MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - İzin verirseniz Sayın Başkanım.

Sayın Beştaş Anayasa'nın 25'inci maddesini okudu, doğru. Anayasa'nın 14'üncü maddesini okuyorum: "Anayasada yer alan hak ve hürriyetlerden hiçbiri, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve insan haklarına dayanan demokratik ve lâik Cumhuriyeti ortadan kaldırmayı amaçlayan faaliyetler biçiminde kullanılamaz.

Anayasa hükümlerinden hiçbiri, Devlete veya kişilere, Anayasayla tanınan temel hak ve hürriyetlerin yok edilmesini veya Anayasada belirtilenden daha geniş şekilde sınırlandırılmasını amaçlayan bir faaliyette bulunmayı mümkün kılacak şekilde yorumlanamaz.

Bu hükümlere aykırı faaliyette bulunanlar hakkında uygulanacak müeyyideler, kanunla düzenlenir."

Bir örnek olayı anlatmak istiyorum. Sayın Beştaş o zaman Türkiye Büyük Millet Meclisinde üye değildi, Sayın Sadık Yakut Meclis Başkan Vekiliydi. Şu andaki İç Tüzük'ümüzün 56'ncı maddesinde Meclis Başkan ve başkan vekillerinin kıyafetleriyle ilgili bir düzenleme var. O kadar net, açık bir düzenleme ki... "Başkanlık kürsüsünde Başkan, beyaz kelebek kıravat ve siyah yelek üstüne siyah fırak giyer." O gün, Sayın Yakut gündüz beyaz kelebek kravat takmış ve siyah yelek giymiş; akşam olunca Sayın Sadık Yakut değiştirmiş, "Akşam olunca hava karardı, ben beyaz kelebeği siyah kelebek yapayım." demiş ve Türkiye Büyük Millet Meclisi ara verdi değerli arkadaşlar. "İç Tüzük'ün 56'ncı maddesine aykırı davranıyorsun, ya Başkan değişsin ya kelebek kravat değişsin." diye Türkiye Büyük Millet Meclisi ara verdi. Onun için Meclis kürsüsündeki bir Başkanın kıyafeti, papyonunun, kelebek kravatının beyaz veya siyah oluşu Türkiye Büyük Millet Meclisinin çalışmasına ara verdiriyorsa, kusura bakmayın, tişörtle gelmenize de herhâlde müsaade edilmez diye düşünüyorum, teşekkür ediyorum.