KOMİSYON KONUŞMASI

NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Teşekkür ederim.

Bu ÇAYKUR'un bir şekilde yoluna devam etmesi lazım. Yani oradaki çay üreticilerinin de, çay üretiminin de devamlılığı açısından ÇAYKUR'un önemi fazla. Ama tabii buradaki bu zararları azaltma noktasında bazı aslında yapılmaması gerekenleri de savunmak da doğru bir şey değil. Yani Sayın Domaç'ın dediği gibi ÇAYKUR Rizespor... "ÇAYKUR" unvanını Rizespor ne zaman aldı? Yani ne zaman bu anlaşma yapıldı?

TURGAY DEVELİ (Adana) - Sonradan, Rizespor'du.

NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Bu ÇAYKUR Rizespor unvanını aldıktan sonra satışlara ne kadar katkısı oldu bunun? Bunları sorayım ben. Yani ÇAYKUR unvanını almadan önce Rizespor ÇAYKUR ne kadar zarar ediyordu, yani yüzde olarak satışlarıyla? Madem çok büyük etkisi var, yani "olmazsa olmaz" demektir. Yani, şimdi buradan hareketle baktığımızda, Haydar Bey'in dediği gibi, işte Kocaeli çok büyük bir sanayi bölgesi. Orada TÜPRAŞ'ıyla, işte diğer bir sürü daha önceki KİT kurumlarıyla var olan bir şehir. Vergide işte dördüncü, beşinci, Bursa'yla yarışan bir şehir bu anlamda. Ama Kocaelispor'un takımı işte BAL'de de amatör ligde yani şeyde bile değil, bu "3'üncü Lig" diye tanımlanan ligde bile değil.

Şimdi, Bursaspor'un başında bir unvanı yok. Mesela Bursa'da da Marmarabirlik var, ÇAYKUR'dan daha fazla cirosu olan bir kurum diye biliyorum ve Bursaspor'un da şu anda bildiğim kadarıyla en son -genel kurullarına katıldım- 100 trilyon lira falan civarında da borcu var ama hiç böyle bir zorlama, zorunluluk falan da olmuyor. Yani Bursaspor da Bursa'nın bir markası veyahut da Türkiye 'de şampiyon olmuş beşinci birtakım.

Velhasıl, yani Marmarabirlik zeytin üreticisi için aslında, çok önemli bir kurum. Hatta, işte, Balıkesir'i de kapsıyor Marmarabirlik bu anlamda, Çanakkale'yi de kapsıyor.

BÜLENT BELEN (Tekirdağ) - Tekirdağ'ı da kapsıyor.

NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Tekirdağ'ı da, evet, yani o Marmarabirlik, adı üstünde Marmara'nın zeytin üreten bir çok yerini Bursa ağırlıklı olmak üzere kapsıyor.

Şimdi buralardaki asıl gaye ÇAYKUR gibi...

MEHMET DOMAÇ (İstanbul) - İstanbul'u da kapsıyor.

NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Olabilir.

Neyse, benim söylemek istediğim şu: Yani bu tür kurumlar üreticilerin hayatiyetini devam ettirmek, onları üretime teşvik etmek açısından, daha rahat üretim yapmaları açısından önemli kurumlar. Yani bizde bir söz var "Evde olmayan camiye haram." derler, yani evde yoksa... Biz bir zarar ediyoruz, tutuyoruz kulübe yardım, bağış gibi bir şey ediyoruz. Yani bu kadar paranın hakikaten ÇAYKUR'a böyle bir etkisi var mı, yok mu?

Ben o sorduğum sorulara da cevap alırsam...

Teşekkür ederim.