| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu'nun, 2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı (1/887) ile 2016 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/861) hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 01 .11.2017 |
BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Sayın Başkan, Plan ve Bütçe Komisyonumuzun çok değerli üyeleri, saygıdeğer basın mensupları; sözlerime başlarken şahsım ve kurumlarımızda görev alan mesai arkadaşlarımız adına hepinizi saygıyla selamlıyor, Komisyon ve ardından Genel Kuruldaki görüşmelerde son şekli verilecek olan 2018 yılı bütçemizin hayırlara vesile olmasını niyaz ediyorum.
Hükûmetimizde görev alanımdaki kurum ve kuruluşlar olan Vakıflar Genel Müdürlüğü, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı ile Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünün sürdürdüğü çalışmalara Hükûmetimizin vizyonu çerçevesinde değineceğim.
Sayın Başkan, değerli üyeler; geçmişimizden bugüne uzanan bir hayır yapma davranışı olarak vakıf, iyilik ve yardımseverliğin kurumsallaşmış hâlidir. "Vakıf medeniyeti" ifadesi ise Allah rızasından başka hiçbir beklenti olmaksızın iyilikte yarışan ecdadımızın yüz yıllara sirayet eden duyarlılıklarının, sahip oldukları yüksek şuurun günümüze vakıf kurumları sayesinde bir yansımasıdır.
Vakıfların sosyal alanın hemen hemen tamamını kapsayan bir hizmet metodu ve çalışma biçimi benimseyen ve kamu hizmeti üreten merkezler olarak algılanması kendi kültür ve geleneğimizin bugüne getirdiği bir anlayıştır. Bugün, bu önemli görev Vakıflar Genel Müdürlüğünce yürütülmektedir. 52 bin adet mazbut vakfın yönetimi, bu vakıfların sahip olduğu ecdat yadigârı vakıf kültür varlıklarının bakımı, onarımı ve yaşatılması, vakıfların vakfiyelerindeki amaçlarını gerçekleştirebilmesi için vakıflara ait menkul ve gayrimenkulün en yüksek gelir getirici şekilde değerlendirilmesi ile 259 adet mülhak, 5.072 adet yeni vakıf ve 167 cemaat vakfı iş ve işlemleri ile denetimi özel bütçeli bir kuruluş olan Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yürütülmektedir.
Vakıf yoluyla kurulan ecdat yadigârı vakıf, abide ve eski eserlerin bakım, onarım ve restorasyonunu büyük bir itinayla yürüten Vakıflar Genel Müdürlüğü, dünden bugüne kuşaklar arasında canlı bir köprü olan bu kültür mirasının korunmasında büyük çaba göstermektedir. Bu çabanın sonundadır ki 2003-2017 yılları arasında il ve bölge ayrımı yapılmaksızın yaklaşık 5 bin vakıf eserinin proje ve onarımı tamamlanmış olup 2018 yılında da eski eserlerimizin proje ve onarımının yapılmasına devam edilecektir.
Vakıflar Genel Müdürlüğünce yürütülen restorasyon çalışmaları süratle devam etmektedir. Birkaç örnek vermek gerekirse: 2017 yılında yurt içinde; İstanbul Beşiktaş Yıldız Hamidiye Camisi, Ankara Altındağ Ahi Elvan Camisi, Tunceli Pertek Sağman Köyü Camisi ve çevre düzenlemesi, Hatay Yayladağı Rum Ortodoks Kilisesi, Hatay Habibi Neccar Camisi ve çevre düzenlemesi, İstanbul Edirnekapı Aya Yorgi Kilisesi, İstanbul Eminönü Mısır Çarşısı; yurt dışında ise Bosna Hersek Gradişka Derviş Hanım Medresesi, Saraybosna İsa Bey Hamamı, Makedonya Manastır Haydar Kadı Camisi gibi önemli eserlerin restorasyonları tamamlanmıştır.
Görüldüğü üzere ülkemiz genelinde 5 bine yakın vakıf eserin restorasyonunu gerçekleştiren Vakıflar Genel Müdürlüğü, ecdat yadigârı olup bugün ülkemiz sınırları dışında kalan Osmanlı coğrafyasına dağılmış vakıf eserlerinin de restorasyonlarını gerçekleştirmektedir.
Yurt içinde öncelikle terörden etkilenmiş olan Diyarbakır Sur Fatihpaşa (Kurşunlu) Camisi, Ermeni Katolik Kilisesi, Protestan Kilisesi, Arap Şeyh Camisi, Kadı Camisi, Dört Ayaklı Minare ve Şeyh Mutahhar Camisi, Dünya Miras Listesi'nde yer alan Sivas Divriği Ulu Camisi ve Darüşşifası, Sivas Gökmedrese, İstanbul Eminönü Yeni Camisi, Kırşehir Cacabey Medresesi, Amasya Beyazıt Külliyesi, Konya Alaaddin Camisi, Edirne Enez Fatih Camisi, Erzincan Tercan Mamahatun Külliyesi, Mardin Kızıltepe Ulu Camisi; yurt dışında ise Bosna Savaşı'nda tamamen yerle bir edilen Bosna Hersek Foça Alaca Camisi, Çayniçe Sinanbey Camisi, Banya Luka Arnavudiye Camisi, Travnik Alaca Camisi, Kosova Cakova Küçük Medrese, Molla Yusuf, Sefa ve Kusari Camileri, İpek Çarşı Camisi, Mamuşa Saat Kulesi ve çevre düzenlemesi, Kıbrıs Lefkoşe Dükkânlarönü Camisi gibi önemli eserlerin restorasyon çalışmaları ise devam etmektedir.
Sayın Başkan, değerli üyeler; Vakıflar Genel Müdürlüğü, vakıf eliyle ortaya çıkan eserlerin korunmasının yanı sıra bu vakıfların vakfiyelerinde yer alan hayır şartlarını da özenle yerine getirmektedir.
Bu amaçla, her ay, 15 kalemden oluşan kuru gıda paketleri 81 İl merkezinde 20.315 ihtiyaç sahibi aileye yani kişi adedi olarak 82.300 kişiye teslim edilmektedir. Eyüp İmareti'nden 2 bin kişiye her gün bir öğün sıcak yemek hizmeti verilmesine devam edilmektedir. Diyarbakır ili Sur ilçesinde yaşayan terör mağdurlarına 14 bin adet, Mardin ili Nusaybin ilçesinde yaşayan terör mağdurlarına ise 15 bin adet kuru gıda paketi gönderilmiştir.
Bununla beraber, gönül coğrafyamızda faaliyetler sürdürülerek, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne 23.500, Bosna Hersek Cumhuriyeti'ne 20 bin, Kosova Cumhuriyeti'ne 19 bin, Makedonya Cumhuriyeti'ne 16 bin, Filistin devletine (Gazze) 50 bin koli olmak üzere toplam 128.500 koli kuru gıda paketi gönderilmiştir.
Ankara'da Tacettin Sultan Camisi'nde bin kişi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Lefkoşa Mevlevihanesi'nde 500 kişi ve Bursa ilinde iki ayrı noktada 2 bin kişi olmak üzere toplam 3.500 kişiye her sabah sıcak çorba ve yanında ekmek dağıtımı yapılmaktadır.
Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı kapsamında olmayıp geçimini temin edecek menkul ve gayrimenkul mal varlığı bulunmayan, çalışma gücünü yüzde 40'ın üzerinde kaybeden muhtaç engelliler ile yetim çocuklara Vakıflar Yönetmeliği usul ve esasları ile vakfiyeler gereği aylık bağlanmaktadır. 2017 yılı için muhtaç aylığı verilen kişi sayısı 20 Ekim itibariyle 4.200'dür. Muhtaç kişilerin her birine aylık olarak 643 lira ödenmektedir.
Vakıflar Genel Müdürlüğünce ilk ve ortaöğretim okullarında öğrenim gören öğrencilere burs verilmektedir. 2017-2018 öğretim yılı burs kontenjanı 15 bin öğrencidir. Bu hizmete ilave olarak, 2017-2018 eğitim öğretim yılında bütçe imkânları nispetinde, 600'ü yabancı uyruklu öğrenci olmak üzere toplamda 6 bin yükseköğrenim öğrencisinin her birine 250 lira burs verilmektedir.
Kosova Cumhuriyeti İslam Birliği Başkanlığı ve Makedonya Cumhuriyeti İslam Dini Birliği Başkanlığı'yla yapılan protokoller kapsamında, Kosovalı 30, Makedonyalı 30, Bosna-Hersekli 1 olmak üzere toplam 61 hastaya İstanbul Bezmiâlem Vakıf Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde ücretsiz teşhis ve tedavi hizmeti sağlanmıştır. Bu ülkelerden toplamda 12 hastanın hastanede tedavisi devam etmekte olup Yunanistan Gümülcine'den 1 ve Bosna-Hersek'ten 1 hastayla beraber toplam 9 hastanın da hasta kabul süreci devam etmektedir.
Sayın Başkan, değerli üyeler; Vakıflar Genel Müdürlüğümüz "akar" dediğimiz gelir getirici mülklerden elde edilen gelirle vakıfların hayır şartlarını gerçekleştirmektedir. Bu kapsamda, 2003 yılından bugüne kadar Vakıflar Genel Müdürlüğünce yapılmış yatırımlar şöyledir:
Genel Müdürlüğe ait 743 adet taşınmaz kat karşılığı yöntemiyle değerlendirmeye alınmış, bunlardan 606 adediyle sözleşme imzalanmıştır. Kat karşılığı yöntemiyle daire, dükkân, büro, villa apart daire ve özel okul olmak üzere toplam 4.300 bağımsız bölüm Vakıflar Genel Müdürlüğüne kalmış ve kazandırılmıştır. Genel Müdürlüğe ait 414 taşınmaz, yapım karşılığı uzun süreli kiralama yöntemiyle değerlendirmeye alınmış, bunlardan 215 adediyle sözleşme imzalanarak turizm, kültür, eğitim, sağlık, sosyal, ticari tesis olarak değerlendirilmiştir.
Genel Müdürlüğe ait vakıf eski eserlerinden 345 adedi vakıf kültür varlıklarının restorasyon veya onarım karşılığı uzun süreli kiralama yöntemiyle değerlendirmeye alınmış, 200 adediyle sözleşme imzalanarak yine turistik tesis, sosyal tesis, kültürel ve ticari tesis olarak işlev kazandırılmıştır.
Vakıflar Genel Müdürlüğü akar nitelikli taşınmazları üzerinde verimli projeler üreterek hayata geçirmiştir. Vakıflar Genel Müdürlüğünün vakıf taşınmazları üzerinde, başta kiralama olmak üzere, imar affı uygulamaları, taviz çözme, alım-satım vb uygulamalarla ilgili olarak yürütülen iş ve işlemlerin EVOS'la entegrasyonunun yapılarak her bir vakıf taşınmazına ait gelirin o taşınmazın ait olduğu mazbut vakıf hesabında elektronik ortamda takibinin yapılması işi de Vakıf Taşınmaz Yönetim Sistemi'yle sağlanmaktadır.
Vakıflar Genel Müdürlüğünün tahakkuk toplamı 563 milyon 77 liradır. Ayrıca, Vakıflar Genel Müdürlüğünce 2017 yılının ilk on aylık diliminde toplam 468 milyon 457 bin 228 lira kira geliri elde edilmiştir.
Sayın Başkan, değerli üyeler; Vakıf Arşiv Yönetim Sistemi Projesi adı altındaki tarihî çalışmayla vakfiye, berat, hüccet, ferman vb 10 milyon belge sayısal ortama aktarılmıştır. Yurt dışındaki müzayedeler takip edilerek yurt dışına kaçırılmış olan taşınır vakıf kültür varlıkları tespit edilip geri getirilmektedir. Bugüne kadar yurt içinde ve yurt dışında bulunarak teslim alınmış vakıf eser sayısı 736'dır. Vakıf müzelerimizde toplam 21.351 adet eser olup bunun 1.288 adedi sergide bulunmaktadır. Açık olan müzelerimizin 2017 Eylül ayı sonu itibariyle ziyaretçi sayısı 853.241'dir.
Vakıf medeniyetinin kültür hazinesinin gelecek kuşaklarımıza anlatılabilmesi amacıyla geleneksel Türk tiyatrosu aracılığıyla 24.337 ilkokul ve ortaokul çağı çocuğuna ulaşılmış, projenin devamında çocuklarımıza yönelik 245.317 adet yazılı ve basılı tanıtıcı materyal üretimi gerçekleştirilerek ücretsiz dağıtımı yapılmıştır.
Ayrıca, turizm alanında yaklaşık 1.015 kokartlı turist rehberine vakıf medeniyetimiz konusunda eğitim verilmiş, Lefkoşa ve Edirne'de vakıf merkezli alternatif turizm rotaları oluşması sağlanmıştır.
Vakıflar Genel Müdürlüğü, 25 bölge müdürlüğü ve 1 işletme müdürlüğü ile kendisine kanunlarla verilen görevleri merkez ve taşra teşkilatında çalışan 1.783 personelle yerine getirmektedir. Bu personelin 1.667'si memur, 108'i işçi ve 8'i de 4/B sözleşmeli personeldir.
Sayın Başkan, değerli üyeler; kararlılıkla mücadeleyi sürdürdüğümüz FETÖ terör örgütüyle irtibatlı, iltisaklı vakıflara dair işlemlere, Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu Başkanlığının rehberliğinde, 15 Temmuz darbe kalkışmasından önce başlanmış; bu kapsamda ilk önce üniversite kurucusu 25 vakfın kapsamlı denetimi yapılarak ilgili mevzuata göre vakıf yönetiminden uzaklaştırılması gereken yöneticiler hakkında hukuki yola başvurulmuştur.
15 Temmuz sonrasında da söz konusu terör örgütüyle irtibatlı, iltisaklı vakıflarla ilgili mücadeleye devam edilmiş, ilk olarak 23/7/2016 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'yle 104 adet vakıf kapatılmış, bu vakıflar ile iktisadi işletmelerinin her türlü taşınır ve taşınmazları ile her türlü mal varlığı, alacak ve hakları Vakıflar Genel Müdürlüğümüzce devralınmıştır. FETÖ terör örgütüyle irtibatlı, iltisaklı olduğu daha sonra belirlenen 57 vakıf da kapatılmıştır. Vakıflar Genel Müdürlüğünde FETÖ'yle irtibatlı 31 personelin kanun hükmünde kararnameyle kamu görevleri sona erdirilmiştir. 15 Temmuzdan sonra da bu vakıflarla ilgili denetim çalışmalarına devam edilmiştir. 25 Ekim itibarıyla 50 adedinin denetimi tamamlanmış olup 93 adedinin denetim çalışmaları da devam etmektedir.
Sayın Başkan, değerli üyeler; hazineden hiçbir katkı almadan gelirinin yüzde 45,22'sini yatırıma ayıran Vakıflar Genel Müdürlüğünün 2018 mali yılı bütçesi 531 milyon 415 bin lira olarak olarak öngörülmüş olup gelirlerinin tamamı Genel Müdürlüğün öz kaynaklarından karşılanacaktır. Bu çerçevede, Vakıflar Genel Müdürlüğünün 2018 yılı bütçesi, personel giderleri 112 milyon 12 bin lira, Sosyal Güvenlik Kurumuna devlet primi giderleri 18 milyon 595 bin lira, mal ve hizmet alım giderleri 110 milyon 80 bin lira, cari transferler 50 milyon 406 bin lira, sermaye giderleri 240 milyon 322 bin lira olmak üzere toplam gider bütçesi 531 milyon 415 bin liradır.
Sayın Başkan, değerli Komisyon üyeleri; sizlere ikinci olarak Türkiye'nin dost elini dünyanın dört bir yanma uzatan ve pek çoğumuzun henüz görmediği, belki adını dahi bilmediği ülkelerde ay yıldızlı bayrağımızı dalgalandıran TİKA'dan ve projelerinden bahsetmek istiyorum.
Başta Türk Cumhuriyetleri olmak üzere, ülkemizin tarihî ve kültürel bağlarla sıkı sıkıya bağlı olduğu coğrafyalardaki ülkelerin bağımsız devlet yapılarını desteklemek, kalkınmalarına yardımcı olmak ve bu ülkelerle muhtelif alanlardaki iş birliğini projeler ve programlar aracılığıyla geliştirmek üzere, 1992 yılında Dışişleri Bakanlığına bağlı olarak, Ekonomik, Kültürel, Eğitim ve Teknik İşbirliği Başkanlığı olarak kurulmuştur.
1999 yılında Başbakanlığa bağlanan, 2001 yılında 4668 sayılı Kanun'la "Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı" olarak yeniden yapılanan TİKA, 656 sayılı KHK'yle Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı olarak yeniden yapılandırılmıştır.
BAŞKAN - Sayın Başbakan Yardımcısı, süre kullanımı açısından on yedi dakikamız geçti, bilginize.
BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Teşkilat ve görevlerle ilgili bu kapsamlı değişimle birlikte TİKA bölgeler düzeyinde teşkilatlanarak uzmanlaşma ve daha hızlı karar alabilme imkânına sahip olmuştur.
Yeni yapılanma neticesinde, kuruluş yıllarında Orta Asya ve Kafkaslar coğrafyasıyla sınırlı faaliyetler yürüten TİKA, bugün Balkanlar, Doğu Avrupa, Orta Doğu, Afrika, Doğu ve Güney Asya ile Pasifik ve Latin Amerika ülkelerinde, doğumdan ölüme insan hayatını ilgilendiren her aşamada ve hemen her sektörde proje ve faaliyet uygulayabilen uluslararası bir marka hâline gelmiştir.
TİKA'nın faaliyet gösterdiği ülkeler için verdiği desteklerin ne kadar anlamlı olduğu, kendi ülkelerinde de TİKA ofisi açılması için âdeta sıraya giren devletlerden anlaşılabilmektedir.
Özellikle Sayın Cumhurbaşkanımız ve hükûmetlerimizin sağladıkları destek ve himayeyle 2003 yılından itibaren TİKA'nın kapasite ve faaliyetlerinde önemli artışlar olmuştur. 2002 yılında TİKA'nın yurt dışındaki ofis sayısı 12 iken, bugün ofis sayısı 60'a yaklaşmıştır. 1992-2002 yılları arasında faaliyetler 28 ülkede yayılmış iken, bugün faaliyet kapsama alanına girmiş ülke sayısı 170 civarındadır. 1992-2002 arası dönemde yılda 200 civarında proje ve faaliyet uygulayan TİKA bugün yılda 2 bin civarında proje ve faaliyet uygulamaktadır. 1992 yılında 319 bin lira civarındaki bir bütçe ile kurulan TİKA bugün bütçesini 317 milyon liraya çıkarmıştır.
Sayın Başkan, değerli Komisyon üyeleri; dünyada binlerce proje ve faaliyet yürüten TİKA'mızın tüm proje ve faaliyetlerini kısıtlı bir zaman diliminde ifade edebilmek burada mümkün değildir. Bu nedenle sizlere burada dost ve kardeş ülkelerdekiler başta olmak bazı projelerden örnekler vermekle yetineceğim.
Orta Asya ve Kafkaslar coğrafyasına baktığımızda; Kırgızistan'da ülkenin en donanımlı ve en yüksek kapasiteli hastanelerinden biri olarak Türkiye Dostluk Hastanesi ve Devlet Tarih Müzesinin restorasyonu, Azerbaycan'da Türkiye Diyanet Vakfı Bakü Türk Lisesinin tadilatı, Afganistan Cevizcan'da Ankara Ali Şir Nevai Camisi ile Teknik Eğitim Enstitüsü, Özbekistan'da kuruyan Aral Gölü ve çevresinin kurtarılması kapsamında fidanlık kurulması öne çıkmaktadır.
Sayın Başkan, değerli Komisyon üyeleri; Balkanlar ve Doğu Avrupa bölgesinde ise son dönemde gerçekleştirilen projeler arasında Bosna'da Sokullu Mehmet Paşa Köprüsü -ki bu Drina Köprüsü olarak bilinir, biliyorsunuz- ve Karagöz Bey Medresesinin restorasyonu, Bulgaristan Sofya'da tek ecdat yadigârı eser olan Banyabaşı Camisi'nin restorasyonu, Macaristan'da Balkanların manevi mimarlarından Gül Baba Türbesi'nin Restorasyonu, Sırbistan'da 15'inci yüzyıl Osmanlı dönemine ait Ram Kalesi'nin Restorasyonu dikkat çekmektedir.
Sayın Başkan, değerli Komisyon üyeleri; TİKA'nın çok geniş bir alanda hizmet yürüttüğü bir diğer coğrafya Orta Doğu ve Afrika bölgeleridir. Bu coğrafyadaki faaliyetler 2005 yılının "Afrika Yılı" ilan edilmesiyle ivme kazanmıştır. Birkaç örnek proje olarak şunları sıralayabiliriz: Filistin Gazze'de ülkenin en modern ve en büyük kapasiteli Gazze Türk-Filistin Dostluk Hastanesi, evlerini kaybetmiş ailelere yönelik 320 adet konutun inşası, zeytinyağı üretim tesisi; Somali'de Türkiye'nin yurt dışındaki en büyük askerî tesisinin inşası, ülkenin en modern ve büyük kapasiteli eğitim ve araştırma hastanesi, sivil havacılık uygulamalı eğitim merkezi, ziraat fakültesi kurulması; Ürdün'de Hicaz demir yolu Amman İstasyonunun restorasyonuyla ortak tarihin canlandırılması; Etiyopya'da İslam tarihinde büyük öneme sahip Habeş Kralı Necaşi ve 15 Sahabinin Türbesi, Harar Son Osmanlı Konsolosluk Binasının restorasyonu,
Libya'nın Misurata şehrinde 2.400 metrekare alana kurulu ve günlük 200 hasta kapasiteli bir fizyoterapi hastanesi inşası ve donanımı gibi.
Sayın Başkan, değerli Komisyon üyeleri; TİKA'nın 2011 yılında yeniden yapılanmasının önemli getirilerinden biri de yeni kurulan Doğu ve Güney Asya, Pasifik ve Latin Amerika Dairesiyle faaliyet coğrafyasının genişlemesine yönelik çalışmaların hızlanması olmuştur. Bu coğrafyada öne çıkan bazı proje ve faaliyetler şunlardır: Myanmar'daki insani krizde sadece TİKA'ya verilen izinle başlatılan ve buna bağlı olarak Bangladeş sınırından giren Arakanlılara yönelik olarak yürütülen yoğun acil ve insani yardım; Kolombiya'da barış sürecinin pilot bölgesi olan dağlık Orejon bölgesinde ülkenin Cumhurbaşkanı tarafından açılış yapılan bir okulun inşası; Filipinler'de Moro Müslümanlarına yönelik kapsamlı kalkınma projeleri; Şili Santiago'da Mustafa Kemal Atatürk Kolejinin tadilatı; Bangladeş Dakka'da Devlet Hastanesinin kemoterapi ünitesinin tadilat ve donanımı, 2017 yılı Eylül ayında Meksika'da meydana gelen depremden etkilenen 1 milyon kişiye acil müdahale hizmeti verecek 1 adet arazi tipi ve 1 adet bot ambulans temini.
Sayın Başkan, değerli Komisyon üyeleri; TİKA'nın en önemli işlevlerinden biri de diğer kurumlarla olan koordinasyon ve iş birliğidir. Bu kapsamda Dış İlişkiler ve Ortaklıklar Dairesi bünyesinde özellikle bölgesel çalışmalarda kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları ve uluslararası kuruluşlarla iş birliğinin yanında, eğitim ve teknik iş birliği programlarının koordinasyonu, uluslararası polis ve jandarma eğitimleri ile medya ve iletişim projeleri de bulunmaktadır
Türkiye'nin aktif dış politikasının sahada somut bir tezahürü olan TİKA projeleri yürütülürken hangi prensiplerle hareket edildiğini ve bu çalışmaların Türkiye'ye ne kazandırdığını vurgulamakta fayda görüyorum.
Elbette biz dost ve kardeş olarak gördüğümüz ülkelere, eleştirdiğimiz bazı Batılı ülkeler gibi sömürgeci bir anlayışla yaklaşmamaktayız. Ancak yaptığımız yardımlar, sağladığımız destekler biz hedeflememiş olsak dahi ülkemize doğrudan ya da dolaylı olarak geri dönmektedir.
TİKA proje ve faaliyetleri öncelikle, dünyanın dört bir yanında milletimizin dost elini ihtiyaç sahibi devlet ve topluluklara ulaştırmakta çok önemli bir araçtır. Bu faaliyetler yoluyla çok geniş bir coğrafyada ülkemizin tanınırlığı artmakta, hiç tanımadığımız milyonlarca insanın ve devlet yetkililerinin Türkiye'ye bakışları olumlu yönde etkilenmekte ve Türkiye'nin yurt dışındaki olumlu imajını güçlendirmektedir. Buna Türkiye'nin yumuşak gücüne katkı demek yanlış olmayacaktır.
TİKA'mızın bahse konu çalışmalarını gerçekleştirebilmesi amacıyla 2018 yılı bütçesine konulan ödeneğin personel giderleri için 34 milyon 66 bin lira, Sosyal Güvenlik Kurumu devlet primi giderleri için 4 milyon 375 bin lira, mal ve hizmet alım giderleri için 16 milyon 209 bin lira, sermaye giderleri için 2 milyon 787 bin lira, cari transferler için 235 milyon 784 bin lira, sermaye transferleri için 24 milyon 81 bin lira olmak üzere toplam 317 milyon 312 bin lira olması öngörülmektedir.
Sayın Başkan, değerli Komisyon üyeleri; en az gelişmiş ülkelere verilen yıllık 200 milyon dolarlık taahhüdü fazlasıyla yerine getiren ve 3 milyon civarındaki Suriyeli misafire kapılarını açıp dünyaya insanlık dersi veren, tüm kurum ve kuruluşlarının katkı sağladığı insani yardımlarının millî gelirine oranında dünya 1'incisi olan Türkiye'mizin yurt dışındaki yüz aklarından biri olan TİKA'mız, kalkınma iş birliğinin bütün alanlarında her türlü enstrümanı etkin biçimde kullanarak, bölgemizdeki ve küresel düzeydeki sorunlara, derin köklerimizden beslenen adalet ve vicdanla ayrım yapmadan, hızlı ve etkili çözümler sunabilen öncü bir teşkilat olmak vizyonuyla, 2018 yılında da kanunla verilmiş görevleri en iyi şekilde yerine getirecektir.
Bugün bütçesini görüştüğümüz Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı, Türkiye'nin aktif dış politika perspektifiyle uyumlu bir şekilde, yurt dışında yaşayan vatandaşlar, kardeş topluluklar ve uluslararası öğrencilerle ilgili çalışmalar yürütmektedir.
Geçmiş hükümetler, bugün sayıları 6 milyonu aşan yurt dışındaki vatandaşlarımızın sorunlarıyla, dönemin imkân ve şartları çerçevesinde sınırlı olarak ilgilenebilmişlerdir. Şu anda ise Başkanlığın üstlendiği yenilikçi vizyon ve ülkemizin gösterdiği gelişimle orantılı şekilde, söz konusu sorunların çözümlerine yönelik çalışmalarda büyük bir artış kaydedilmiştir.
Başkanlık, yurt dışında yaşayan gençlerimizin ana dillerini öğrenmeleri, kültürel birikimlerinin muhafaza edilmesi için, sosyal sorunlarının giderilmesi, için, ayrımcılık ve İslamofobiyle mücadele edilmesi için, diasporadaki gençlerimizin aidiyetlerini geliştirmeye yönelik çalışmalar gerçekleştirmektedir.
Yurt dışında yaşayan gençlerimizin Türkiye'nin tarihî ve kültürel mekânlarını görmeleri adına düzenlenen Gençlik Köprüleri Programı'na yurt dışında yaşayan yaklaşık 5 bin gencimiz katılmıştır. Yine gençlerin Türkçe yeterliliklerinin artırılması amacıyla Türkiye stajları düzenlenmiş olup bu yılki programa 12 ülkeden gencimiz katılım sağlamıştır.
Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız daha önce oylarını yalnızca gümrük kapılarında kullanabilmekteyken, Başkanlığın 2011 yılında başlattığı çalışmalarla yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın Türkiye'deki seçimlerde bulundukları yerlerden oy kullanabilmelerine olanak sağlanmıştır. Vatandaşlarımızı bu konuda bilgilendirme çalışmaları Başkanlıkça yürütülmüştür.
Yurt dışındaki vatandaşlarımızın yaşadıkları ülkelerdeki sorunlarının ve beklentilerinin tespiti için çeşitli ülkelere yapılan ziyaret ve istişarelerden edinilen bilgiler doğrultusunda ilgili veriler derlenmekte ve bunlara dair analizler sağlanmaktadır.
Değerli milletvekilleri, ülkemizin kamu diplomasisi faaliyetleri içerisinde en önemli araçlarından biri olan uluslararası öğrenci hareketliliği programlarının etkinliğinin artırılması noktasında, mezuniyetleri sonrasında öğrencilerle irtibatların korunması ve ülkelerine döndüklerinde Türkiye mezunları olarak dayanışma içinde olmaları, ayrıca kendi ülkeleri ile ülkemiz ilişkilerinin geliştirilmesine de katkı sağlamaları amacıyla Türkiye Mezunları Programı başlatılmıştır. Mezunlarla ilişkileri güçlendirilmek maksadıyla yıl sonuna kadar 40 ülkede mezun buluşmaları yapılması planlanmaktadır.
Dünyanın 160 ülkesinde yaklaşık 150 bin Türkiye mezunu bulunmaktadır. Bu mezunlarımızla ilişkilerin güçlendirilmesi, temasın yeniden sağlanması ve bir iletişim ağı oluşturulması çok önemlidir. Bu amaçla, ülkemizin 1992 yılında başlattığı uluslararası öğrencilere yönelik burs programının 25'inci yıl dönümünün kutlanması amacıyla 25 Kasım 2017 tarihinde üst düzey katılımlı "Türkiye Yeniden: Mezun Buluşması" isimli bir program düzenlenecektir.
Ülkemiz, imkânları dâhilinde kriz bölgelerine de yardımda bulunmaktadır. Bunun en güncel örneği Suriye'ye ve Suriyeli gençlere yönelik gerçekleştirilen çalışmalardır. Bugüne kadar, iç savaş nedeniyle Suriye'den göç etmek zorunda kalan ve ülkemizde misafir edilen üniversite çağındaki 7 binden fazla Suriyeli gence Türkçe eğitimi verilmiştir.
Sayın Başkan, değerli üyeler; Türkiye'nin uluslararası öğrenciler için bir eğitim merkezi olması amacıyla oluşturulan "Türkiye Bursları" programı kapsamında ülkemizde 150'ye yakın ülkeden 16 binin üzerinde uluslararası öğrenci, üniversitelerimizde öğrenim görmektedir.
Türkiye burslarına 2017 yılında 163 ülkeden yaklaşık 107 bin başvuru alınmıştır. 2017-2018 eğitim öğretim dönemi için yaklaşık 5 bin aday burslandırılmıştır.
Türkiye'de bulunan yaklaşık 109 bin uluslararası öğrencinin 16 binden fazlası Türkiye burslarıyla eğitim hayatlarına devam etmekte, geri kalan öğrenciler ise kendi imkânlarıyla akademik eğitim almaktadırlar.
Sayın Başkan, değerli üyeler; 2018 yılı bütçe tasarısıyla, 13 milyon 941 bin Türk lirası personel giderleri, 2 milyon 20 bin Türk lirası sosyal güvenlik kurumlarına devlet primi giderleri, 17 milyon 895 bin Türk lirası mal ve hizmet alımları, 249 milyon 772 bin Türk lirası cari transferler ve 2 milyon 200 bin Türk lirası sermaye giderleri olmak üzere toplam 285 milyon 828 bin Türk lirası ödenek talep edilmiştir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Bakanım, lütfen, süreniz bitti, ek süre veriyorum.
Lütfen toparlayın.
BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Toparlıyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; medyanın toplumların hayatında ne kadar önemli olduğu ortaya çıkışından günümüze kadar yönetimler üzerinde ne denli etkili olduğu hepimizin mutabık kaldığı hususlardan biridir.
Medya, günümüz çağdaş yönetim biçimleri içerisinde yasama, yürütme ve yargıyla birlikte 4'üncü güç olarak tanımlanmaktadır. Kamuoyunun doğru şekilde bilgilendirilmesi ve medyanın ülkemizde yürütülen yenilenme ve gelişim yönündeki hareketlere olumlu katkı sağlaması, bu anlamda büyük önem taşımaktadır. Hükümetimiz, düşünce ve ifade özgürlüğünün geliştirilmesi yönündeki çabaları medyayla birlikte yürütmeye büyük bir hassasiyet göstermektedir.
Kuruluşunun 97'nci yıl dönümünü kutlayan Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü, basının gelişmesine verdiği katkı ve desteğin yanı sıra, demokratik hayatımızın güçlenmesi, devlet enformasyonunun etkin bir şekilde kullanılması ve ülkemizin uluslararası alandaki tanıtımında üstlenmiş olduğu sorumlulukları büyük bir hassasiyetle yerine getirmektedir.
Bugün de bu çalışmalarını genişleterek, küresel düzeye taşıyan bir anlayışı temel düstur edinmiştir. Bu kapsamda Ocak-Ağustos 2017 tarihleri arasında Genel Müdürlük davetlisi olarak ağırlanan basın mensubu sayısı 586, kendi imkânlarıyla ülkemize gelen yabancı basın mensubu sayısıysa 29'dur. Söz konusu basın mensuplarına Genel Müdürlükçe çeşitli seviyelerde hizmetler sunulmuştur.
Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü, 15 Temmuz hain darbe girişimiyle ilgili olarak dünya kamuoyunun doğru ve etkin bir şekilde bilgilendirilmesi için en büyük çabayı gösteren kurumlarımız arasında yer almıştır. Darbecilerin etkisiz hâle getirilmesinin ardından ivedilikle, Türkiye'deki yerleşik uluslararası medya temsilcileri başta olmak üzere, dünyanın pek çok bölgesinden basın mensupları heyetler hâlinde Türkiye'ye davet edilmiştir.
Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık düzeyinde kabullerle birlikte, saldırılarda büyük hasar gören kurum ve kuruluşlar ziyaret edilmiş, en üst düzeyde bilgilendirilmenin yapılabilmesini teminen Tarihe ve Millî Birliğe Tanıklık Programı yoğun bir şekilde yürütülmüştür.
Program kapsamında, 8 heyet olarak 27 ülkeden 75 basın mensubu Türkiye'de bulunmuş, Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Türkiye Büyük Millet Meclisi, Dışişleri Bakanlığı ve diğer kuruluşların yanı sıra sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve özellikle 15 Temmuz sürecinde büyük saldırıya uğrayan medya grupları ziyaret edilmiştir.
Darbenin 1'inci yıl dönümünde 11-16 Temmuz 2017 tarihleri arasında yapılan anma etkinlikleri kapsamında, Genel Müdürlük, dünyanın çeşitli ülkelerinden uluslararası medya mensuplarına yönelik bir program yürütmüştür.
Dünyanın çeşitli bölgelerindeki 53 ülkeden toplam 340 basın mensubu düzenlenen çeşitli törenlere iştirak etmiştir. Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü Basın, Kültür ve Sanat Merkezi'nde darbeyle ilgili sergiler düzenlenmiş, anma etkinlikleri kapsamında Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım'ın iştirak ettiği toplantılara söz konusu basın mensuplarının iştiraki sağlanmış ve basın mensupları darbeyle ilgili olarak birinci elden bilgilendirilmişlerdir.
Değerli milletvekilleri, Genel Müdürlük tarafından ulusal ve uluslararası medyanın tümü tam zamanlı izlenmekte, Devlet Enformasyon Sistemi'nde (DES) temel dillerin yanı sıra çeşitli dil grupları ve lehçeler de dâhil olmak üzere, toplam 34 dilde, günlük ortalama 150 haberin çevirisi yapılmaktadır.
Genel Müdürlük tarafından uluslararası kamuoyunda Türkiye imajına etki eden hususlar yakından izlenerek analiz edilmektedir. Bu kapsamda, insani yardımlar, basın ve ifade özgürlüğü, terör örgütleriyle mücadele ve Suriye krizi başta olmak üzere çeşitli konularda çalışmalar sürdürülmektedir.
Bugüne kadar farklı illerde düzenlenen toplam 28 Yerel ve Bölgesel Medya Buluşması'nda mesleki konular ile medya alanındaki mevzuat, yerel medyanın sorunları ve çözüm önerileri hususları görüşülmüştür.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; basın mensuplarına basın kartı düzenlenmesi Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünün öncelikli hizmetleri arasında yer almaktadır. Basın Kartları Elektronik Başvuru Sistemi (BKEBS) üzerinden yürütülen çalışmalar, işlemlere hız ve işlerlik kazandırmıştır.
2017 yılı Eylül sonu itibarıyla, ülkemizde, Göreve Bağlı Basın Kartı 9.734, Sürekli Basın Kartı 5.497, Serbest Basın Kartı 43, Basın Şeref Kartı sahibi 81 kişi olmak üzere, toplam 15.355 kart sahibi bulunmaktadır.
Ayrıca, 2010 yılında başlatılan Hizmet Damgalı Pasaport uygulaması kapsamında, 2015 yılı içerisinde 831, 2016 yılı içerisinde 1.268 başvuru alınırken, bu sayı Eylül 2017 tarihi itibarıyla 1.638 olmuştur.
Personel giderleri 51 milyon 12 bin, Sosyal Güvenlik Kurumu devlet primi giderleri 6 milyon 209 bin, mal ve hizmet alımı giderleri 254 milyon 288 bin, cari transferler 327 bin, sermaye giderleri 3 milyon 233 bin, genel toplam 315 milyon 69 bin lira olarak bütçemiz öngörülmektedir.
Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri, Komisyonunun değerli üyeleri; sözlerimi tamamlarken, Vakıflar Genel Müdürlüğü, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı ile Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğümüzün üstlenmiş oldukları görevleri başarılı bir şekilde ifa edebilmesi gayesiyle hazırlanan 2018 bütçesinin memleketimize, milletimize hayırlı olmasını diler, saygılarımı sunarım.
Verdiğiniz destekten dolayı hepinize teşekkür eder, tüm kalbimle selamlarım.
Sayın Başkanım, ek süre için ayrıca size de şükranlarımı sunarım.
Teşekkür ederim.