| Komisyon Adı | : | İÇİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun, İzmir Milletvekili Murat Bakan'ın yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine ve daha sonra Komisyona güvenlikle ilgili bir sunum yapmak istediğine ilişkin açıklaması |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 05 .10.2017 |
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Kıymetli arkadaşım, bir şey söylemek isterim: Ben de bir yıl, bir aydır İçişleri Bakanlığı yapıyorum. Terörle mücadele dâhil olmak üzere, hayatımızın olağan akışının kolaylaştırılması konusunda mesela bizim vatandaşa değen 680 tane hizmetimiz var, inanın hiçbiri birbirinden önemsiz değil. Yani buradan muradım şu: Şurada göç konusunda söylenecek düzenlemeyle... Ben şunu görmeliyim: Ben bir devletim, benim ülkeme gelebilecek herkesin kaydını en iyi şekilde görmeliyim. İki, benim ülkemde başkalarının kullanabileceği ve kullanmak için ülkeme onların zafiyetleri dolayısıyla sızdırılabilecek kişilerin kim olduğunu anlamalıyım, takip etmeliyim. Ben bir devletim ve ben yine bir devletim...
MURAT BAKAN (İzmir) - Biz bu hükümlerin çoğuna destek verdik Sayın Bakan.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Elbette, şimdi ifade edeyim: Elimdeki bilgileri, verileri masum vatandaşla masum olmayan vatandaş arasında istismar edilebilecek bir anlayışı ortaya koyabilecek şekilde ortaya koymalıyım. Şimdi, bütün bunlarda teknolojiyi en üst seviyede kullanma... Şuradaki maddeler, biliniz ki en ufak bir şekilde buranın zamanını alacak, meşgul edecek veya başka meseleleri ihmal edebilecek bir anlayış ortaya getirilse... Bizim böyle bir vaktimiz yok, beni bağışlamanızı istiyorum, bunu buraya getirmeyiz zaten ama bir taraftan toplumun kendi adına talepleri var, hayatın olağan akışları var, istekleri var, arzuları var.
Bir de başka bir şey daha söyleyeyim: Biz buraya... Ben İçişleri Komisyonunu önemsiyorum. Bakın, birçok meselem var. Burada başka siyasi partiden arkadaşlar da arıyorlar, CHP'den arkadaşlar da arıyorlar. Şu anda ben en az 4-5 CHP milletvekiliyle konuştum, şu esnada yani siz konuşuyorsunuz ya, onlara da... Veya AK PARTİ'li milletvekili arkadaşlarımızla konuşuyorum veya HDP'li milletvekili, MHP'li milletvekili arkadaşlarımızla konuşuyorum. Sebebi şu: Hakikaten, bu İçişleri Bakanlığı denilen mesele, çağın gerektirdiği... Belki bundan beş yıl sonra, üç yıl sonra, iki yıl sonra böyle olmayacak. Birçok işle aynı anda ve aynı önemde uğraşmak durumundayız. Biz buraya belki başka bir zaman, ne zaman gelebiliriz onu bilmiyorum. Bunların hepsini bir şekilde toparlayıp... Ben kendim önemsiyorum da bu Komisyonu, dedikleriniz de doğru. Belki iş yoğunluğumuzdan ve almamız gereken önlemlerden dolayı... Burada, zamanında gelip bir güvenlik sunumu da yapmak lazım. yani kendi içimizde dar bir çerçevede ve kendimize ait birtakım değerlendirmeleri de ortaya koymak lazım, bunda da haklısınız.
MURAT BAKAN (İzmir) - Biz bekliyoruz, kapalı bir toplantı da yaparsanız Başkanımızın...
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Bunda da haklı olabilirsiniz ama...
MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Onu Güvenlik ve İstihbarat Komisyonunda bile yapamadık Sayın Bakan.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Ben, inanın sizin de tatmin olabileceğiz ve bu konuda verebileceğim birtakım değerlendirmeleri vermekten imtina etmem. Neticede hepimizin sorumluluğu var, hepimiz milletvekiliyiz, bakanlık dediğiniz geçip gidecek.
HAYATİ TEKİN (Samsun) - Sayın Bakanım, bu konuda sizden bir özel güvenlikle ilgili toplantı sözü alalım.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Memnuniyetle yani en yakın zamanda, söz.
HAYATİ TEKİN (Samsun) - Şu iş bir bitsin, oturalım, herkes düşüncelerini açıklasın, bunu organize edelim.
İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Yani bu konuda çünkü bizim de şeye ihtiyacımız var. Yani bir şey yapıyoruz, bir Hükûmet politikası olarak da yapıyoruz yani bunu dönem dönem sorumlularla beraber -yani siz de sorumlusunuz yani Türkiye Büyük Millet Meclisine gelmek milletin vermiş olduğu yetkiyle beraber bu sorumluluğun içerisindedir- ve bunu yaparken de kılı kırk yararak yapıyoruz. Bizim burada mesela alt komisyonda söylenen birtakım değerlendirmeleri var arkadaşların, bunlara ben de katılıyorum, ben de önereceğim zaten. Bu illa ki bizim her düşüncemizin motamot doğru olduğu veyahut doğru bir şekilde buraya tanzim edildiği anlamına gelmez bu, uyarıdır. Siz bir tarafını görürsünüz, biz bir tarafını görürüz, ötekisi başka bir tarafını görür ama siyasal olarak da kendi değerlendirmelerimizi kendi getirme hakkımız var aynen sizin siyasal değerlendirmeleri yapma hakkınız olduğu gibi. Yani bu bir tutumdur, bu tutumu ortaya koyarız vatandaş da bu tutuma karşı şey yapar ama diğer dediğim meseleleri de bilme hakkınız var yani bunları da önümüzdeki günlerde Sayın Başkanın da daveti üzerine gelip burada bu paylaşmayı sizinle ortaya koymak isterim. Ama mesela ben insansız hava görüntülerini vermek istemem, vermem yani bunu da söylüyorum. Neden vermem? Çünkü terör örgütü benim kapasitemin ne olduğunu ölçmeye çalışıyor, ben bunu ona göstermem, ben onu gösteremem ama bir arkadaşımız derse ki: "Ya, ben bunu özel olarak görmek isterim, nedir?" diye, böyle bire bir yani yüz yüze olabilecek bir anlayışla yani şu şöyle olabilir, şunu görebilirsiniz diyebiliriz ama kamuoyuna, onun bundan istifade edebileceği bir şekilde göstermenin doğru olmadığını düşünenlerdenim. Yani ölçü olarak söylemeye çalışıyorum. Memnuniyetle.
Teşekkür ederim.