| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı (1/914) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 21 .02.2018 |
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Mesela şu söylediğiniz hususu çalışalım, hukukçular olarak hep beraber çalışalım, eğer tayin edilen mahkeme konusunda yanlışlık varsa düzeltelim, sorun yok.
İki: Söylediğim gibi, "radyo televizyon yayıncılığı" veya "yayıncılık", "medya kuruluşu", "platform işletmecisi" tabirlerinin kanunda karşılığı var. Buna rağmen demin verdiğiniz örneklere neden olabilecek ifadeler varsa bu nedenlere bu sonucu getirmeyecek şekilde ilave neler konulabilir, onları da koyalım. Çünkü bizim aklımızdan böyle bir ihtimal, böyle bir şey geçmiyor çünkü mevcut kanundaki tanımlara RTÜK bağlı, RTÜK'ün bütün kararları idari denetime tabi. Dolayısıyla şunu söylemek lazım: Bence aynı olaya farklı noktalardan bakıyoruz. Benim şahsen baktığım nokta şu: Bu alanda lisans alıp bütün kamusal yükümlülüklerini yerine getiren radyo televizyon kuruluşlarıyla, platform işletmecileriyle bire bir aynı faaliyeti yürüten internet ortamındaki işletmeciler aynı faaliyet olmasına rağmen, birisi bütün kurallara tabiyken diğer taraf kurallara tabi değilse haksız rekabet var yani hukuk alanı içerisinde oluşturulmuş bir boşluk var, bu alanın mutlaka düzenlenmesi lazım. Bu alan düzenlenirken mevcut radyo televizyon kuruluşlarının alanını da daraltacak bir şey yapıyorsak hemen çekelim, yapmayalım öyle bir şey ama getirdiğimiz kurallar internet üzerinden yayıncılar aleyhine, radyo televizyoncuların lehine bir şey yapıyorsa, onları kolaylaştırıp bunları zorlaştırıyorsa onları da yapmayalım.
Sayın Bakanımız çok güzel bir noktayı ifade etti, biz demişiz ki: "Biz hiçbir şey demiyoruz bedel konusunda." Ben dedim ki: "Niye bedel almıyoruz?" Yani normalde şöyle bakmamız lazım: Yayın ister radyo televizyon frekans tahsisiyle olsun ister internet ortamından olsun, eğer bir lisans bedeli alınacaksa kamusal yükümlülüklerin ölçülü ve eşit olması lazım, taraflardan birinin lehine davranırsanız olmaz. Artı, eğer ücret alıp almamanız konusunda kanuna bir hüküm koymazsanız yarın yönetmelikle bunu düzenleyemezsiniz.
Onun için şunu öneriyorum: Çok güzel konular gündeme getirildi, çok önemli eleştiriler getirildi. Arkadaşlar bu konuda çalışsınlar, Sayın Başkanımızın başkanlığında Genel Kuruldan önceki bir aşamada söylediğiniz endişeleri giderecek ne tür değişiklikler yapabiliriz, onların da üzerinden geçelim, maddelerin iyileştirilmesi gereken alanlar varsa onları da iyileştirelim ama şöyle bir düşüncemiz asla yok: Bu madde Meclisten geçtikten sonra, bugünden kararlaştırılmış bir anlayışla yayıncılığın kısıtlanması gibi bir anlayışımız asla söz konusu değil. İnternet ortamındaki yayınların daraltılması, bazı yayınların durdurulması gibi bir düşüncemiz asla yok. Sadece ve sadece eğer kurallı, kaideli yönetilen bir piyasa faaliyeti varsa bu piyasa faaliyetini yürütenlerin, herkesin aynı kurallara tabi olması lazım. Bir grup bu kurallara tabi olmadan faaliyet yürütürse o zaman bir piyasa denetimi, gözetimi faaliyeti yapamayız.
Teşekkür ederim.