| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Bazı Vergi Kanunları ile Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/884) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 18 .10.2017 |
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Değerli arkadaşlar, burada gizli saklı bir şey yok. Hazine Müsteşarlığı diyor ki: "Türkiye'de girişim sermayesinin daha da gelişmesi için Türkiye'de kurulu fonlar gibi yurt dışında kurulu olan fonlara da Türkiye'de yatırım yapmaları koşuluyla kaynak kullandıracağım." Bu konuyla ilgili olarak ikincil düzenleme galiba Bakanlar Kurulu kararıyla yapılacak. Dolayısıyla, ben buna şöyle bakıyorum: Yani bugün yurt dışında çok farklı fonlar var. Bunlar aynı anda birçok ülkedeki böyle yeni, inovatif yatırımları buluyorlar ve buralara para yatırıyorlar. 100 tane yatırıma para koyuyorlar, 90'ında kaybediyorlar ama 10 tane yatırım öyle bir getiri getiriyor ki bu 100 tanesinden çok daha fazla getiri oluşuyor ve inovasyon, teknoloji, genç girişimciler veya girişimciler bu yollarla da destekleniyor. Burada Hazine Müsteşarlığı anladığım kadarıyla "Yurt dışında bu tür başarılı fon örnekleri olabilir, bu işleri yapan fonlar olabilir. Burada, sonuçta, Türkiye'de yapılacak yatırımlara dönük bir sermaye katılımı olduğu için yurt içindeki kurulan fonlar kadar yurt dışına da böyle bir kaynağı kullandırmak suretiyle bu fon üzerinden biz bu parayı verelim." diyorlar. Yani örnek olur olmaz, kabul edersiniz etmezsiniz. Ama biz, mesela, Avrupa Birliğine bu çerçeve programlar kapsamında ne yapıyoruz? Bütçeden kaynak aktarıyoruz, TÜBİTAK üzerinden bir para veriyoruz, sonra...
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ne ilgisi var onun?
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Yok, yok, örnek veriyorum yani.
Biz bir para veriyoruz, sonra diyoruz ki: Ey Türk firmaları, üniversiteleri, gidin o çerçeve programa müracaat edin, oradan fon kullanın. Dolayısıyla ne yapmış oluyoruz? Aslında kendi üniversitelerimizin, girişimcilerimizin oradan fon kullanmasını sağlıyoruz. Burada ne var? Bir havuz sistemi. Türkiye gibi, diğer bütün ülkeler o fona, o havuza katkı sağlıyor. Sonunda her kim orada başarılı olursa onu sağlıyor.
SELİN SAYEK BÖKE (İzmir) - Ama özel bir fon değil ki.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - O açıdan, Hazine Müsteşarlığının burada getirmiş olduğu örnekte Türkiye Cumhuriyeti bütçesinden yurt dışındaki bir fona kaynak aktarılması konusundaki hassasiyetiniz doğru bir hassasiyet, buna ben de sahibim. Ama burada Hazine Müsteşarlığının temel yaklaşımı, bu tür örnekler üzerinden Türkiye'de girişimci sermayesinin gelişeceği ve aslında vereceğimiz fondan, aktaracağımız kaynaktan daha fazla bir değerin veya girişim sermayesi ortamının Türkiye'de sağlanacağını arkadaşlar ifade ediyorlar. "Bu amaçla bütçeye kaç lira konuldu?" "Gelecek sene Hazine bütçesi görüşülürken hangi fona ne kadar para verdiniz?" "Türkiye'ye ne kadar buradan para geri dönüşü oldu? Oldu mu, olmadı mı?" "Sonuçları ne?" Sorarız onları. Ama buna baştan "Olmaz." diyorsanız ona da saygı duyarım yani "Böyle bir sisteme hiç girişilmesin, sadece Türkiye'deki kurulmuş fonlara bu para verilsin." deniyorsa o bir yaklaşım. Şimdi, Mehmet Şimşek Bey, bu konuda kendi ekibiyle beraber bu uygulamaları incelediklerinde, böyle bir sistemin geliştirilmesinin Türkiye'deki girişim sermayesine katkı sağlayacağını söylüyor. Belki Hazineden gelen arkadaşımız ifade etti, ben dinlememiş olabilirim. Şu anda, mevcut içerideki kaynağı kaç fona kullandırdık, ne kadar kullandırdık? Buradan ne kadarlık bir yatırım yapıldı? Sonuçları ne oldu? O rakamları bizimle paylaşmadıysanız paylaşın ki onu görelim. Yani bir sistem var ama bu sistem bu hâliyle yeterli mi, değil mi?
BAŞKAN - Sayın Bakanım, teşekkür ediyorum.