KOMİSYON KONUŞMASI

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - Teşekkürler.

Sayın Bakan, Komisyonumuzun Değerli Başkanı ve değerli üyeleri, değerli katılımcılar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Bakan, Bakanlığınız yerli kaynaklara yönelik öncelik vermek amacıyla bu yılın Nisan ayı başında güçlü ekonomi ve ulusal güvenlik temeliyle şekillenen millî enerji ve maden politikası başlatmıştır. Çok önemsediğim ve yakından takip ettiğim bu politika, üzülerek söylemek isterim ki içerik ve dayanaktan yoksun, sadece reklam temelli olarak yürümektedir. Politikanın adı millî olmasına rağmen, özde yerli kaynaklara sahip çıkılmamış, politikalar sözde kalmıştır. Ülkemizde yüz yetmiş yıllık taş kömürü üretim kültür ve tecrübesi bulunan, madencilik sektörünün en önemli değeri olan Türkiye Taşkömürü Kurumu, bu sektörün esas ihtisas sahibi, ustası, ehlî ve en köklü kurumudur. TTK'ya ait maden sahalarının olduğu havzada, Bakanlığınızın Taş Kömürü Sektör Raporu'na göre 1,5 milyar ton taş kömürü rezervi bulunmaktadır.

Durum böyle olmasına rağmen, ülkemizde yegâne taş kömürü üretimi yapan bu kuruma gerekli yatırımlar yapılmamakta, üretim işçisi alınmaması nedeniyle yerin altındaki kömür çıkartılıp Bakanlığınızca ortaya konulan millî politika anlayışı içerisinde değerlendirilmemektedir. Bugün itibarıyla bakıldığında da yerli kömür ihtiyacımızın bu havzadan çıkarılması gayretinin de olmadığı açık ve net olarak görülmektedir.

TTK Genel Müdürlüğünün defalarca üretimi artırmak için işçi açığını gidermeye yönelik yapmış olduğu başvurular Bakanlığınız tarafından samimiyetle ele alınmamış, her defasında kurumun talepleri Hazineye pas edilmiş, kuruma can verecek, kurumun üretimini artıracak bu talepler Bakanlığınız ile Hazine arasında gidip gelmiş ve her defasında kayıtsız kalınarak talep dosyalarının üzeri örtülmüştür. Bunu siz de, Bakanlık yetkilileri de çok iyi biliyorsunuz.

Dolayısıyla, siz, eğer gerçekten yerli kaynaklara öncelik vermek isteseydiniz, gerçekten yerli kömür üretimini önemsemiş olsaydınız, TTK'nın ihtiyacı olan işçileri derhâl alıp, üretimi hak ettiği seviyeye getirir, yerli iç talebin de büyük bir kısmını buradan karşılayabilirdiniz. Ama siz böyle yapmadınız. 2002 yılında 15.760 olan üretim işçisi sayısı bugün 7.613'e indi. 1974 yılında 5 milyon tona kadar çıkan satılabilir kömür üretimi bugün 1 milyon tonun da altına düştü, geriledi. Yani 1970'Ii yıllardaki teknolojik yatırımlarla 5 milyon tona kadar çıkan satılabilir kömür üretimi bugün sektörde yeni teknolojiler gelişmiş olmasına rağmen 980 bin tona geriledi. Bir zamanlar ülkemizin toplam taş kömürü tüketiminin yüzde 80'ini karşılayan TTK, bugün yüzde 2,52'sini karşılayan bir konuma getirildi.

İşte, bu rakamlar da göstermektedir ki Bakanlığınız sayesinde, ülkemizin yegâne taş kömürü üreten kurumu olan TTK, bu güçlü konumundan uzaklaştırılıp artık üretimi her geçen gün azalan, gözden çıkarılmış bir kurum hâline getirilmiştir. Yani kurum, kapatılmaya doğru giden bir sürecin içine bile bile sokulmuştur. Bu süreç içerisinde siz de Enerji Bakanı olarak ülkemizin en önemli kömür kaynağına sahip olan kuruma sahip çıkmadan, sırtınızı dönerek ülkeye yerli kömür müjdesi veriyorsunuz.

Ülkemizin yegâne taş kömürü üretimini yapan, bu sektörde ihtisas sahibi olmuş, işin ehli ve ustası olan, yüz yetmiş yıllık birikimi ve tecrübesi olan bir kurumu bir kenara itip güçsüz ve değersiz hâle getirerek yerli kömür kaynaklarını ekonomiye kazandıramazsınız.

Sayın Bakanım, biz sizin reklam filmlerinizin sonunun trajik olmasını istemiyoruz. Artık reklamlara ara verin, filme geçin Sayın Bakanım. TTK'ya yatırım yapın, işçi alın, kurumu ayağa kaldırın ve gerçek anlamda yerli kömürü ülke ekonomisine kazandırın. Ondan sonra çıkıp "millî kömür, millî enerji" sloganını kullanın. Biz de sizlere o zaman canıgönülden destek ve katkımızı verelim.

Sayın Bakanım, kısa bir süre önce TTK'nın uhdesinde olan Amasra B sahasını redevans usulü işleten firma ile Zonguldak Çatalağzı'nda termik santral sahibi olan başka bir firma arasındaki yerli kömüre dönüş protokolünün imza töreninde...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Yalçınkaya, lütfen toparlar mısınız. Son cümlelerinizi alayım.

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - Sağ olun Sayın Başkanım. Önemli bir konuyu arz etmek istiyorum.

...çıktınız, bölgede yılda 7 milyon ton yerli kömür üretiminden söz ettiniz, 7 bin kişiye istihdamdan bahsettiniz ve 7 milyon ton yıllık kömür üretiminin de ithalden yüzde 7,5; yerlide yüzde 7,5; totalde yüzde 15 net yerlilik kömür kullanım katkısına çok büyük hizmet olacağını söylediniz.

Sayın Bakan, benim seçim bölgem olan Bartın Amasra'da şu anda böyle bir kömür üretimi ortada yok. Amasra B sahasını işleten firma 2005 yılında Amasra'ya geldi ve yirmi yılda 56 milyon ton kömür çıkarma taahhüdünde bulundu. Ama bu firma, geldiği günden bugüne taahhüt ettiği kömürü çıkarmayı bir kenara bıraktı ve sadece kurmak istediği termik santralle ilgili çalışmalarını hızlandırarak devleti oyalama taktiği içinde oldu. Dolayısıyla, siz kamuoyuna olmayan bir kömür üretimine yönelik yerli kömür müjdesi veriyorsunuz. Çatalağzı'ndaki santralde de sözde çıkacak kömürün kullanılacağını iddia ediyorsunuz. Olmayan, muhtemel, olabilecek, çıkabilecek, çıkamayacak, geleceği meçhul, ne olacağı bilinmeyen bir projeden yola çıkarak ülke insanına yerli kömür müjdesi veriyorsunuz. Bizim de buna inanmamızı istiyorsunuz.

BAŞKAN - Sayın Yalçınkaya, son cümlenizi alayım.

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - İki dakika rica ediyorum, bitiyor.

BAŞKAN - Yok, veremem.

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - İki dakika...

BAŞKAN - Yok, veremem onu.

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - Şu anda ne bölge insanı ne de bizler böyle bir kömürü göremedik.

BAŞKAN - Sayın Yalçınkaya, ben kesmek zorunda kalmak istemiyorum.

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - Bir dakika verin, bitiriyorum.

MUSA ÇAM (İzmir) - Bir dakikada anlaşın.

BAŞKAN - Ben kesmek zorunda kalmak istemiyorum, nezaketsizlik olur.

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - Tamam Sayın Başkanım. Sayın Başkanım, bir dakika ama önemli bir konu.

BAŞKAN - Onun için, siz "Hayırlı olsun." deyin, bitirelim bu işi.

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - Önemli bir konu. Gitti zaten bir dakika.

Şu anda üretimi yapılmış, ortaya çıkmış bir kömür yok. Yerli kömüre dönüş protokolüne imza attığınız Amasra'daki bu firmanın şu anda devlete yaklaşık 250 milyon liraya yakın redevans borcu bulunmaktadır. Aynı firma, TTK'ya ait Zonguldak Armutçuk bölgesinde de kömür üretimi için sözleşme imzalamış ve 8 milyon ton taş kömürü üretim taahhüdünde bulunmuştur. Ama ne yazık ki 2014 yılına kadar yaklaşık 1 milyon ton üretim yapmış, 2016 yılı sonu itibarıyla devlete 12 milyon liraya yakın borç takıp sahayı terk edip gitmiştir.

Sayın Bakan, şimdi soruyorum size: TTK'ya ait iki maden sahasında sözleşme imzalayıp redevans usulü işletme hakkını alan, şimdiye kadar taahhütlerini yerine getirmeyen, devlete olan borçlarını ödemeyen bir firmaya nasıl güvenip de kamuoyuna Amasra'da yılda 7 milyon ton kömür çıkacağının müjdesini verebiliyorsunuz? Gerçekten sizi anlamakta zorlanıyorum.

TTK'yı inceleyen Sayıştay denetçileri bu kömürü çıkartamayacağını, çıkartılamayacağını açık ve net olarak yazıyor ve diyor ki: "Amasra B sahasında hazırlık çalışmalarının ne zaman tamamlanacağı ve taahhüt edilen üretime ne zaman geçileceği hususlarının..."

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Yalçınkaya, teşekkür ediyorum.

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - Bitti. Bir kelime... Tamamlayayım.

BAŞKAN - Yok Sayın Yalçınkaya, bitti.

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - "...gerek TTK gerekse Bakanlık tarafından firma nezdinde sorgulanarak açıklığa kavuşturulmasında yarar görülmektedir." diyor.

BAŞKAN - Evet, teşekkür ederim.

Sayın Tamaylıgil, buyurun lütfen.

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - Sayın Bakanım, lütfen, Sayıştay denetçilerinin sorduğu sorulara cevap verin.

BAŞKAN - Sayın Tamaylıgil, lütfen...

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - Hayır, kömürü çıkaracak mı çıkarmayacak mı?

BAŞKAN - Bakın, korsan bildiriye döndürdük Sayın Yalçınkaya.

MUSA ÇAM (İzmir) - Dertli, çok dertli...

BAŞKAN - Ver o zaman süreni. Niye vermiyorsun? Hayret bir şey.

MUSA ÇAM (İzmir) - Vereyim.

BAŞKAN - Buyurun Sayın Tamaylıgil.

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - İki dakika verecekti, kapattı. Ya, önemli bir sorun.

BAŞKAN - Soru kısmında bekleriz sizi. Kaçıp gitmeyin. Cevabını alacak mısınız sorduklarınızın?

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - Geleceğim.

BAŞKAN - Sonuna kadar bekleyecek misiniz?

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - Bekleyeceğim.

BAŞKAN - Mesele yok. Ben size orada da söz vereceğim, soruda da.

MUHAMMET RIZA YALÇINKAYA (Bartın) - Sağ ol. Teşekkür ederiz Sayın Başkan. Önemli konular.