| Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 13 .11.2014 |
MEHMET ŞEKER (Gaziantep) - Şimdi, Sayın Genel Müdürüm, bizim sizin şahsınızla, kurumla bir sıkıntımız yok. Yalnız problem şurada: Bakın, siz kendiniz söylüyorsunuz, davet usulünü de anlıyorum, evet, mağdur olmasın insanlar, bunlar konutlarına yerleşsinler, bir an önce bitsin, onu da anlıyorum ama davet ettiğiniz adam aynı firma ya, nasıl fark edemiyorsunuz, davet ediyorsunuz? Davet şu demek: Bu adamlar güçlü, bu işi yapar, aklı başında bir firma. Kaldı ki bu firma yeni kurulmuş, bundan sonra kurulmuş, adresi aynı, telefon numarası aynı yani bu bile bile lades, başka bir şey değil. Kimse burada iyi niyet... "Ben iyi niyetliyim." dediğinizde inanın ben iyi niyetli olmadığınızı anlıyorum. Neden iyi niyetli olmadığınızı anlıyorum? Eğer bir açık ihale yapsanız, 20 tane firma gelse katılsa, bu herhangi birinde kalsa, o da gerçekten üçkâğıtçı olsa "Evet, burada kurumun herhangi bir suçu yok." derim ama siz davet ediyorsunuz, diyorsunuz ki: "Sayın Mehmet Bey gel, sen de katıl." O ikisi de gelip katılıyor. Çağıran sizsiniz, davet eden sizsiniz, problem çıkar, o vatandaşlardan çıkacağını biliyorsunuz, bir önceki şirketle aynı şirket olduğunu da biliyorsunuz. Problem burada, sıkıntı burada. Bizim doğru bulmadığımız nokta bu, yoksa 3 bin lira kalmış, 5 bin lira kalmış, 10 bin lira kalmış, bunlarla da uğraşmıyoruz.
Sizin buradan cezalandırılmanız, sizin yargılanmanız, bizim böyle bir derdimiz yok, böyle bir hesabımız da yok ama bunları yaparken dikkat etmek gerekiyor. Söylediğimiz bu zaten, başka bir şey değil.