üniversitelerimiz? Yani bunları bir dökmemiz lazım, tamam, bunlar doğru şeyler ama ne kadarına cevap verecek ve ne kadar kalacak yani ne kadarı uygulanacak? İşte Gazi Üniversitesinde hocayken staja öğrenci gönderiyorduk ve öğrenciler gitmiyor. Yalnızca ne yapıyor? İmza attırıyordu çünkü alınan müfredat, dersler, eğitim oradaki şeyi karşılamıyordu, hâlâ aynı problemlerin de olduğunu görebiliyoruz. Onun için diyoruz ki yani sürekli olarak hani yama yapma yerine belki olaya çok daha geniş perspektiften başlamak lazım. Şu anda herkes yüksek sesle belirtiyor, kodlama dersi diye. 21'inci yüzyılın becerileri her tarafta belirlendi yani UNESCO belirledi, bütün dünya onlara geçiş yaptı aslında ama hâlâ biz staj problemini çözmek için öğrencilere maaş verelim... Gerçekten insan üzülüyor, "Verelim mi, vermeyelim mi, işte nasıl yapalım bu işleri?" şeklinde biz hâlâ bunları çalışıyoruz. Yani diyoruz ki dördüncü sanayi devriminden bahsettik, işte kodlama dersinden bahsediliyor, 21'inci yüzyıl becerileri de belli, artık diyoruz ki bunlar devam ederken bence Millî Eğitim Bakanlığının ve diğer bütün bakanlıkların beraberce masaya oturup geniş perspektiften eğitimi ilgilendiren bütün alanlarda ortak bir görüşle, ortak bir kararla bu problemlerin çözülmesi gerekiyor. Üniversitelerde şu anda temel bilimler olarak ifade edilen bölümlerde öğrenci yok, yazmıyor artık. Yani öğrenciler yazmıyorlar o bölümleri, o kadar az ki girişler yani bunun tekrar canlandırılması lazım. Yani bu temel bilimlerin kalitesiyle bir ülke geleceğini kurabilecektir aslında ama biz bunların ötesinde onları düşünmeden, öğrenci alımlarını veya müfredatları düşünmeden problem çözmeye kalkıyoruz ama bu problemin ne kadarını çözecek, onun için tabii ki gelen şeylere bakıldığında bir problem çözüyor ama öbür taraftan başka problemleri de ortaya çıkartacaktır diye düşünüyoruz biz bunları, yine de daha iyi yapılması için de elimizden gelen çabayı da sarf edeceğimizi de belirtmek istiyoruz.

Teşekkür ediyorum.