ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Sayın Başkan, burada bir sorun çözeceksek, tam anlamıyla ne yapılmak istendiği anlatılırsa ona uygun bir metin çıkarmak zor bir olay değil, çıkartırız ama bu yazılanın savunmasını böyle tutarsız bir şekilde yapmaya devam edersek, her gelen savunma veya her gelen açıklama yeni bir soru yaratırsa demek ki bu maddenin düzenlenmesinde bir sorun var. Şimdi "Şirket çalışanlarına şirketten pay alım hakkı tanınması suretiyle yapılacak şarta bağlı sermaye artırımı." Bir sermaye artırımına gidiyorsunuz. Bizim kanunumuza göre her artırımı birisinin taahhüt etmesi lazım. Burada kim taahhüt edecek bunları? Bu kişiler neyle taahhüt edecekler? "Bana vereceğiniz ödül karşılığında ben bunu istiyorum." mu diyecekler? Ya da başlangıçta, şirketin o zaman bu sermaye artırımını taahhüt edip... Şirketlerin belli bir orana kadar, yüzde 10'a kadar kendilerinin hisse alma hakları var ya, belki o hak çerçevesinde onu uhdesinde tutacak, daha sonradan da -ödedikten sonra- "Onu ben şunlara şunlara şartlı olarak terk edeceğim." diyecek ki şu anda uygulanan sistem bu zaten. Yoksa, burada taahhüt eden kimse yok. "Şarta bağlı sermaye artırımında bunu dağıtmak üzereyiz." diyorsunuz ama taahhüt eden ortalıkta yok. Ortalıkta her sorudan sonra yeni bir soru gelmeye başlıyor. "Çalışanlar bazında verilecek pay tutarı" Sermaye artırıyoruz, çalışanlar bazında pay vereceğiz onlara. Peki, payların bedelini kim ödeyecek?

CEMAL ÖZTÜRK (Giresun) - Rüçhan hakkı ne olacak?

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Evet.

Gerçekten sorun yaratıyorsunuz.

GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI MÜSTEŞAR YARDIMCISI İSMAİL YÜCEL - Sayın Bakanım, kanunun (1)'inci fıkrasında zaten "çalışanlara" ibaresi var yani yürürlükten bulunan kanunun (1)'inci fıkrasında. Bu, fikrî mülkiyet hakkı çerçevesinde değerlendirilen bir husus, yeni Ticaret Kanunu'nda da fikrî mülkiyet sermayeye katılan, sermayeden sayılan bir değer. Şimdi, eğer yönetim ile çalışan arasında sözleşme gereği o performansı ortaya koyamamışsa çalışan, o miktarda yani opsiyonlu pay olarak belirlenen toplam miktar sermaye artışı gerçekleşmemiş olacak. Az önce verdiğim örnekte olduğu gibi, 50 binden 100 bin liraya sermaye artışı yapılıyor, onun 10 bin lirası opsiyonlu pay olarak çalışanlara yönetim ile çalışan arasındaki sözleşme çerçevesinde ayrılıyor. Eğer çalışan yönetimle imzaladığı sözleşmede ortaya koyacağı performansı gerçekleştiremezse bu sermaye artışı gerçekleşmemiş oluyor, dolayısıyla sermaye 90 binde kalmış oluyor.

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Yani bir bunu gerçekleştirmemiş olması... Burada şey olan opsiyon, belirli bir süre içerisinde o kişiye verilen bir opsiyondur.

GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI MÜSTEŞAR YARDIMCISI İSMAİL YÜCEL - Evet.

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Kişiye verilen bir opsiyondur bu, sermaye artırımı açısından bir opsiyon yok. "Bu, gerçekleştiremedi, sermaye artırımı bitti." diyemezsiniz. Burada bir sermaye artırımına gidiyorsunuz, opsiyon ne? Opsiyon, belirli bir kişinin uhdesinde bunu tutmak. O kişi başarılı olarak bu görevi sürdürüyor ise onun uhdesinde kalacak, sürdüremiyorsa alınabilecek. Sizin opsiyonunuz bu.

GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI MÜSTEŞAR YARDIMCISI İSMAİL YÜCEL - Evet.

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Ya da emekli oluyorsa alınacak, istifa ettiyse alınacak. Opsiyonlarınız onlar olabilir. Bu şekilde çıkartılmış olan bir sermaye artırımını tescil edecek olan ticaret sicil memurunun ben alnını karışlarım. Yapmaz kimse, olmaz zaten yani, ortalıkta bir boşluk kalıyor. Yani gerçek anlamıyla ne yapmak istediğimizi tam olarak ortaya koyalım. Bu madde yazılır, ayrı bir olay ama burada yazdığınız şeylerin her bir şeyi, iki virgül arasındaki cümlecikleri bir soru işareti yaratıyor. Çok fazla soru işaretli bir fıkra bu. En sonunda da zaten "program hazırlanır" diye her şeyi programa atıyoruz. Yani nedir ihtiyaç, tam anlamıyla anlamış değilim. Eğer bu çok somut olarak anlatılırsa, tamam, üzerinde çalışılır, ne yapılacağına bakılır, belirli bir süre yapılabilir ama bu hâliyle şu, çok sakıncalı bir şey yaratıyormuş gibi geliyor. Ben başlangıçta katıldım ama benim tarif ettiğim olayla şimdi ortaya çıkan arasında hiçbir şey kalmadı.