CEMAL ÖZTÜRK (Giresun) - Sayın Başkanım, şimdi, muhalefetin nükleer karşıtlığını anlarım, özellikle Sayın Paylan'ın, anlayabilirim ama nükleer enerji dünyanın bir gerçeği.

BAŞKAN - Sayın Çam da en az onun kadar karşı.

CEMAL ÖZTÜRK (Giresun) - Karşı olabilir, onu anlarım ama şimdi, burada yaptığımız nükleer enerji tartışması değil ki. Şimdi, Türkiye 2012'de bir karar vermiş.

GARO PAYLAN (İstanbul) - 2010'da.

CEMAL ÖZTÜRK (Giresun) - Hayır, 2012 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla yatırımlarda devlet yardımlarından, teşvikle ilgili bir karar vermiş. Şimdi, onda zaten bu anlaşmayla 5'inci bölgedeki teşviklerden yararlanılıyor ama siz nükleer enerji santrali kuruyorsunuz. Bir termik santralde dahi bunları özel bir anlaşmayla verebilirsiniz ama burada getirilen nükleer tartışması yapmanın anlamını ben anlayamıyorum.

GARO PAYLAN (İstanbul) - Hayır, ne veriyoruz ne alıyoruz diyorum Sayın Vekilim, Cemal Ağabey.

CEMAL ÖZTÜRK (Giresun) - Şimdi, ne veriyorsunuz ne alıyorsunuz değil, elbette bir şey vereceksiniz ki alacaksınız. Kaldı ki nükleer santral sadece elektrik enerjisiyle de değerlendirilmemeli, siz nükleer teknolojiye sahip bir ülke olacaksınız. Çevremizdeki bütün ülkelerde, İran'da var bu, İsrail'de var, Rusya'da var, Ermenistan'da var, şurada şey olarak çok eski bir şey. Bu tartışmalara girersek "Efendim, rüzgâr mı güneş mi?" Rüzgâr olmadı, üfleyerek mi enerji elde edeceğiz?