BAŞKAN - Bakın, arkadaşlar, eğer usulde bir düzeltme yapmak istiyorsak... Ben bir partinin mensubuyum. O parti içinden iktidar çıkarmış, hükûmet çıkarmış ve ülkeye hükûmet eden, politikaları olan ve bu politikaları da genellikle kendi genel kurulunda ve sonra da Türkiye Büyük Millet Meclisinde kanunlarla da hayata geçiren bir partinin mensubuyum. Ağaç kovuğundan gelmedik. Eleştiri yapıyorsunuz. Bu eleştirilere elbette tahammül edeceğim ancak Komisyonun amacına matuf eleştiriler ve öneriler olmasını beklerim. Burada genel tarım politikalarını konuşmaya başlarsak Komisyon amacından da ayrılmış olur, amacına da ulaşmamış olur. Bizden beklenen faydayı da sağlamamış oluruz.

Popülizm yapalım, arada bir iki eleştiri getirirken bunun içerisine genel tarım politikalarını da dâhil edelim ama sadece "Buraya Hükûmet temsilcileri gelmiş, bürokratları eleştirelim ve buradan siyasi iktidara birtakım eleştiriler getirmiş olalım." babından bakarsanız, buna cevap verme ihtiyacı doğar.

Ben bu partinin mensubuyum. Hükmeden, ülkeye hükmetme yetkisi bulunan bir iktidarın içinden çıktığı bir partinin mensubuyum. Buna cevap verirken niye rahatsızlık duyuyorsunuz? Ben eleştirilerinize tahammül ediyorum, sabır da gösteriyorum. Siz de benim cevaplarımı lütfen bu çerçevede değerlendirin, yoksa benim bir itirazım yok. Benim önerimi beğenmeyebilirsiniz, eleştiri de getirebilirsiniz ama bunu rapora muhalefet şerhi olarak koyarsınız.

Ben bunu sadece arzı dengelemek adına söylüyorum. İç piyasada ve dış piyasada eğer bunu tüketemiyorsanız daha fazlasını üretmenin bir mantığı yoktur. İktisat kuralıdır. Az çok biz de iktisat okuduk. Bunu teklif ediyorum. Bu öneriyi getirmemiz lazım.

"Efendim, Amerika'ya satmamız lazım." Çok güzel. Temenni. Katılmayacak hiç kimse çıkmaz herhâlde üreticisinden tüketicisine varıncaya kadar. Ama bunun yöntemini söylememiz lazım. Bunu söylemekle iktifa edemeyiz. Bunu söylüyorsanız... "Efendim, ben hocalığını yaptım." İyi, buyurun, çok güzel, anladım, satmamız da lazım. Bunu söylemek için hoca olmaya gerek yok. İlkokul mezunu üretim yapan bir adama da sorsanız o da söyler. Satmamız lazım ama satamıyorsak burada bir sıkıntı var. Nedir? Ben bunu öğrenmeye çalışıyorum. Dikkat ederseniz bürokrat arkadaşlara da... Tamam, satmamız lazım. Bu piyasada bu ürün bu fiyata gidiyorsa, ben 1.500-2.000 dolardan bu piyasaya giremiyorsam burada bir sıkıntı var, bir açmazımız var. Nedir? Bunu çözmemiz lazım. Varsa teklifimiz bunu sunmamız lazım. Bunu öneriyorum. Yok, biz eleştiri yapalım, iktidara her türlü şeyi söyleyelim, e siz iktidarın da içinden çıktığı bir partinin mensubu olarak bu eleştirilere tahammül edin, bize de hiçbir eleştiri getirmeyin...

Biz başka partilerin mensuplarıyız arkadaşlar. Aynı şeyi düşünmediğimiz için başka partilerdeyiz. Lütfen, siz de bana bu hususta anlayış gösterin. Kendi arkadaşlarımdan çok size söz hakkı da tanıyorum. Hiç birinizin sözünü de kısıtlamıyorum.