ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Şimdi, bu 52'nci maddede "vakfiyelerde yer alan hayır şartlarını yerine getirmek" dediğiniz andan itibaren vakıf senetlerinde yer alanları kastediyorsunuz. Dolayısıyla, o vakıf da zaten Vakıflar Genel Müdürlüğüyle ilgili, bağlı. Şimdi, düzenleme gidiyorsunuz, yine "vakfiyelerde yer alan hayır şartlarını yerine getirmek" diyorsunuz vakfiyelerde. Hâlbuki oradaki vakıf senediyle herhangi bir ilginiz yok, vakıfla da ilginiz yok. "Vakfiyelerde yer alan hayır şartlarını yerine getirmek" dediğiniz andan itibaren o zaman o vakfa gitmesi gerekiyor bu olayın doğal olarak. Sizin ilginiz o olur. Herhangi birisi aynı şartları yazıp da "Ben de buradan yardım alayım da aynen vakıf yerine ben yapayım." dediği zaman vakfın yerine geçmez ki.

VAKIFLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ I. HUKUK MÜŞAVİRİ AV. OYA ERCİL - Efendim, izin verirseniz anlatabilir miyim? Şöyle: Bizim vakfiyelerimizde hayır şartları var.

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Tamam.

VAKIFLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ I. HUKUK MÜŞAVİRİ AV. OYA ERCİL - Vakıf diyor ki: "Ben bu vakfı kurdum, şunlara yardım yapılsın."

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Güzel.

VAKIFLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ I. HUKUK MÜŞAVİRİ AV. OYA ERCİL - Bu, o coğrafyada olabilir yani Türkiye Cumhuriyeti sınırları dışında bir coğrafyada olabilir. Bizim yapmak istediğimiz de bu hayır şartını gerçekleştirmek. Yani eğer "Orada yaşayan muhtaçlara yardım yapacağım." diyorsa, bizim görevimiz, kanuni görevimiz bunu yerine getirmek. Biz bunu yerine getirirken doğrudan...

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Siz yerine getiremezsiniz, vakfiyelere yardım yapmak üzere yurt dışındaki vakfa bir kaynak göndereceksiniz, vakfa.