ÖMER SELVİ (Niğde) - Aslında bu sözü hemen Bendevi Başkanımın akabinde istemiştim özellikle. Bendevi Başkanım çok kritik ve önemli bir şey söyledi, dedi ki: "Zaten görüşü verecek olan odalar, kimse, kurum, kriterlerin dışında bir görüş vermeyecek." Bu çok önemli bir cümle. Ne anlama geliyor, şunu söyleyeyim ben. Bir: Zaten belediye de o kriterler noktasında, o ruhsatı verme noktasında... O kriterler noktasında tekrardan görüş isteyecek ve o kriterler noktasında zaten olumlu görüş verecek ya da olumsuzsa belediye zaten ruhsatı vermeyecek. O zaman, böylesine önemsiz bir görüş istemenin yerine, bu kriterlerin belirlenmesinde işte bu odaları, bu meslek kuruluşlarını işin içine soksak, dediğim gibi bu Perakendeciler Konseyi içinden de olabilir veya Bakanlar Kurulundan...

MEHMET ALİ SUSAM (İzmir) - Öyle bir önerge verdim, 16'ncı maddede bir önerge verdim öyle.

ÖMER SELVİ (Niğde) - İşte, o anlamda... Hem bu anlamda, Sayın Susam'ın dediği gibi, bu kanunun ruhunda olması gerektiği gibi biz meslek kuruluşlarımıza daha anlam yüklemiş olup daha değerli kılıp bu kanunu daha mı içselleştirmiş, daha mı içeri sokmuş oluruz? Ya da 5'inci maddenin bu fıkrasında görüşü alınıp ki görüşünün artık anlamı olmadığının da... Anlamı olmadığı demeyeyim, yanlış söylemeyeyim ama sonuçta kriterlere uygun görüş vereceği için, sonucu değiştirmeyecek bir görüş olacağı için bu noktada tutmak mı onları daha değerli kılacaktır? Bence burada bunu yaparsak hem Sayın Susam'ın isteğini hem Esnaf ve Sanatkârlar Odası hem TOBB, neyse, kuruluşların hepsini daha kıymetli hâle getireceğiz hem de Sayın Susam'ın istediği gibi olacak bu.

BAŞKAN - Teşekkür ederim.