KOMİSYON KONUŞMASI

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Teşekkür ederim.

Şimdi, bu kıyaslamalı düzenlemeye bakınca somut olarak birkaç kelimeye hemen takılıyorsunuz. Ordu Yardımlaşma Kurumunu kredi kurumlarının arasından çıkartıp tarım kredi kooperatiflerini koyduktan sonra "açılmış veya açılacak" Kredi açılmış, kredinin açılması sırasında zaten bu teminatlar alınacak, ipotekler konulacak. Açılmış olan kredilere yeniden ipotek tesisiyle ilgili bir düzenleme zaten yok, böyle bir olay yok. Eğer böyle bir şey olmaya başlarsa, bankadaki bir memur ile bir kişi arasında yapıldığı iddia edilen "Bankada yapıldı nasıl olsa" diye getirilip getirilip tapuya onun bunun malı üzerine haciz konulması gibi bir yol açmaya çalışıyorsunuz; açılıyor. "Ziraat Bankasıyla bunu yaptık uygulamalarda herhangi bir sorun çıkmadı." olayı bundan sonra yapılacak bu tür düzenlemelerde sorun çıkmayacak anlamına gelmiyor. Tapu müdürünün önünde yapılanlarda bile dünya kadar sorun çıkıyor, ne sahtekârlıklar yapılıyor, neler yapılıyor. Devlet güvencesinde yapılan işler kavramıdır devleti ayakta tutan ve devlete güvenilmesini sağlayan. Bunların yatırım ortamının iyileştirilmesiyle de uzaktan yakından bir ilgisi yok. Kooperatiflerden kredi alacak olan insanlar belirlidir zaten, kooperatifin tanımı içerisinde vardır. Dolayısıyla, bu insanların arazilerinin, vesairelerinin risk altına girmesine neden olacak düzenlemelerde bir defa daha düşünün diyoruz bunları. Sadece düzenleme yapmış olmak için düzenleme yapılma gibi bir sonuç çıkmaya başladı. Tasarıyı üç defa yeniden yeniden okudum; sanki birilerine "Ya, bizim acele böyle bir düzenleme yapmamız gerekiyor, mutlaka bir şeyler yazın gönderin." denilmiş, onlar da paldır küldür bir şeyleri yazmışlar göndermişler. Bu kalitedeki bir kanun yatırım ortamının iyileşmesine bir katkıda bulunmaz. Aksayan bir şey yok; aksayan şey, sadece bir kişinin kalkıp da gidip başka bir yerde imza vermesi olayıysa tek bundan ibaret kalsın ama "açılacak" diyor, "açılmış ya da açılacak" Bu nasıl geniş bir olaydır insanların mallarını, mülklerini, vesairelerini haczetme konusunda. "Açılmış" Niye açılmış? Açılırken verilmiyor mu bu haciz? Ee, peki ne?

Buradaki özensizlikleri çok somut olarak görüyorsunuz. "Tapu müdürlüklerinde takrir alınmadan tapuya tescil edilir." Peki, ibrikçibaşı mı tapu müdürlüğü? Tapuya da tescil edilmesin "İstenildiği zaman gidip tapudakine haciz konulur." deyin bu senet üzerine.

Takrir alınmadan oraya yapılmış olan kaydın tapulama mantığıyla ilgisi var mı Sayın Kahveci? Bunca yılın tapucususunuz, takrir esasına dayanır zaten bu olay. Takrir vermiyorsan niye tapuya geliyorsun kardeşim, takrir vermiyorsan? Tapu kayıtlarına herkesin istediği gibi müdahale etme imkânı mı tanıyorsunuz? Herkes gidip istediği kaydı tapu müdürlüklerinde yaptırsın mı, tapu sicilinde?

Burada bir aksaklık varsa, yatırım ortamını bozuyorsa hayhay, düzeltelim ama böyle madde yazmayın, bu maddelerle düzelmez bu iş. İşte, içerisinde birbiriyle çelişen iki tane hüküm hatta üç tane hükmü peş peşe sıralıyoruz. "Takrir alınmadan tapuya tescil edilir." dediğiniz andan itibaren tapunun önünde takrir işlemini yaptırmıyorsanız bu iş ciddi anlamda anlamını yitirir. Yani bu düzenlemeler yatırım ortamına gerçekten katkıda bulunmaz, insanların aklına kuşkular düşürmeye başlar. Bizim bu işlemlerimizin hepsi dün yapılan veya bugün uydurulmuş bir şey değil ki, yani geçmişte yaptığımız daha mürekkebi kurumadan değiştirilen kanunlardan değil ki bu kanunlar. Bir şeyler ekleniyor; doğru, eklensin ama orada "açılmış veya" kelimesinin ne anlama geldiğine, nasıl bir derinlik kazandırdığına da bir bakın.

Teşekkür ederim.

TAPU VE KADASTRO GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TAPU DAİRESİ BAŞKANI ADNAN KAHVECİ - Sayın Bakanım, burada "açılmış veya açılacak" ibaresi teminatın tanımında var. Doğmuş veya doğacak bir borcun teminat altına alınması ipoteğin tanımında var. Bu ibare kanun tanımından veya onun tanımından geldiği için, teminat doğmuş veya doğacak borçlara karşılık olarak görüldüğü için tanım kaynaklı bir şeydir, o zaten kanun maddesinde vardır, o, bizim koyduğumuz değil. Dolayısıyla orada o tanımdan gidilerek yapılıyor. Tarım kredi kooperatiflerine gelince, zaten...

BAŞKAN - Her kredi işleminde bunu tekrarlamamak adına diyorsunuz.

TAPU VE KADASTRO GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TAPU DAİRESİ BAŞKANI ADNAN KAHVECİ - Evet.

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - 26'ncı madde genellikle bu tür kredi işlemleri sırasında verilenleri düzenleyen bir maddedir; madde bu. Dolayısıyla maddenin bütün anlamını yok etmek zorunda falan değiliz. Görüşüm odur; çok net olarak söylüyorum, yani muhalefet edeceğimiz konu olarak söylüyorum. Kamunun güvencesi, kamu güvencesinde yapılan işler kavramı önemli bir kavramdır bizim hukukumuzda. Bu kavramları ortadan kaldırırken ki bunu da kaldırıyoruz ciddi anlamda değişik seçeneklerini düşünmek, yani bu maddeye bir kalite katmak gerekiyor. Söylemeye çalıştığım olay odur, daha doğrusu uyardığımız konu budur.

TAPU VE KADASTRO GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TAPU DAİRESİ BAŞKANI ADNAN KAHVECİ - Sayın Bakanım, şeyi söylüyorum, takriri de kaldırmıyoruz, takrir bankada alınıyor, 2'nci kez alınmıyor, tapuda 2'nci kez. Takrir zaten bankada sözleşme imzalanarak alınıyor.

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Takrir denilen olay tapuda verilir, bankaya takrir verilmez. Banka kim oluyor da takrir veriyor ki?

TAPU VE KADASTRO GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TAPU DAİRESİ BAŞKANI ADNAN KAHVECİ - Taraflar orada veriyor.

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Hayır, yani orada onun bir resmî kurum önünde verilmesi lazım.

KADİM DURMAZ (Tokat) - Çoğu yabancı banka.

ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Bilmem ne bankasının önünde takrir vermenin ne manası vardır devlet güvencesi açısından ki?