ŞENAL SARIHAN (Ankara) - Şimdi, dün de arkadaşlarımız aynı açıklamaları yaptılar. Ben şuna işaret etmek isterim izninizle: Biraz önce sizin ifadeniz ile dün konuşan arkadaşımızın -siz mi konuşmuştunuz, sanırım arkadaşımız konuşmuşlardı. İfadeleri tamamen şu gerekçeyle farklılaşıyor. Bakınız, okuyorum, sunduğunuz gerekçeyi okuyorum, diyorsunuz ki: "Bu madde uyarınca yapılan ret işlemlerine karşı idare aleyhine açılan davalar fiilin evlilik birliği kurulmadan önce gerçekleşmesi nedeniyle kaybedilmektedir." Evlilik birliği kurulmadan önceki faaliyetlerde bulunmuş olması nedeniyle... Devam ediyorum: "Eklenen bent ile Türk vatandaşlığını kazanmak isteyen yabancılardan evlilik öncesi genel ahlaka aykırı faaliyetlerde bulunmuş olanların vatandaşlığımızı kazanmalarının önlenmesi amaçlanmıştır." Değerli arkadaşlar, gerekçe çok açık, üzgünüm, söylediklerinizin... Çünkü siz de benim gibi düşünüyorsunuz esas olarak, aklın yolu bir ama burada gerekçe tamamen farklı ifade edilmiş.

Sevgili arkadaşlar, sevgili iktidar vekilleri; tekrar dikkatinize sunmak isterim. Bakınız, 16'ncı madde o kadar açık ki, diyor ki: Bir kere üç yıl evli kalacaksınız; birisiyle evleneceksiniz, üç yıl evli kalacaksınız. Ne diyor? "Bu üç yıl içinde seni gözetliyorum, sen aile birliği içinde yaşadın mı? Evlilik birliğiyle bağdaşmayacak bir faaliyette bulundun mu?" Bütün bunların anlamı çok açık değil mi arkadaşlar? "Sen evlilik birliği içinde yaşadın mı?" diyor. Yaşadım. Evlilik birliğine halel getirecek herhangi bir davranışta da bulunmadım bir kadın olarak. Daha çok kadınların ifade edildiği belli. Şimdi, zaten bizim ahlak anlayışımız nedir? Evlilik birliğine sadakattir, öyle değil midir arkadaşlar? Evlilik birliğinin kurulduğu andan itibaren de sadakat aranır özünde. Hepimizin geçmişte aşkları oldu, sevgilileri oldu ama evlendik, evlendiğimiz insanla mazbut hayatlarımız oldu. Şimdi, ben onun öncesini araştıracağım diyen bir gerekçe karşısında benim kaygımın ne kadar haklı olduğu anlaşılıyor. Buna hiç gerek yok. Değerli vekil arkadaşım da söyledi, ahlak o kadar soyut bir kavram ki, yani ne ahlaksızlık, neye göre ahlaksızlık? Temel değerlerimiz var ama bu temel değerler çerçevesinde... Bir de bizim için evlilik en önemli kurumlardan biri değil mi arkadaşlar? Eğer böyle bir sorun varsa boşanır, boşandığı zaman da vatandaşlıkla ilgili de neyse hukuki işlem o yürür.

Kanımca bunun burada durmasının idare hukukundaki kazanımlar yönünden de idaremize, İçişleri Bakanlığına getireceği bir yarar bulunmamaktadır diyorum, teşekkür ediyorum.