KADİM DURMAZ (Tokat) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Komisyonumuzun değerli üyeleri, Sayın Bakanım, kıymetli bürokratlar ve basın mensupları; tabii, eğitimin önemini biliyoruz ama ülkemizi kesintisiz on altı yıldır yöneten bir iktidar eliyle eğitimin yerle yeksan olduğunu hepimiz de yaşayarak görüyoruz. Yani çocuğumuzun, torunlarımızın bir bölümü gerçekten zor şartlarda ve sürekli... Artık, insanlar imkânları olsa bırakınız ülkemizdeki marka değeri yüksek olan özel okulları, inanın ilkokulu bile yurt dışında okutmayı düşünen aileler hâlâ var, okutanlar da var; bunları bizler de biliyoruz.

Bütün bunları yaşarken Sayın Bakanımıza, Millî Eğitim Bakanımıza ve kadrosuna bakıyorum, bu ülkede hiç yaşamıyormuşçasına yapılan açıklamalar da bir o kadar hepimizin içini incitmektedir. Millî Eğitim Bakanımız Sayın İsmet Yılmaz, daha önce ilan edilen 20 bin sözleşmeli öğretmen atamasına ek olarak 5 bin ilave öğretmen alımıyla birlikte şubat ayı içerisinde en fazla 25 bin öğretmen atamasının yapılacağını açıklamıştı. Yine Sayın Bakanımız yaptığı açıklamada, öğretmen açığının 109.238 olduğunu resmî, kendi ağzından da açıkladı.

Şimdi, ülkemizde bu kadar açık ortada iken, eğitimde dünya sıralamasındaki yerimiz de ortadayken böyle bir noktada gerek Maliye Bakanlığımızın gerek iktidarın buradan tasarruf etmesi, alacağı... Sıcak birçok gelişmede, kalkınmada paralardan vazgeçen Sayın Maliye Bakanımızın bu noktadaki cömertliğini Türk Millî Eğitiminde atama bekleyen 450 bin öğretmen noktasında da göstermesini istiyoruz.

Hepimizin bildiği arkadaşlar, Sayın Bakanımızın "Düşünüyoruz." dediği, Sayın Müsteşarımız Yusuf Tekin Bey'in de "Gündemimizde yok." dediği ama bir kısım ücretli öğretmenin, sözleşmeli istihdamı konusu eğitimde pek verimli görülmemesine rağmen uygulanacak. Bu noktada, yaptığınız sınavlar, geriye doğru, "KPSS'ye giriyorum." diye gece gündüz, ilgili olmadığı, eğitimini almadığı bir beden eğitimi öğretmeninin, bir müzik öğretmeninin, bir resim öğretmeninin canla başla ekstra ücret vererek aldığı kursların sonucunda bu öğretmenlere yapılan da bir haksızlık. Bunu kurtarmanın yolu, sözleşmeliden derhâl... Diğer alanlarda geliştiğiniz taşeronu eğitimden ırak tutup... Çünkü eğitim çok önemli. Burayı doğrudan ülkenin ihtiyacını parselleyip, belirleyip ona göre, verilen rakamlara göre doğru bir eğitim politikasıyla yaklaşılması gerekiyor Sayın Bakanım.

Geçen rakamları siz de söylediniz, "Teşvik, yatırım indirimi, benzeri konularda iş adamlarının önünü açma noktasında şu kadar alacağımız paradan vazgeçiyoruz" dediniz. Gelin, eğitimde de bir cömertlik yapın, bu sene şu öğretmen açığının hiç değilse yarısını kapatmayı iktidar hedeflesin. Yakında seçimi kafaya koyduysanız... Bu öğretmenlerin her biri donanımlı insanlar; bunların olumlu politikaları belki size yol, su, elektrik, oy olarak da dönecektir. Bunun hesabını da yapın. Çünkü her hesap sizde. "Bütün yollar Roma'ya çıkar." dediği gibi, hemen sandık önümüze getirilip konuluyor. İşte burada da öğretmenler bunu bekliyor.

Teşekkür ediyorum.