MUSA ÇAM (İzmir) - Sayın Başkan, öncelikle bu konuda davet edilen meslek örgütleri var mıdır? Onların bir görüşünü almak isteriz, onları dinlemek isteriz. Var mıdır bu konuda?

BAŞKAN - Biz ilgili maddelere ilişkin bütün meslek örgütlerini çağırdık, verin listesini okuyayım.

MUSA ÇAM (İzmir) - Yani yapı denetim veyahut da mimarlar odası TMMOB'dan var mıdır kimse, davet edildi mi yani?

BAŞKAN - Efendim, davet ettiğimiz ilgili kurumlar burada. Size listeyi veriyorum.

MUSA ÇAM (İzmir) - Biz de var zaten.

BAŞKAN - Komisyon olarak ilgili görmüş olduğumuz kurumlar bunlardır, buyurun.

MUSA ÇAM (İzmir) - Şimdi, Sayın Başkan Plan ve Bütçe Komisyonumuzda mimar var mı bilmiyorum, benim bildiğim kadarıyla Plan ve Bütçe Komisyonunda mimar yok. İnşaat mühendisi var mı? Yok. Harita mühendisi var mı?

KADİM DURMAZ (Tokat) - Var.

MUSA ÇAM (İzmir) - Kim?

KADİM DURMAZ (Tokat) - Mikail Bey.

MUSA ÇAM (İzmir) - Bir harita mühendisi arkadaşımız var. Şehir plancısı var mı? Yok.

BAŞKAN - Bir harita mühendisi dünyaya bedeldir.

MUSA ÇAM (İzmir) - Plan ve Bütçe Komisyonumuzda... Yani Plan ve Bütçe Komisyonu sonuç itibarıyla, burada mimarın, mühendisin, harita mühendisinin, şehir plancısının olmaması çok doğaldır, Plan ve bütçe ama müstesna olarak bazen teknik arkadaşlar da burada görev alabiliyor. Konuştuğumuz konular tamamen teknik konular. Yani Bayındırlık ve İmar Komisyonunda görüşülmesi gereken veyahut da hukuki konular nedeniyle de Adalet Komisyonunda görüşülmesi gereken bu maddeleri Plan ve Bütçe Komisyonunda bizler görüşüyoruz arkadaşlar. Konulardan yakından ve uzaktan çok fazla ilgilimizin olmadığını söylemek istiyorum. Bu Komisyonda şu anda dinleyici olarak bulunan kamu kurum ve kuruluşlarının değerli temsilcileri de buna burada şahit oluyorlar şimdi. Evet, bunun burada görüşülmemesi gerekiyor arkadaşlar. Bir başka komisyonda görüşülmesi gerekir. Bizim esas meselemiz bunlar değil ama gördüğünüz gibi 40 kişilik Plan ve Bütçe Komisyonunda bir tek harita mühendisi bir de orman mühendisi arkadaşımız var. Bunun dışında bütün bunlara bir teknik eleman olarak, mühendis gözüyle, mimar gözüyle, harita mühendisi gözüyle, şehir plancısı gözüyle bakacak bir tek arkadaşımız yok arkadaşlar. Bundan büyük üzüntü duyduğumu söylemek isterim.

BAŞKAN - Teşekkür ederim.

Sayın Bakan önergeye katılıyor musunuz?

MUSA ÇAM (İzmir) - Bitiriyorum. Bir dakika Sayın Başkanım konuşacaklarım var bu konuda.

BAŞKAN - Bitirdiniz zannettim.

MUSA ÇAM (İzmir) - Yani şimdi gelmiş bize, insan merak ediyor tabii. Yani bununla ilgili bilgi nereden alabiliriz, nasıl bilgilenebiliriz bu kadar teknik konularda? Şimdi, Sayın Kahveci burada Tapu Dairesi Başkanı olarak, başka arkadaşlarım da, Çevre ve Şehircilik Bakanlığından arkadaşlarım burada olabilir, tamam. Ama sonuç itibarıyla biz bunun sosyal taraflarından dinlemek isteriz. Şimdi, davet edilen kurumlar arasına bakıyoruz, Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, Türkiye Noterler Birliği, Türkiye Bankalar Birliği, Türkiye Belediyeler Birliği, TESK ve Yapı ve Denetim Kuruluşları Birliği Derneği. Yani Türkiye'de mimar ve mühendislerin olduğu -Sayın Bakanım da Türk Tabipleri Birliğinin üyesi, olması gerekir- Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliğini temsilen bir tek kişi yok burada arkadaşlar. Bunda Sayın Başkan sizin tutumunuzu, sizin davranışlarınızı esefle karşıladığımı belirtmek isterim, bunu burada söylemek isterim. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliğine yazarsınız, onlar mimarlar odasından mı, harita mühendisleri odasından mı, şehir plancıları odasından mı, birini görevlendirirler. Bu konuda odalar olarak, meslek örgütleri olarak, bu maddelerle ilgili görüş ve düşüncelerini burada dile getirirler, hem biz bilgilenmiş oluruz hem de neyin geçtiğini neyin geçmediğini, ne oluyor ne bitiyor bütün tarafları dinleyerek çok objektif bir şekilde bir karar veririz arkadaşlar. Ne yazık ki Sayın Komisyon Başkanımız bunu esirgemiştir ve bundan dolayı da kendisini esefle karşıladığımı belirtmek isterim.

Ben teknik eleman değilim, merak ettim, birkaç yerden bilgi toplamaya çalıştım, onu sizlerle paylaşacağım. Özellikle 3'üncü, 4'üncü ve 5'inci maddeler birbiriyle ilişkili ve ilintili.

Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 10'uncu maddesi kat mülkiyeti ve kat irtifakı kurulmasında genel kuralı düzenlemiştir. Bu maddede yapılan değişiklikle kat irtifakı ve kat mülkiyeti tesis işleminin yüklenicinin talebi üzerine ilgili idare tarafından yapılması sağlanmakta ve istenilecek belgeler sayılmaktadır.

Maddenin dördüncü fıkrasından sonra gelecek ek ilk fıkranın sonunda "Mimari proje ile yönetim planında malik imzası aranmaz." cümlesi -maddede yazıyor, üçüncü paragrafta- başta Anayasa'nın ve Medeni Kanun'un 683'üncü maddesi olmak üzere diğer ulusal ve uluslararası mevzuatla güvence altına alınan mülkiyet hakkını ihlal eder niteliktedir.

Yapıların bağımsız bölümleri, eklentileri, ortak yerlerinin ölçüleri ve bağımsız bölümlerin konum ve büyüklüklerine göre hesaplanan değerleriyle oranlı arsa payları, kat, daire, iş bürosu gibi fonksiyonları ve sıralı numaralarının açıkça gösterildiği mimari proje, bu kapsamı itibariyle doğrudan mülkiyet hakkının kullanılmasıyla ilgilidir ve maliklerin imzası olmadan tapu tescil işlemlerinde esas alınamaz. Bu hem mülkiyet hakkı kullanımına getirilen bir kısıtlama sayılır hem de ileride pek çok uyuşmazlığın doğmasına yol açar. Bu durum aynı zamanda mimarları da ağır hukuki sorumluluklar altına sokar.

Benzer çekinceler yönetim planı için de geçerlidir. Bağımsız bölümlerin ve ortak alanların kullanım amaçlarını ve tarzını belirleyen yönetim planında arsa sahiplerinin söz haklarının kaldırılması söz konusudur. Özellikle büyük sitelerin ortak kullanım alanlarında yüklenicilerin sürdürülebilir gelir elde edebileceği kararların alınması yoluyla diğer arsa sahiplerinin mağduriyetlerine yol açılmış olacaktır arkadaşlar. Bu düzenleme bunu getiriyor.

Yine bu 3'üncü maddenin son paragrafı "Cins değişikliği işlemlerinde yapı kullanma izin belgesi..." diye başlayan paragrafla ilgili... "Cins değişikliği işlemlerinde yapı kullanma izin belgesi düzenlenen yapılara ilişkin lisanslı harita kadastro mühendislik büroları veya kadastro müdürlüğü tarafından teknik kontrollerin yapılmasına müteakip, yapı kullanma izin belgesini düzenleyen kurum veya kuruluşa gönderilen cins değişikliğine ilişkin tescil bildirimi ve eki belgeler ilgili kurumca yapı kullanma izin belgesi ile birlikte ilgili tapu müdürlüğüne elektronik ortamda gönderilir. Gönderilen belgeler gereğince tapu müdürlüğü tarafından resen cins değişikliği yapılarak tapu siciline tescil sağlanır." deniliyor. 5368 sayılı Lisanslı Harita Kadastro Mühendisleri ve Büroları Hakkında Kanun'un 1'inci maddesinin ikinci fıkrasıyla "Kadastro teknik hizmetlerinden tescile tâbi olmayan işlemlerin yapım ve kontrolü, tescile tâbi olan işlemlerin yapım sorumluluğu lisanslı harita kadastro mühendislik bürolarınca yerine getirilir." hükmüyle yetkilendirilmiştir. Yetki yazısında görüldüğü üzere lisanslı harita kadastro mühendislerinin tescile tabi olan kadastro teknik işlemlerinin yapımından sorumlu olup kontrol yetkileri bulunmamaktadır. Tapuya tescil edilmesi gereken talebe bağlı kadastro teknik işlemlerinin kontrolünün 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu, 2644 sayılı Tapu Kanunu ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu, 6083 sayılı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Teşkilatı ve Görevleri Hakkında Kanun gereği kadastro müdürlükleri tarafından yürütülmesi zorunludur. Bu nedenle yasa tasarısı teklifindeki lisanslı harita ve kadastro mühendislik bürolarının teknik kontrolleri yapabileceğini ifade eden yasa tasarısındaki "veya" sözcüğünün mutlaka yerine "tarafından tescil bildiriminin hazırlanması ve" ifadesinin ilave edilmesi Medeni Kanun, tapu kadastro, imar mevzuatları ile 5368 sayılı yetki esasına uygun olacaktır. Aynı zamanda uygulamadaki yetki kargaşasını ve hukukilik tartışmasını ortadan kaldırılacaktır.

Şimdi, bu yapılmadan sadece buradaki...

BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Önergeyle onu yerine getiriyoruz.

MUSA ÇAM (İzmir) - Tamamını karşılamıyor.

BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Yok, tam karşılıyor.

MUSA ÇAM (İzmir) - Tamamını karşılamıyor Sayın Başkan. Dolayısıyla, burada büyük bir yetki...

BAŞKAN - Efendim, lütfen, müdahale etmeyelim, insicamını bozuyoruz Sayın Çam'ın.

MUSA ÇAM (İzmir) - Yok, bozulmaz.

BAŞKAN - Ben bozacağım biraz sonra.

Buyurun.

MUSA ÇAM (İzmir) - Burada büyük bir yetki kargaşasının doğacağı muhakkaktır. Bizim istediğimiz nedir? Düzgün ve işleyen, iki ay sonra, üç ay sonra tekrar buraya bir daha yeni bir kanun düzenlemesi yaparak, kötü kanun yapmak yerine, gerçekten, hakikaten yasalara uygun, Anayasa'ya uygun, vatandaşın hakkını, hukukunu koruyan bir yasayı burada Parlamentodan geçirmektir.

BAŞKAN - Ya Sayın Çam, konuşmaya başlamanızla sonu arasında o kadar fark var ki.

MUSA ÇAM (İzmir) - Hiç fark yok.

BAŞKAN - Çok fark var.

MUSA ÇAM (İzmir) - Hiç fark yok, senin işine gelmiyor.

BAŞKAN - Yok.

MUSA ÇAM (İzmir) - İşine gelmiyor.

BAŞKAN - Hayır, hâlâ ben Mimarlar Odasıyla şu kanunun, şu maddenin ne alakası var hâlâ çözemedim.

MUSA ÇAM (İzmir) - Niye getirmedin, niye davet etmediniz?

BAŞKAN - Hâlâ anlatamadınız, hâlâ çözemediniz.

MUSA ÇAM (İzmir) - Gelselerdi burada konuşsalardı.

BAŞKAN - Bir anlatın bakalım, ne alakası var, ben hâlâ bulamadım.

MUSA ÇAM (İzmir) - Gelselerdi burada konuşsalardı, ne olurdu?

BAŞKAN - Ya, anlatın bana ne var?

MUSA ÇAM (İzmir) - Hayır, ne olurdu burada?

BAŞKAN - İlgisini söyleyin bana, ilgisini söyleyin bana.

MUSA ÇAM (İzmir) - Onları ilgilendiren bir konu.

BAŞKAN - Siz ilgisini söyleyin.

MUSA ÇAM (İzmir) - Onları ilgilendiren bir konu.

BAŞKAN - Bakın burada harita kadastro... Zannediyorum dernek var değil mi, lisanslı...

MUSA ÇAM (İzmir) - Onlar var, bir de odalardan gelsinler.

BAŞKAN - Direkt ilgilendirenler var, odalar var, hepsi...

MUSA ÇAM (İzmir) - Odalardan da gelsinler. Mimar Mühendis Odalarından da gelsinler, ne var?

BAŞKAN - Zulmüm artsın.

MUSA ÇAM (İzmir) - Artsın, zulmün artsın. Bu dünya sana da kalmaz.