BARIŞ KARADENİZ (Sinop) - Sayın Bakanım, Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; Sayın Başkan az önce tekrar etmeyelim dedi. Ben de tekrar olmaması için farklı bir konuda buradayım. Komisyon üyesi değilim ama sorumluluk sahibiyim. Bugün burada Yükseköğretim Kurumu Kanunu'nun görüşmelerinde bence değerlendirmemiz gereken önemli bir husus da ÖYP'li araştırma görevlilerinin kadro statülerinin iadelerinin gerekliliğidir. Bildiğiniz gibi bu arkadaşlar OHAL döneminde özlük hakkı kaybına uğrayan tek grup olup on sekiz aydır umutla bizden çözüm beklemektedirler. Bu kanun tasarısının ÖYP kapsamında atanmış ve sadece rektörlerin inisiyatifiyle kadro statüleri iade edilmemiş araştırma görevlilerinin yaşadığı mağduriyeti gidermek için önemli bir fırsat olduğunu düşünmekteyim. Gelinen noktada 6 bin kişi kadrolarına kavuşurken yaklaşık 8 bin arkadaşımız kazanılmış hakları olmasına rağmen kadrolarını alamamışlardır.

Değerli arkadaşlar, Komisyon üyeleri; ÖYP'li arkadaşların bu kadrolara yerleştirilmesi için zamanında çok şey istemiştik. Lisansüstü eğitimlerine başlayabilmeleri için bile en az 65 dil puanı istedik, ALES'ten yüksek puanlar istedik, lisans not ortalamasının yüksek olmasını bekledik. Eğitimlerini tamamladıktan sonra Anadolu'da ihtiyacı olan üniversitelerde hizmet vermelerini istedik ve bu gençler bu şartların hepsini sağlayarak bizden söz aldılar ve bize de söz verdiler. Şimdi mağduriyetin boyutunu bir kez daha düşünmemiz gerektiğine inanıyorum. Burada değerlendirmemiz gereken en önemli husus, biz onlara yeni kadrolar tahsis etmeyeceğiz, sadece sözümüzü tutmuş olacağız. Ayrıca 33/a kadrolarını sadece ÖYP'li araştırma görevlilerine tahsis etmedik. Zaten yıllardır bu kadrolara üniversiteler açıktan alım yapıyorlardı. Bugün ÖYP'li araştırma görevlileri için tartıştığımız 33/a kadrolarına bu arkadaşlar açıktan alımdan daha zorlu ve objektif kriterlerle değerlendirilerek atamaya hak kazanmışlardı.

Ben bir milletvekili olarak bu kanun hükmünde kararname ve sonrasında rektörlerin tutumu yüzünden kadroları iade edilmeyen genç arkadaşlarımız adına sorumluluk hissederek buradayım. Her biri ülkenin geleceği için bir umut, ülkemiz için büyük bir kazanç. Bu insanlar 30'lu yaşlarda Sayın Bakanım. Kimisi yuva kurmuş, aile geçindiriyor. Yaşadıkları bu durum hem maddi ve hem manevi olarak gencecik yaşamlarına zarar veriyor. Vakti zamanında söz devletimizden alınmış, hiçbir suçları yokken, tek amaçları kendini yetiştirmek ve milletine faydalı olmak olan bu gençleri sahipsiz bırakmak bizlere yakışmaz. Önerim şudur: En azından bu sistemin içinde kalmak isteyen, akademik olarak sunabileceğini düşünen ve 33/a kadrolarına iadesini bekleyen arkadaşlarımız için bir düzenleme yapmamız gerekir. 33/a kadrolarına iadelerini isteyenlerin müracaatları hâlinde çalışmaya hak kazandıkları kurumda devam edebilmelerini bu Komisyonda sağlayabiliriz.

Şuna eminim: Bütün milletvekillerimiz, burada, Komisyonda olan arkadaşlarımız hemfikir; gittiğim, görüştüğümüz bütün sendikalar hemfikir; bütün siyasi partiler hemfikir. Bu sorunu çözmek için bu Komisyonda alınacak karar üniversiteler ve ÖYP'li arkadaşlarımız için çok önemli. Bu arkadaşların mağduriyetini sosyal medyadan da takip eden biriyim. Sadece bir örnek veriyorum. Birçok örnek var. Bir "tweet" paylaşmış arkadaşımızın biri: "Artık bıçak kemiğe dayandı. 657'li işimi bırakarak devletin garantisine güvenip ÖYP'yle akademisyen oldum ve üç aydır işsizim. 2 çocuğum var, kiramı ödeyemiyorum ve zaman zaman ölümü düşünüyorum." diyor. Bir de "hashtag" açmışlar "ÖYP Eğitim Komisyonunda çözülsün." diye. Şimdi takdiri adalet duygunuza ve vicdanlarınıza bırakarak bu Komisyonda bu sorunun çözülmesini talep ediyorum.

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Karadeniz.