| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı (1/887) ile 2016 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/861) ve Sayıştay tezkereleri a) Kalkınma Bakanlığı b) Türkiye İstatistik Kurumu c) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı ç) Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı d) Konya Ovası Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı e) Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı f) Kalkınma Ajansları |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 10 .11.2017 |
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Sayın Başkan, Değerli Bakanım, kıymetli milletvekilleri, değerli bürokrat arkadaşlar, kıymetli basın mensupları; öncelikle hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Türkiye ekonomisi on beş yılda yakaladığı siyasi istikrarla birlikte makroekonomik istikrar açısından önemli atılımlar göstermiştir. Enflasyondan faize, millî gelirden bütçe açığına birçok ekonomik göstergede önemli iyileşmeler olmuş, olmaya da devam etmektedir.
Bugün, küresel ekonomide görülen yavaşlamaya ve ülkemize yönelik tüm sosyoekonomik algı yönetimlerine rağmen, 2017 yılında önemli bir büyüme seviyesi yakalanmıştır.
Daha önce yaptığım konuşmalarda, birçok yabancı kurum ve kuruluşun düzenledikleri raporlarda Türkiye'yle ilgili ekonomik beklentilerinde iyileşmeye gittiğini belirtmiştim. Son örnek olarak, Türkiye'nin 2017 büyüme tahminini yüzde 2,6'dan yüzde 5,1'e, 2018 büyüme tahminini yüzde 3'ten yüzde 3,5'a yükselten Avrupa İmar ve Kalkınma Bankasını göstermiştim. Daha bu konuşmamın üzerinden bir gün geçmeden AB Komisyonu Ekonomik Beklentiler Raporu'nu yayınladı. Bu raporda AB Türkiye'nin büyüme tahminini 2017 yılı için yüzde 3'ten yüzde 5,3'e, 2018 için de yüzde 3,3'ten yüzde 4'e yükseltirken 2019 büyümesini ise yüzde 4,1 olarak öngördü. Raporda dikkatimi esas çeken nokta ise küresel yavaşlamadan bahsettiğimiz bugünlerde avro bölgesi için 2017 yılı büyümesinin yüzde 2,2; 2018 büyümesinin yüzde 2,1; 2019 büyümesinin ise yüzde 1,9 olarak öngörülmesiydi. Ayrıca, AB'deki ortalama büyüme ise aynı yıllarda sırasıyla yüzde 2,3; yüzde 2,1 ve 2019'da yüzde 1 olarak öngörüldü. Dünya ekonomisinin ise 2018 yılı için öngörüsü yüzde 0,1 artarak yüzde 3,7 olarak öngörülmesi.
Her fırsatta ekonomimiz üzerinde spekülatif hareketler oluşturmaya çalışan Batı, artık, ekonomimizin sağlam temellerini görmezden gelememiş olacak ki böyle bir rapor yayınlanmıştır. Rapordaki diğer bazı detayları da paylaşarak bu hususu da kapatmak istiyoruz.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Hiç anlamı yok o rakamların. Bakın, Haçlı onlar, Haçlı.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - İşine geldiğinde anlamlandırıp burada anlatıyorsun Mehmet Bey.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Haçlılar onlar.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Neyse, dinle, öğren.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - İşinize gelmeyen rakam olunca "Hain Haçlı." Bu işinize geldi, öyle mi? Güvenme onlara, Haçlı onlar.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Tamam, hepsine güvenmeyelim, ona da varım.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - İşine gelenlere güven.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Türkiye'nin şu anki büyümesi yine yüzde 5,2.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Güvenme, bunların hepsi Haçlı, hepsi.
BAŞKAN - Arkadaşlar, lütfen yani sabır.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - İşine geleni sen... Bu raporları siz önemsediğiniz için söylüyorum.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Senin haberin yok, kendiniz yapıyorsunuz. Siz yapıyorsunuz. Bir rakam geliyor, bunları alıyorsunuz.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Bak, peş peşe burada bir haftadır Türkiye ekonomisiyle ilgili eleştirilerini alıyoruz ama şu an...
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bir tane rapor geliyor...
BAŞKAN - Sayın Bekaroğlu, iyi ki varsın, ben de sıkılmaya başlamıştım.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Niye, sıkıcı mı konuşuyor vekilimiz? Yapmayın.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Yok, sıkıcı konuşmadım, ben daha yeni başladım.
BAŞKAN - Yok, o sıkıcı konuşmuyor. Genel ortam havasız. Hepinizin yüzü gülmüyor, somurtuyorsunuz, hareket yok, durgun.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Bütün dünya görüyor Türkiye'deki gelişimi, siz göremediğiniz için anlatmaya çalışıyorum. Siz de artık bu şekilde bakın olaylara.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Haçlı bunlar, Haçlı; inanma.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Mehmet Bey, özellikle sen ile Garo Türkiye'nin şu anki noktasını görmeniz lazım.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Hormonlu büyüme.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Hâlâ "Hukuk açısından, şu açıdan, bu açıdan..." Kalkınmayı konuşuyoruz, şu rakamlara bak kardeşim. Dünyada şu an 3 ülkeden biriyiz, dünyada en büyük büyümeyi sağlayan ülkelerin başında geliyoruz.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Hormonlu o, hormonlu.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Hormon mormon, oluyor mu olmuyor mu?
MUSA ÇAM (İzmir) - Kavcıoğlu, böyle genelleme yapma.
BAŞKAN - Sayın Kavcıoğlu, bak Sayın Çam alındı: "Niye sadece Garo ile Bekaroğlu'nu verdi? Ben yokum." diyor.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Musa Bey daha şey bakıyor olaylara, Bayburt'u da seviyor, onun için ona dokunmuyorum.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Hormon bitince ne yapacaksınız?
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Bitmez, bitmez. Gerçekleri görsen böyle iyi gidiyor. Bak, ben sana anlatayım.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Anlat bakalım.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Türkiye'de işsizlik oranının beklentileri... Bu raporlardan söylüyorum, işine geldiğini alırsın, işine gelmediğini almazsın Garo. 2017'de yüzde 13,6'dan yüzde 11,3'e, 2018'de yüzde 14,1'den yüzde 11'e aşağı yönlü revize ettiler.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Cari rakamlar değil mi?
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Bak, bunlar sadece bizim değil, onların yaptığı rakamları anlatıyorum sana.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Yüzde 11 işsizlik çok yüksek. Genç işsizlik yüzde 24.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Sayın Bakan burada, bak açıklamaları yaptı. Zaten bizim orta vadeli planımızda bu işlerin aşağı doğru revize edildiği, beklentilerimiz ve çalışmalarımız o yönde. Bunu dünya görüyor, onlar da raporlarında bu revizeyi yapıyor ama sen şu konuşmalarını hâlâ değiştiremedin gitti yani.
GARO PAYLAN (İstanbul) - 2002'de işsizlik yüzde 8, kriz yılında o da.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Neyse, dinle, dinle bak.
EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Bu ülkeden mi bahsediyoruz?
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Bu kadar güzel rakamları duyunca niye rahatsız oluyorsun, onu da anlamadım Garo. Sen de bu ülkede yaşıyorsun ya, sen de bu ülkede yaşıyorsun.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Yüzde 11 işsizlik çok iyi, değil mi?
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Daha önce yapılan enflasyon beklentilerinde revizyona gidilerek her yılda 0,1 oranında azalış yönünde değişimler yapılmıştır. Ayrıca, Türkiye ekonomisinin... Bunlar da bak önemli Garo.
GARO PAYLAN (İstanbul) - 500 milyar dediniz, 150 milyar...
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Dış talep, inşaat sektörü, genişleyici para politikaları, kredi garantileri... Bunlara bak, bunlar önemli, sektörleri söylüyorum, rakamsal değil.
EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Bak, soracağız tekrar.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Kredi garantileri ve makro ihtiyati düzenlemelerle güçlü bir şekilde büyüyeceğini belirtiyor. Bunu Avrupalılar söylüyor Garo, ben değil, onların rapordan söylüyorum.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Avrupalıları konuşmuyoruz.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Onlar Haçlı, onlar.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Niye? İşine gelince Avrupa'ya koşuyorsun, raporları hazırlatıyorsun Türkiye'yi karalamak için. O zaman Avrupa çok önemli.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Ortada sataşma var.
BAŞKAN - Sayın Paylan ve Sayın Bekaroğlu, Şahap Kavcıoğlu'nun eksilen süresini sizlerden keseceğim.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Sen itiraz ediyorsun yani "Bu rakamları ben söylemiyorum." diyorum. Ben sana bu rapordan okuyorum. Senin o çok önemsediğin Avrupa'nın açıkladığı rakamları söylüyorum.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Siz önemsemiyorsanız niye okuyorsunuz?
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Sen duyasın diye.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Eyvallah.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - İşine geleni alma, bunları da ara sıra söyle burada. Sadece Avrupa'nın hukuk bakış açısıyla burada her gün bizim kafamızı şişiriyorsun.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Hukuk lazım değil mi?
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Biraz da bu rakamları söyle kardeşim. Her bakanlıkta aynı şeyi söylüyorsun.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Hukukla kafasını şişiriyormuşuz.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Neyse, devam edeyim, ondan sonra yine konuşuruz.
Yakın zamanda bu tip rapor düzenlemelerinin artacağı beklentimizi de burada ifade edeyim çünkü ekonomik kurum ve kuruluşlarımızın bu tip küresel yavaşlama ortamlarındaki tecrübesine güveniyoruz.
Bahsettiğim tüm iyileşmelere rağmen, gelişmekte olan bir ülke hüviyetinde olmamız dolayısıyla göstergelerimizde görülen iyileşmelerin daha da iyiye ulaşması noktasındaki yoğun mesaimiz devam edecektir. Özellikle büyüme yolunda artış gösteren cari açık rakamları en önemli sorunlarımızdan biri olup ülkemizdeki cari açık kaynağının irdelenmesi ve sürdürülebilir cari açık için yapısal çözümler üretmemiz gerekmektedir.
Çok fazla detaya girmeden belirtmek isterim ki, bu ve bunun gibi sonuç niteliğindeki sorunları düzeltmek için sanayileşme hızımızı ve beraberinde üretim hacmimiz ile çeşitliğimizi daha da artırmamız gerekmektedir. Bu da bazı yapısal sorunlar nedeniyle özellikle bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde çok da kolay olmamaktadır. En başta, ülkemiz tasarruf yetersiz bir ülke olup yatırımların finanse edilmesi noktasında mecburen kamu desteklerine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu doğrultuda, Hükûmetimiz, üretim şartlarımızın gelişmesi ve genişlemesi için birçok destek sunmakta, yatırımların teşviki noktasında yoğun mesai harcamaktadır.
Bilindiği üzere, yatırım teşvik sistemleri birçok amaç doğrultusunda planlanıp uygulamaya konulabilmektedir. Cari açığın azaltılması amacıyla, ithalata bağımlılığı yüksek ara girdilerin üretilmesi gibi stratejik yatırımların teşvik edilmesi, edinilen amaçlardan biri olabilmektedir veya teknoloji kapasitesini artıracak yatırımların teşvik edilmesi yahut da bölgesel gelişmişliklerin azaltılması gibi amaçlarla yatırımlar teşvik edilebilmektedir Her ne amaçla olursa olsun, yatırım teşvikiyle elde edilecek faydanın tüm ülkeye homojen şekilde dağıtılması büyük önem arz etmektedir, ancak bu şekilde ülkedeki atıl kapasite üretime dâhil edilebilecektir.
"Atıl kapasite" derken örnek olarak da Bayburt'u vermek istiyorum. Hepinizin bildiği üzere, Bayburt, Türkiye'nin nüfusu en az olan illerinden bir tanesi, atıl bekleyen girdilerle ihracatın yok denecek kadar az olduğu bir ildir. Eylül 2017 itibarıyla sadece 100 bin dolar ihracat yapmış bir şehrimiz var ama bu il, bugün, Türkiye'nin en önemli sanayi ve ihracat şehirlerinden biri olan -örnek olarak- Kocaeli'den yüz ölçüm olarak büyüktür. Kocaeli gibi Zonguldak, Düzce ve daha birçok şehir bu duruma örnek gösterilebilir. Bu illerde sanayi alanları daralmışken Bayburt hâlen bu konuda bakirliğini korumaktadır. Bayburt gibi illere gidecek ilk yatırımlar ise maalesef teşviksiz olmamaktadır. Bu konuya önemle eğilmemiz ve Bayburt gibi atıl kapasitelerimizi ülke üretimine daha fazla katmamız gerekmektedir.
Ülkemizin doğal, beşerî ve iktisadi her türlü kaynak ve imkânlarını tespit etmek, bunları hareketlendirmek üzere Hükûmetimize müşavirlik yapan Kalkınma Bakanlığımıza bu anlamda büyük görev düşmektedir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Kavcıoğlu, lütfen toparlayalım.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Bayburt gibi illerin bu konuda Bakanlığımızdan beklentisi oldukça yüksektir. Özellikle teşvik noktasında önemli tecrübeler de edinmiş durumdayız. Hepimizin bildiği üzere, önceleri kalkınmada "öncelikli yöre" diye tanımlanan illerdeki yatırımlara aynı koşullarda teşvik veriliyordu. 2009'da bölgesel ve sektörel teşvik sistemine geçildi. Bu sistemde yatırımlara tek tip teşvik yerine hem sektöre hem de yapıldığı bölgeye göre değişen farklı oranlarda teşvik verilmeye başlandı. 2009'da 4 olan teşvik bölgesi ayrımı, 2012'de yapılan yeni düzenlemeyle 6'ya çıkartıldı.
2012'de yapılan düzenlemede yatırım teşvikine ilişkin 6 bölge oluşturulurken, bölgeleri oluşturan illerin belirlenmesinde birtakım metotlar izlendi. O dönemde illerin bölge ayrımında "SEGE 2011" adını taşıyan illerin bölgelerin sosyoekonomik gelişmişlik sıralaması araştırmalarından faydalanıldığını bilmekteyiz.
Bazı göstergelerin belirlenerek yapıldığı bu çalışma sonucunda çıkan il endekslerine göre bir sıralama yapılmış ve teşvik bölgeleri belirlenmiştir. O dönemde yapılan bu çalışmada çıkan endekslere göre Bayburt eksi 0,59 endeks değeriyle 81 il arasında 64'üncü il olmuştur ve 5'inci teşvik bölgesinde yer almıştır. Aynı 5'inci grupta Erzurum, Ordu, Tokat, Giresun, Kahramanmaraş gibi iller yer almıştır. Çıkan endekslere göre 6'ncı grupta ise Diyarbakır, Şanlıurfa, Iğdır, Kars gibi toplam 15 il yer almıştır. Günün şartlarına objektif verilerle istatistiki bir değerlendirme yapılmış ancak bölge farklılıklarının azaltılması amacını taşıyan bu uygulama Bayburt ve benzeri illerde sonuç vermemiştir.
Yatırımcılar, 1 tane bile fabrikası olmayan Bayburt'a yatırım yapmak yerine, 5'inci bölgede yer alan ve aynı teşviki alabildiği, ulaşımın daha rahat olduğu, batıya daha yakın, altyapısı daha uygun illere yatırım yapmıştır.
Öyle bir grup düşünün ki bugün büyükşehir hüviyetinde olan Erzurum'la, limanı olan Sinop'la, Anadolu'nun ortasında Aksaray'la, Tokat'la, Yozgat'la, Bayburt, istatistiki değerlendirmeyle aynı teşvik bölgesinde yer almıştır. 5'inci bölge teşviklerinden yararlanmak isteyen yatırımcı Bayburt yerine bu illeri tercih ederken 6'ncı bölge teşviklerinden yararlanmak isteyen yatırımcı da Güneydoğu'nun kalbi denilen Diyarbakır'a, Şanlıurfa'ya, Van'a ve diğer 6'ncı grup illerine yatırım yapmıştır. İstatistiki verilerle yapılan bu teşvik paketinin bölgeler arası farklılığın giderilmesinde istatistiğin yeterli olmadığını göstermiştir. Öyle ki en önemli amaçlardan biri, gelişmemiş yerlerde yatırımı artırarak bölgedeki göçün durdurulması olan teşvik uygulamasına rağmen Bayburt'un nüfusu gün geçtikçe erimiştir.
Göreve geldiği günden bu yana en doğruyu yapmayı kendine hedef edinmiş Hükûmetimiz, 2016 yılında 23 ili kapsayan yeni bir teşvik paketi açıklamıştır. Bu 23 ilin arasında Bayburt'a da yer verilmesi, yeni teşvik uygulamasıyla bizlerin, Bayburtluların umudunu tekrar yeşertmiştir. Bu yeni teşvik paketiyle geçmiş paketlerin dezavantajları giderilmeye çalışılacak, teşvik kapsamında Bayburt'la birçok yatırımcı ilgilenmeye başlamış olacaktır.
Yine, daha önce DOKAP ve DAP'la ilgili de Sayın Bakanım, bir önceki dönemde de söylemiştim, Doğu Anadolu Projesi kapsamında daha önce Bayburt ve Gümüşhane de bu proje kapsamındaydı, 2014'te yapılan bir düzenlemeyle Bayburt ve Gümüşhane DAP'tan çıkarılarak -Doğu Anadolu Projesi'nden- DOKAP kapsamına alındı. Biliyorsunuz bu 2 proje arasındaki önemli fark, DAP daha ağırlıklı tarım ve hayvancılıkla ilgili teşvikleri kapsamaktadır, DOKAP da daha ağırlıklı olarak turizmle ilgili yatırımları, teşvikleri kapsamaktadır. Bu anlamda biz daha önce de görüşmelerimizde Bayburt'un tekrar (DAP) Doğu Anadolu Projesi'ne alınması konusunda bir talebimiz vardı. Bu konuda tekrar sizden Bayburt'un DAP kapsamına alınmasını rica ediyoruz çünkü rakamlara da baktığımızda...
BAŞKAN - Ben de toparlamanızı rica ediyorum.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Bitiriyorum.
...DAP kapsamında 2016 yılında özellikle tarıma harcanan 643 milyar -ki bu çok önemli bir rakam- bu rakamdan Bayburt'un da faydalanmasını istiyoruz. DOKAP kapsamında 209 milyar harcamanın ancak 69 milyonu tarıma... Çünkü orada ekonomik kalkınma ekseni veya bir altı, altyapı ve kentsel gelişim endeksinin altında olduğu için bilebildiğimiz kadarıyla burada tarıma daha az teşvik gitmektedir, daha çok turizme yönelmektedir. Dolayısıyla tarım ve hayvancılıkta önemli bir potansiyeli bulunan Bayburt'un DAP kapsamında bu teşviklerden faydalanması bizim için çok büyük önem arz etmektedir. Bu anlamda, daha önceki teşvik yatırım uygulamalarında görülen eksikliklerin ve hataların tekrar bu şekilde tekrarlanmaması ve çok iyi bir şekilde irdelenip bölgesel, şehirsel farklılıkların da göz önüne alınarak bunların revize edilmesiyle birlikte, bu bölgesel farklılıkların inşallah tarafınızdan hızlı bir şekilde giderilerek ülkemizin hak ettiği dünyanın en büyük 10 ekonomisinden 1'i olma yolunda hızla ilerleriz diyor, tekrar bütçenizin hayırlı olmasını diliyorum, saygılar sunuyorum.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Sayın Vekilim, konuşmanızın on dakikasının altına imza atıyorum ve Bayburt için söylediklerinizi destekliyorum.
ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Teşekkür ederim.
Seni Bayburt'a davet ediyorum. Demin "81 il." dedin, Bayburt'a gitmedin herhâlde?