KOMİSYON KONUŞMASI

NİHAT YEŞİL (Ankara) - Sayın Başkanım, Değerli Başbakan Yardımcım, değerli milletvekili arkadaşlarım, sevgili bürokrat kardeşlerim; hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum.

Şimdi, Sayın Başkan, biz yaklaşık bir buçuk yıldan beri, sözüm ona, bu olağanüstü hâl yasasıyla ilgili ilk olarak İçişleri Komisyonunda böyle bir toplantıya katılıyoruz. Yani can alıcı güvenlik noktası sorunları olurken, biz bu komisyonlarda tartışarak -en azından alt komisyonlarda- düşüncelerimizi, ortaklaşa yapabileceğimiz şeyleri göremedik ama bu aşamaya atmanıza bile, bu çıkardığınız KHK'lerle ilgili bu sorunu getirmenize de teşekkür ediyoruz yani bu, kötü değil. İşte biz birbirimizi tanıyarak, anlayarak, en azından kamu vicdanında bunları yaratarak, topluma doğru olan bir şeyleri aktararak daha sağlıklı bir sonuç alınacağını düşündüğümüz hâlde ama maalesef böyle bir konum hiç gelmedi, ilk olarak böyle bir komisyon toplantısında KHK'leri tartışıyoruz, KHK'leri görüşüyoruz. Bu da olumlu bir adım ama bu olumlu adımı atarken, işte, biz, Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu byLock meselesini gündeme getirdiğimizde FETÖ'yle iş birliği yapma noktasında sürekli eleştirildik ve size öneri getirdiğimiz hâlde partimizi suçlayarak ve bizleri de suçlayarak böyle bir konum oldu. Ama işte, Sayın Başbakan Yardımcımız da ifade etti, Mor Beyin meselesinde yaklaşık 11 bin insanın mağdur edildiğini ortaya koydular ve bu mağduriyeti söylediğimizde... Hatta o mahkûmiyet üzerine karar veren hâkimler de sürüldü ve görevlerinden alındı. Şimdi, o zaman buna karşı ne dememiz lazım? Demek mağdur olan insanlar var. Her mağduriyetin içerisinde böyle bir konum varsa, onu sağlıklı, hep yan yana oturup doğru olan şeylerde bilgileri birbirimize aktarmaktan geçiyor. Yoksa, bizim burada birini suçlama, birini tutuklamak, birini içeri atmak gibi bir anlayışımız yok. Ha, şimdi, burada, mesela, diyelim ki personelle ilgili 2'inci maddede "Yabancı ülkelere eğitim için gönderilen, terör örgütlerine iltisaklı öğrencilerin yapılan yeniden değerlendirme sonucunda terörle ilişiği olmadığı tespit edilen öğrencilik haklarının tekrar geri kazanım hükmü isabetlidir." deniyor. Biz bu hükmü doğru görüyoruz. Ama üst düzeyde alınmış bürokratlarla ilgili yine burada mağdur olan kesim alt yüzde; zabıt katibi, memur, işçi, çiftçi yani bu insanlar mağdur ediliyor, üst düzeydeki belli bürokrat kesim, tekrar dilediği şekilde bazılarına dokunmuştur. Mesela, örneğin, YÖK'le ilgili, öğretim görevlileri görevden alınıyor, YÖK'te bu işte görev alanların hiçbirisi görevden alınmıyor. Şimdi o zaman YÖK çok mu masum? Yani hiç mi... FETÖ tüm üniversiteleri gasbediyor, öğretim görevlileri alınıyor, bu öğretim görevlileri, mesela, ihraç ediliyor ama YÖK'teki hiçbir üst düzey yöneticisi asla görevden alınmıyor. Devlet bürokrasisinde mesela alt düzeyde binlerce insan alınıyor ama üst bürokratlardan çok nadir birkaç arkadaş alınıyor, yani görebildiğimiz kadarıyla. Onların da durumu sabit değil. Yani yarın öbür gün bu byLock meselesinde veya KHK'lerle diyelim mi bu yasal haklar, olağanüstü hâl yasası bitti, bu adamlar tekrar aynı görevlerine gelecekler mi, o da belli değil, o da muğlak Sayın Başbakan Yardımcım. Yani bu tür şeyleri doğru, ahlaki, insanı anlamda değerlendirmediğimiz sürece FETÖ'yle mücadelenin asla sonuç alacağı kanısında değilim. Yani o FETÖ mağdurları, sürekli, her dönemde her olağanüstü hâl koşullarında ve her darbede mutlaka bu mağduriyetler yaratılmıştır. Bu mağdur olan insanların binlercesi ceza çekmiştir ama üstte bu işi yapan ister iş adamı olsun, ister bürokrat olsun, ister başka konuda olsun, bunlar elini kolunu sallayarak geziyor, alttaki gariban vatandaş bu mağduriyeti görüyor. Bizim temennimiz, inşallah bu kararnameyle bu haklar kazanılmış olur. En azından -Sayın Başbakan Yardımcımız da ifade etti- hiç olmazsa yasal yollar açılmış oldu, davaların takip edilme noktası oldu. Şimdi, demokratik olmayan, anti demokratik bir anlayışta... 4 siyasi partimizin ortak çabasıyla, herhâlde grup başkan vekilleri ortak bir anlayış içerisine koydular, bunu sonuçlandırırlar. Biz de zaten muhalefet şerhimizi yazacağız Sayın Başkanım yani bununla ilgili doğru olan şeyi ama benim şimdilik söyleyeceklerim bu kadar.

Teşekkür ediyorum.