KOMİSYON KONUŞMASI

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Şimdi, öncelikle, bütün görüşler, eleştiriler, uyarılar, ikazlar, hepsi hem hukuk bakımından hem de politik olarak son derece önemli, ben de her birisini dikkatle dinledim, arkadaşlarla da zaman zaman görüş alışverişinde de bulunduk. Burada gerek anayasa hukuku açısından gerek kanun yapma tekniği açısından gerek idare hukuku açısından ortaya birtakım hususlarda endişeler ifade edildi. Dolayısıyla bunları giderme yükümlülüğü de Hükûmet olarak bize ait.

Öncelikle, maddenin düzenlenmesi konusunda bazı boşluklar olduğu, bazı hususların açık bir şekilde ifade edilmediği yönünde birtakım değerlendirmeler oldu. O konuda Genel Kurula kadar, burada Komisyon üyelerimiz tarafından ifade edilen hususlarla ilgili kanunda açık olmayan, belirsizlik oluşturan veya yasal çerçeveyi görünenden farklı bir noktaya çekebilecek, uygulamayı farklı yerlere götürebilecek türde eğer ifade eksiklikleri varsa, düzenleme eksiklikleri varsa o konularla ilgili arkadaşlar hem tutanaklardan konuları takip edecekler hem de ilgili hukukçularımız bu konuda bir çalışma yapacaklar.

Burada, özellikle getirilen kuralların internet ortamında yapılacak yayıncılıkla ilgili özgürlükler bakımından doğurabileceği hususlarla ilgili benim konuşulanlardan genel kanaatim, uygulamaya dönük bir endişe var, yoksa kanun metninde... Baştan beri söyledim; bugün Türkiye'den lisans alan, radyo, televizyon yayıncılığı yapan, ister Türkiye'de kurulu şirketler isterse Türkiye'de kurulu olmayıp da uluslararası düzeyde yayıncılık yapan... Televizyon yayıncılığı yapan, radyo yayıncılığı yapan ve Türkiye'de de Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına uygun olarak yayıncılık faaliyeti yapan işletmeler var yani burada kuruluşların isimlerini teker teker saymayayım. Bugün bildiğimiz birçok uluslararası radyo, televizyon kuruluşu kendi ülkelerinde lisansa sahip oldukları hâlde Türkiye'de yayıncılık faaliyetleri yapma noktasında bizim Türkiye Cumhuriyeti kanunlarımızı tanıyıp gelmişler, lisans almışlar. Dolayısıyla burada bizim esas dikkat etmemiz gereken husus şu: Acaba getirilen kurallar, mevcut radyo, televizyon yayıncılığı olarak tarif edilen, ifade edilen, yayıncılık kapsamını genişleten bu faaliyetler içinde olmayan, sizin de zaman zaman örneklerle, işte bir siyasal partinin faaliyetlerini anlattığı bir internet ortamının bu kanun kapsamına girip girmeyeceği veya bireysel bir yayıncılık faaliyetinin bu kapsama girip girmeyeceği; evinden, partisinden, Meclisten yayın yapanların bu kanun kapsamına girip girmeyeceği konusundaki endişelerinizle ilgili kanunlara da ben baktığımda gördüğüm şu: Yayıncılık, radyo yayıncılığı, televizyon yayıncılığı, platform işletmeciliği, radyo televizyon, medya yayıncılığı gibi kavramlar mevcut kanunda tarif edilmiş. Bu getirdiğimiz maddede yer alan bütün terimler, bütün kavramlar bire bir mevcut kanunda olan terimler ve kavramlar. O açıdan, getirilen düzenleme esasen bu anlamda kanunun bütünlüğü içerisindeki bütün hukuki çerçevenin içerisinde. Dolayısıyla "Bu yasal düzenlemeyle normal radyo televizyon yayıncılığı kavramı dışarısına çıkan alanlarda da RTÜK bir görev ve yetki mi alıyor, acaba alan genişliyor mu?" derseniz, mevcut hukuki metinler çerçevesinde bunun böyle bir neticeye yol açmadığını söyleyebilirim.

Biraz önce arkadaşlara sordum. Mesela bir radyo veya televizyon kuruluşu frekans tahsisi yapılmadan, lisans almadan bir yayıncılık yapsa neyle karşılaşıyor? Yani aslında konuştuğumuz konuların merkezini oluşturan hususlardan bir tanesi. Arkadaşlar dediler ki: "Bir kere, bunun bir hapis cezası var, hürriyeti bağlayıcı cezai yaptırımı var. İki: Eğer uydudan yapıyorsa uydudan yayın durdurma, eğer karasal bir yayın faaliyeti varsa gidip vericinin mühürlenmesi var." Peki, dedim ki: Bu kararı kim veriyor? Dediler ki: "Buna RTÜK karar veriyor." Şimdi, peki, buraya dönüyoruz. Burada yayın durdurma faaliyetini kim veriyor? RTÜK değil, sulh hâkimliği veriyor. Yani normal radyo televizyon yayıncılığında RTÜK'e verilen yetkiler, bu defa burada sulh hâkimliğine verilmiş, yargısal bir karara bağlanmış. O açıdan bakıldığında normal radyo televizyon yayıncılığına göre...

GARO PAYLAN (İstanbul) - Kararı veriyor, sulh hâkimliğine gönderiyor.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Ha, öyle değil. O veriyor ama bağlayıcı değil. Esas yayın durdurma kararını veren, mahkeme. Dolayısıyla yani şunu söylemeye çalışıyorum...

GARO PAYLAN (İstanbul) - Hayır "Karar verebilir." diyor.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Geleceğim, onlara geleceğim. Radyo televizyon yayıncılığı bakımından getirilen kurallara nispetle burada yayıncıların korunması amacıyla karar verme yetkisi de yargıya verilmiş durumda.

GARO PAYLAN (İstanbul) - "Karar verebilir." diyor.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - "Verebilir." diyor zaten, sulh hâkimliği bile vermek zorunda değil. Sayın vekilimizin söylediği, Türkiye bir hukuk devleti, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin içtihat kararlarına uygun davranmak durumunda. Uluslararası sözleşmelerden gelen bağıtlarımız var, ulusal hukukumuz var, uluslararası anlaşmalarla imzaladığımız hukuk var. Sulh hâkimi kendi önüne bir mevzu geldiğinde RTÜK önerse bile bütün bunları değerlendirerek zaten...

GARO PAYLAN (İstanbul) - Önerme değil, RTÜK karar alıyor, "Verebilir." diyor.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Hayır, hayır, karar vermiş olması, yayını durdurmak için yeterli değil. Değil değil mi arkadaşlar?

GARO PAYLAN (İstanbul) - Yapmayın, öyle değil.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Gidip mahkemeye karar almak zorunda.

RTÜK BAŞKAN VEKİLİ ESAT ÇIPLAK - Karar alıyoruz, kararımız mahkemeye gidiyor Sayın Bakanım.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Hayır, mahkeme onaylamazsa yürürlüğe giremez o karar.

RTÜK BAŞKAN VEKİLİ ESAT ÇIPLAK - Tabii.

MUSA ÇAM (İzmir) - Gölbaşı Sulh Ceza Mahkemesi...

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Yok, yok, şunu söylemeye çalışıyorum: Bakın, normal radyo televizyon faaliyetlerinde yayın...

GARO PAYLAN (İstanbul) - Yirmi dört saat içinde...

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Sayın Paylan, hiddetlenmeyin, sakin olun, hemen engellemeyin sözlerimi.

Burada şunu söylemeye çalışıyorum: İnanın, en az sizin kadar, şu yasa metni içerisinde ifade ettiğiniz endişeleri giderecek düzenlemeleri yapma konusunda aynı düşüncedeyiz. Özellikle arkadaşlara baştan beri söylüyorum, ben de kendim ilgili maddeleri inceliyorum. Kapsam olarak radyo televizyon yayıncılığının tanımı, unsurları, fonksiyonları, özellikleri belli. Bunun dışına çıkan bir ifade, terim, kavram var mı diyorum; ben de bakıyorum, göremiyorum. Lütfen, beraber burada hukuk normu oluşturuyoruz, endişelerinizi oluşturan belirsizlik alanları varsa onları nasıl düzeltebiliriz konusunda öneriler geliştirelim, bunları...