| Komisyon Adı | : | ADALET KOMİSYONU |
| Konu | : | Bölge Adliye ve Bölge İdari Mahkemelerinin İşleyişinde Ortaya Çıkan Sorunların Giderilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/839) (Alt Komisyon metni) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 19 .06.2017 |
ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Yüksek Seçim Kurulunun Başkanı ve üyelerinin her biri gerçekten çok saygın birer hukukçu, hepsi de aynı görüşte değil -Sayın Yılmaz da biliyor- farklı dünya görüşlerine sahip insanlar; gerçekten saygın, iyi yetişmiş, milletine, devletine, bugüne kadar, kanunların ve Anayasa'nın verdiği çerçevede hizmet etmiş, yargı içinde temayüz etmiş ve bu nedenle de yüksek yargıçların oyuyla Yüksek Kurula seçilmiş insanlardır. Tabii, seçim sürecinde herkesçe birtakım değerlendirmeler yapılıyor. Bu konuda da YSK Başkan ve üyelerine gerçekten çok büyük haksızlık yapıldı. 2010'da kanunda değişiklik oldu. Ondan sonra, daha sonraki dönemde -bu 2010 değişikliğiyle ilgili değerlendirmelerle, olayın olduğu gün- daha önce YSK'nın verdiği bir sürü karar var. Zarfın dışarıdan getirildiği tespit edilmedikçe pusulanın vesairenin mühürsüz oyların geçerli olduğuna dair bir sürü, sayısız karar var bununla ilgili, YSK tarafından verilmiş kararlar var. 2010 yılında, orada "çift mühür" diyor kanun, ilk hâlde. Bu çift mührü kim basacak? Çift mühür kimin mührü? İlçe seçim kurulunun mu, yoksa sandık kurulunun mu? Falanın mı, filanın mı mührü? Buna dair tartışmaları sona erdirmek için 2010'da yapılan değişiklik, esasında bu mührün kimler tarafından basılacağına sadece açıklık katan bir değişikliktir. Yoksa "Daha önce mühürsüz oylar geçerliydi de sonradan geçersiz hâle getirildi." şeklinde değildir. Bu bir.
İkincisi...
BAŞKAN - Bakanım, bu, Türkiye'de çok tartışıldı ve tükenen bir konu.
ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Tükenmemiş, belli ki tükenmemiş.
NECATİ YILMAZ (Ankara) - Tarih hep tartışacak bu konuyu.
ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Şimdi, bir şey daha söyleyeceğim: 2015 yılında -ben belki tarihi yanlış verebilirim- hem Cumhuriyet Halk Partisinin hem de Halkların Demokratik Partisinin İstanbul'da müracaatları var "Mühürsüz oylar geçersiz olsun." diye. Aynı partilerin imzalı müracaatları var, YSK'da var...
YILMAZ TUNÇ (Bartın) - Geçerli olsun.
ADALET BAKANI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Geçerli olsun diye.
Verilen il seçim kurulu -zannedersem, yanılmıyorsam- kararı, İstanbul İl Seçim Kurulu kararları var ve geçerli sayıldı oylar. Biz, hiç çıktık, bağırdık mı? Yok. Parti olarak verdiğiniz, etik olan... Bir parti müracaat ediyor, "Mühürsüz oy geçerli sayılsın." diyor, geçerli sayılınca oyları cebine koyuyor; daha sonra, aynı usulü uygulayan, 80'den beri uygulayan YSK'nın Başkanına "çete" demek... İşte, ahlaki olmayan budur; dün öyle, bugün böyle. Esas ahlaksızlık tam bu.
Teşekkür ediyorum.