Değerli üyelerimiz, gerçekten kadınla ilgili meselelerde, kadınla ilgili sorunlarda siyasi görüşlerimizi bir kenara bırakarak çok hızlı kararlar alarak ilerlememiz gerekiyor. Şimdi, tabii, bizler ve sizler, hepimiz siyasetçi olarak sahadayız. Sahada karşılaştığımız bir ayrımcılıkla, bir sıkıntıyla ilgili hemen ilgililerle bir araya gelerek sorunları iletiyoruz ve çok hızlı çözümler geliyor. İşte, yurt dışında yaşayan kadınlarımızla ve ailelerimizle ilgili sorunlar ve birçok sorunlar, şimdi aklıma gelmiyor. Mesela bir örnek -siz söyleyince hatırladım- geçtiğimiz hafta Hükûmet sözcümüz, Başbakan Yardımcımız Bekir Bozdağ'la ilgili bir görüşmemiz noktasında bir ilerlemeyi sizlerle paylaşmak istiyorum. Artık il müftü yardımcılarımız Başbakan Yardımcımızın inisiyatifiyle, bizzat takibiyle 81 ilde başlatıldı yani 81 ilde olması noktasında harekete geçildi. Şu anda 15-20'yi geçti yanlış olmasın rakamlar ve şunu söyledi: "Murakıp alımına -aramızda Diyanet İşleri Başkanlığında çalışan arkadaşlarımız var- çıkıyoruz kadın erkek demeden ama hiçbir kadın başvurmuyor." Ama özellikle kadınların orada olması gerektiği düşüncesiyle, bu noktadaki hassasiyetle birlikte tekrar duyuruya çıkıyorlar "Kadın murakıp başvurularını alıyoruz." diye. Kadın müfettişlikleri için de aynı şekilde. Şimdi, bir inisiyatif ve bir duruş var. Buradaki bazı ön yargıları, uygulamadaki eksiklikleri gidermek için bırakın kurumlar aracılığıyla bizzat, kişisel ve şahsi takipler var, inisiyatifler var ve bu, güzel bir şey.

Evet, arkadaşlarımız bahsetti yurt dışı temaslarımız var, çeşitli şekilde bir araya geliyoruz. Bir ülke ne kadar yüksek gelire sahip olursa olsun, toplumsal cinsiyet endeksleri ne kadar yüksek olursa olsun kadınların hâlâ problemler yaşadığını yani sayısal eşitliği geçmiş olan ülkeler bile kadınlara ait sorunları maalesef ve maalesef yaşıyorlar. Bu, sayısal ve birtakım kanuni ve cezai düzenlemelerle gerçekleştirebileceğin... Artık bütün bilimsel açıklamalar ve veriler ortada. Bize, işte, o yüzden KEFEK'in -Tülay Hanım'ın anlattığı gibi- proje yapabiliyor olması yani farkındalık yani zihinsel dönüşümü sağlayabilmesi noktasında çalışma yetkisi verilmiş. Bunu ben çok önemsiyorum Başkan olarak ve üyelerim olarak sizlerin de önemsediğinizi biliyorum. İşte, bu yaptığımız her bir çalışma yani 2017'de her ay bir etkinlik ve program yapmışız. Neden? Zihinsel dönüşümü sağlayalım yani yetmiyor, kanun yetmiyor, ceza yetmiyor, inisiyatif almak yetmiyor. Beraber ilmek ilmek her kişinin zihnindeki o kalıp yargıları kırarak, dengeli bir biçimde ülkemize yönelik en uygun çözümleri bularak bu süreci tamamlamak istiyoruz. Bu düşünce hepimizde bu anlamda olduğuna inanıyorum.

Bu anlamda da projemizin yürütme ve uygulama komitesi üyesi olan Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Sekreteri Mehmet Ali Kumbuzoğlu aramızda. Kendisi de söz almak ister, ben kendisine sözü vermek istiyorum.