| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Bazı Vergi Kanunları ile Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/884) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 10 .10.2017 |
MUSA ÇAM (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Komisyonumuzun sayın üyeleri, Sayın Bakan, kamu kurum ve kuruluşlarının değerli temsilcileri; öncelikle bu son söylediğinizi düzeltmek isterim. Siz "Usul hakkında mı?" diye sorduğunuzda, hayır, usul hakkında değil, bugün yaşanan olayla ilgili söylemek istediğimi söyledim.
BAŞKAN - Ben mikrofonu açtıktan sonraydı o.
MUSA ÇAM (İzmir) - Siz de "Peki, buyurun." dediniz. Öncelikle "Buyurun." dediğiniz için teşekkür ederim ama ondan sonraki tavrınızın, benim altı yıldır bu Plan ve Bütçe Komisyonda birlikte görev yaptığım Süreyya Bilgiç'e yakışmadığını da söylemek isterim. Bunun dostluğumuzdan ve burada birlikte mesai üretmemizden kaynaklandığını da belirtmek isterim.
BAŞKAN - Teşekkür ederim.
MUSA ÇAM (İzmir) - Değerli arkadaşlar, 130 maddelik bir torba kanunu görüşüyoruz. Altı yıldır bu Komisyonda bu masada ve bu sırada, olduğum yerde oturuyorum arkadaşlar. Sayın Bakanımız da Maliye Bakanlığı Müsteşarı olarak buraya uzun süreler, Sayın Şimşek'le beraber geldiler gittiler. Çok torba kanun geçirdik altı yıl içerisinde. Hep uyardık, dedik ki arkadaşlar, bu torba kanunlar doğru değil. Şu anda görüştüğümüz 1'inci madde ve Sayın Başkanın söylediği, bu torba kanun içerisinde bulunan 12 madde Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığını direkt ilgilendiren 12 madde. Haberleşme Bakanlığını ilgilendiriyor. Bir mali yönü var, doğru ama bu ve buna benzer, Mera Kanunu'ndan tutun enerji konusuna, Köy Kanunu'ndan tutun madenlere, ormandan tutun tütüne varıncaya kadar bu torba kanun içerisine konulmuş maddeleri görüşüyoruz ve 12 madde de bu.
Şimdi komisyonların çalışmasına baktığımızda, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığıyla ilgili komisyonun iki yıldır kaç kez toplandığını merak ediyorum mesela. Bu 12 madde Haberleşme Bakanıyla gidip görüşülüp, şak hemen bir günde bitip, bir gün sonra Genel Kurula inip yasalaşabilir, mümkün bu. Ama işimiz 130 maddeyi şimdi görüşmektir.
O kadar özensiz, o kadar dikkatsiz hazırlanmış ki... Sayın Başkan açış konuşmasında dedi ki: "1, 2, 3, 11, 43, 49, 87, 88, 100 101, 102 toplam 12 madde haberleşmeyle ilgili olduğu için de bunları arka arkaya görüşeceğiz." Hiç olmazsa bu tasarıyı hazırlarken bu ilgili maddeleri arka arkaya dizin.
BAŞKAN - Kanun sistematiğinde yapamıyoruz onu, o yüzden.
MUSA ÇAM (İzmir) - Bu kadar özensiz, bu kadar dikkatsiz yapılan bir çalışma. Bunun bütün ceremesini de Sayın Komisyon üyeleri, milletvekili arkadaşlarımız... Kamu kurum ve kuruluşlarının çok değerli bürokratları her gün buraya değişik saatlerde gelip gidip bize bilgi vermek zorunda kalıyorlar. Bu nedenle, gerçekten, altı yıldır biz bu özensizliği, bu dikkatsizliği ne yazık ki gideremedik.
1'inci maddeyle ilgili önerge değişikliği geldi, olabilir, hiç sorun değil. Yani dağıtılan bir önerge yanlış da dağıtılmış olabilir, bunu abartmıyoruz, söylemeyiz. Ama getirilen önergeye baktığımızda arkadaşlar, baştan sona değişmiş yani, işlenme metni baştan sona kadar değişmiş. Ya arkadaşlar, neden böyle oluyor, niçin böyle oluyor? Biz daha düzgün maddeler yazabiliriz, daha düzgün kanunları burada çıkarabiliriz, bunları yapabiliriz, yapmamız gerekiyor. Ama ne yazık ki bunları gerçekleştirmek mümkün değil.
Şimdi ilgili bürokrat arkadaşlarımızın verdiği bilgiye göre, toplam 2 milyar liradan bahsediyoruz yani eski paraya göre 2 katrilyondan bahsediyoruz arkadaşlar. Yani Maliye Bakanlığımız, devlet alması gereken 2 katrilyon lirayla ilgili yeniden bir yapılandırma yapmaktadır. Neden buna ihtiyaç duyuldu? Bu 3 büyük şirket, 4 büyük şirket, 5 büyük şirket her ne kadar ise neden bugüne kadar bu borçlarını ödemediler milyarlarca lira kazanırken? Bizler ödemediğimiz zaman anında "Telefonunuzun hattı kapanmıştır." diye mesajlar gelirken, İnternetimiz kapanırken, her türlü ulaşım ve haberleşmemiz kesilirken, neden ödemediler de şimdi bununla ilgili bir yeniden yapılandırma söz konusu oluyor?
On beş yıllık AKP iktidarı döneminde eskiden üç yılda bir yapılandırma yapılırdı, şimdi bu örtülü yapılandırmalarla birlikte neredeyse bu 11'inci, 12'nci yeniden yapılandırma şekline geldi arkadaşlar, bunu kabul etmek mümkün değil. Devlet alacağından vazgeçiyor. Hangi koşullarla, neden ve niçin vazgeçiyoruz, bunu anlayabilmiş değiliz.
Yine -benden önce de arkadaşımız söyledi- özellikle bir yerinde "İlgili döneme ilişkin denetime, dönemi takip eden üç ay içerisinde başlanır ve başlanıldığı tarihten itibaren altı ay içerisinde tamamlanır. 213 sayılı Kanun'un Ek 11'inci maddesinde yer alan tarhiyat öncesi uzlaşma hükümleri, bu fıkra kapsamındaki denetim sonucu ortaya çıkacak tutarlar ve buna bağlı cezalar için de uygulanır. Uzlaşmaya varılması hâlinde tutanağın bir örneği işletmeciye uzlaşma anında verilerek tebliğ edilir. Tutanakla tespit edilen bu husus hakkında dava açılamaz ve hiçbir merci şikâyette bulunamaz. Üzerinde uzlaşılan tutarlar tutanağın tebliğinden itibaren bir ay içerisinde kuruma ödenir." Yani, bu düzenlemeyle birlikte çok özel bir ayrıcalık getiriliyor; şikâyet edilemez ve dava açılamaz bir noktaya getiriliyor arkadaşlar. Oysa vatandaşın, ilgili kişilerin, başka insanların devletin bu kadar hazinesinin borca sokulduğu bir dönemde mahkeme veyahut da "Şikâyet edilemez." diye bir kanuna bunun dercedilmesi kabul edilebilir bir tutum ve davranış biçimi değildir. Bu nedenle, bu 1'inci maddenin tasarıdan çıkartılmasını öneriyoruz.
Teşekkür ediyorum.