| Komisyon Adı | : | (10 / 114, 365, 378, 494, 702, 884, 1423, 1431, 1442, 1449, 1597, 1787, 1808, 1949, 1955, 1970, 2056, 2092, 2094, 2095, 2096, 2097, 2098, 2099) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | Ankara Cumhuriyet Savcısı Bülent Yücetürk'ün, uyuşuturucu madde bağımlılarına uygulanan yasal süreç ile bağımlılığın önlenmesi için alınması gereken yasal tedbirler ve tedavi yolları hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 07 .02.2018 |
GÖKCEN ÖZDOĞAN ENÇ (Antalya) - Evet, aslında sorularıma cevap oldu sizin açıklamalarınız.
Şimdi, ben yaşadığım birkaç şeyi söyleyeyim. Benim ilim de Antalya, ciddi sıkıntı var bu noktada; bire bir de takip ettiğim, özellikle ilgilendiğim bir mesele. Bu AMATEM'lerde yatan çocuğun işte tekrar bağımlılığının daha uç seviyeye ulaşarak çıkmasıyla ilgili çok fazla şeyler var, siz de buna benzer bir ifadede bulundunuz. Hani bununla ilgili elimizde bir araştırma yok, hep kulaktan duyduğumuz şekilde. Benim kendi ilim için söyleyeyim, yüzde 45 başarım var benim Antalya'daki AMATEM'de. Evet, tedavi şekilleri değiştirilmeli. O konuda yani çağın çok gerisinde kalmış, onu ben kabul ediyorum. Yönetmeliklerle desteklenmeli, oradaki sosyal donatı alanları vesairesi, eksiğiz. Ama hani buralarda da çocukların daha bağımlılıkla ilgili meselelerde kulaktan dolma şeyleri değil de görerek yaşadıkların düşünüyorum, annelerle de konuştuğumuz zaman o şekilde. Ve hani sizin bu anlamda gönderdiğiniz zaman çok zor bir süreç, üç yıl, dört yılda bir sonucunu alıyorsunuz, hapse atacaksak eğer hapse atılıyor. Ama bu esnada çocuğu işte numuneye gönderirken, sıra almaya gönderme, tedavisini sürdürme gibi alanlarda zorluk yaşanıyor mu, ben onu merak ediyorum; birincisi bu.
İkincisi de bu narkotik polisler bu alanla uğraşıyor. Bu narkotik polis sayısının az olduğunu biliyorum dediğiniz sebeplerden dolayı ama yakalanan madde miktarında da ciddi bir artış var geçtiğimiz yıllarla kıyasladığımızda, Uyuşturucuyla Mücadele Yüksek Kurulunun raporlarında da var bu, hani daha üst bir yakalanma var ama buna rağmen madde kullanan sayısı artıyor. Hani burada bir yerde biz bir şey mi kaçırıyoruz? Hem yakaladığımız artıyor hem kullanan artıyor. Burada hani bir şey, orantı...
İLHAN CİHANER (İstanbul) - Bir de istatistiklerde de en çok yakalanan ülke. Kullanım sadece geçiş ülkesi olmasıyla açıklanabilir mi?
GÖKCEN ÖZDOĞAN ENÇ (Antalya) - Değil, orada bir nokta kaçırdığımızı düşünüyorum. Bir de bu siz herhangi bir eğitim alıyor musunuz bu çocuk büroyla ilgili; bağımlılık, uyuşturucuyla ilgili bir eğitimden geçiyor mu Adalet Bakanlığındaki savcılar, böyle bir uygulama var mı?
ANKARA CUMHURİYET SAVCISI BÜLENT YÜCETÜRK - Şöyle: Tabii, bununla ilgili zaman zaman meslek içi eğitime gidiyoruz.
GÖKCEN ÖZDOĞAN ENÇ (Antalya) - Zaman zaman... Ne kadar sıklıkta mesela?
ANKARA CUMHURİYET SAVCISI BÜLENT YÜCETÜRK - Yani hemen hemen her yıl bu uyuşturucu maddeyle ilgili hizmet içi eğitimler yapılıyor.
GÖKCEN ÖZDOĞAN ENÇ (Antalya) - Anladım. Bir de hani bu ekonomik, sosyoekonomik durumu kötü olan ailelerin çocuklarının daha yatkın olduğunu söyledik. Belki o genel çerçevede doğru bir tespit olabilir ama bunlar adli vakaya döndüğü zaman sizin haberiniz oluyor. Kavga çıkıyor, gürültü çıkıyor, doğru mu?
ANKARA CUMHURİYET SAVCISI BÜLENT YÜCETÜRK - Evet.
GÖKCEN ÖZDOĞAN ENÇ (Antalya) - Hani o zaman sizin bir müdahaleniz oluyor. O zaman hani eğitim ve kültür seviyesi, ekonomik seviye yükseldiği zaman bu yapılmıyor mesela. İşte, atıyorum, ev partileri ya da başka alanlarda da bu madde... Biraz evvel sayın vekil de söyledi, onlar daha akli yönettiği için acaba böyle bir algıya kapılmış olabilir miyiz? Çünkü giren miktar belli. Onlar daha akli yönetiyor, gidip kafalarını, gözlerini patlatmıyorlar mesela. Yani ben bu bağımlılık yaratan maddelerin ekonomik, kültür vesairenin... Sokak tecrübelerinden söylüyorum, sizinki tabii ki bire bir önünüze gelen şeyler. Manavgat'ın bir köyünde de bu madde var, Antalya'da çok daha böyle entelektüel anlamda güçlü ailenin çocuğu da bana geliyor. İşte, çiple ilgili geliyor mesela. Bir ara, biliyorsunuz... Şimdi, Sosyal Güvenlik Kurumu yoğun mücadele neticesinde onu kapsama aldı. O da bir çözüm değil, onlar da ayrı meseleler ama buradaki şeyi anlatmaya çalışıyorum. O, bence seviye gütmüyor, toplumun her kesiminde bunun olduğunu biliyorum ama -sizin ifadelerinizle- suçu yansıdığı için burada bir düzeltmek yapmak istedim yani maksadım bir soru sormak değildi.
İki sorum vardı, hatırlıyor musunuz?