KOMİSYON KONUŞMASI

NURETTİN YAŞAR (Malatya) - Şimdi, bakın, biz devletiz. Devlet "Her şeyde bir hayır vardır." demez, devlet önlemini alır. Devlet "Eğitimli de olsaydı bu kaza kaçınılmazdı." demez.

Siz emniyetçisiniz. Birisi bir kaza yapar, ehliyetli olur, onun hukuki sorumluluğu ayrıdır, ayrı davadan, ayrı kanundan yargılanır; birisi ehliyetsiz kullanır, benzer bir kaza yapar, onun dosyası ayrı açılır. O yüzden, biz, son derece şeffaf, nesnel...

Bakın, "Araçta bir arıza yok." dediniz. Oysa, orada, Emniyet Müdürüne ben bu soruyu sorduğumda "Aracın en son periyodik bakımı ne zaman yapıldı?" diye sorduğumda "Bilmiyorum." dedi.

Peki, sizin bilginizi esas alalım, araçta hiçbir arıza yoktu, o zaman niye istop etti bu araç? Niye istop etti? O zaman diyeceksiniz ki: "Eğitimsizdi." Mantıksal olarak bakıldığında demek ki eğitimli olsaydı bu kaza olmayacaktı. Mademki araçta bir arıza yok, o zaman kaza niye oldu? O yüzden, bakın, ben ilahiyatçıyım. "Her şeyde bir hayır vardır." Adamın 2 çocuğu ölmüş, bundaki hayrı Hızır olsa söyler de benim, senin, devletin söyleme hakkı yok. Devlet bu konuda nesnel, şeffaf, yükümlüğünü, sorumluluğunu zamanında yerine getirir. Bütün bu tedbirlerden sonra olursa "Eyvallah, bu da kader." deriz. Ama bütün ihmallerimizi, kusurlarımızı getirir de faturasını Allah'a kesersek bu Allah'a en büyük iftira olur.