ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın başkan.

Aslında, organize sanayi bölgelerinin kuruluşundaki mantık, buralarda sınai üretim yapacak olan kuruluşların ve de tesislerin özellikle de sağlıklı bir yerleşime, iş güvenliği açısından güvenli bir yapıya kavuşturulmaları açısından altyapısının ortak olarak yapıldığı parselleri yaratmak idi ama belirli bir süre sonra bunun tamamen bir gayrimenkul sermaye iradı gelirine dönük yapılandırmaya dönüştüğünü gördük. Bir bakıyorsunuz, 1 kişi 7 kişiye, 8 kişiye, 10 kişiye kiraya veriyor, arkasından, çekilmiş bir tarafa oturuyor. Bunun mantığı bu değil. Eğer kuruluş sırasında bu şekilde yapılmış ve kuruluşu eskiye dayanan ve oluşmuş olan bir sorunun çözülmesiyse Sayın Bakanın belirttiği gibi, bu ayrıca düşünülecek bir olay. Organize sanayi bölgesi kurulacağı zaman bu bölgeler o kişilere, belki sizin şu anda belirttiklerinizde o kadar net söz konusu olmayabilir ama birçok bölgede neredeyse sembolik bedellerle verildi "Yeter ki sanayi altyapısına kavuşsun." diye. Dolayısıyla, o zamanlar iz bedeliyle verilen bu gayrimenkullerin, hazine mülklerinin, daha doğrusu direkt olarak millet malının üstüne yapılmış olan bu şeyler üzerinden gayrimenkul sermaye iradı sağlanacak bir işletme mantığını kurmanın doğru olmadığını düşünüyorum ama ortalıkta çözülmesi gereken bir sorun varsa buna bakılmalı. Hele bunun önergeyle ta 2017 yılına kadar falan taşınması da çok daha sakıncalı. İlk yazıldığı şekilde 2000 yılına kadar yapılanların hepsinde sorunun çözümü söz konusu idi. Bir noktaya kadar bu anlatılanları telafi eder ama getirmişsiniz bugüne. Bugüne getirdiğiniz bu olay içerisinde bu olmaz, bunun mantığı farklı. Organize sanayi bölgelerinde aynı parsel içerisinde bir bütünün değişik parçalarını yapmak üzere organize olmuş işletmelerin bir araya gelmesi mantıklıydı o zaman. Çok önceden bu konu tartışıldı zaten. Bisiklet yapacaksınız, biriniz zincirini yapıyorsunuz, biriniz pedalını yapıyorsunuz, biriniz jantını yapıyorsunuz falan filan gibiydi olay. O nedenle, bunların aynı iş yerinde beraberce çalışmalarının mantığı vardı ve sanayi bölgelerine bu olay taşınabilirdi ama sanayi bölgesindeki parsellerin gayrimenkul sermaye iradı konusu olacak şekilde yapılandırılması konusu bu olayın geleceğini mahveder zaten, bu olayın geleceğini mahveder. Belirli bir süre sonra oralarda yaptıran insanlar kira kavgasına kadar indirirler bu olayı "Ben daha ucuza veriyorum, oradaki daha pahalı." diye. Buralarda böyle bir sorunla karşılaşılması hâlinde iş yerlerinin kapanması gibi bir tehlike olabilir belki de. Yani sonuç olarak o insanlar da taşınıp başka yerlerde gösterirler bu faaliyeti eğer organize mantığı içerisinde birbiriyle bağlantılı olarak kurmamışlarsa. O nedenle, devletin, milletin mülklerini "Yeter ki bir sanayi kurulsun." diye iz bedelleriyle, çok düşük bedellerle verdiğimiz insanların bugün bir rantiye olarak karşımıza çıkmasını kabul etmeyeceğimizi düşünüyorum. Ama bir zorunluluk varsa, belirli bir tarihten başlanarak sorun çözülüyorsa bu defaya mahsus çözelim ve organizenin mantığına aykırı yeniden başka bir şey yapmama koşuluyla belki bunu çözebiliriz diye düşünürüm.