| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Katma Değer Vergisi Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/926) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 14 .03.2018 |
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Doğrudan Sayın Paylan'ı hedef alarak söylüyorum.
Sayın Paylan, eleştiriler yapıyorsunuz, buna saygı duyuyorum, onlara cevaplar da veriyorum ama buna rağmen, verdiğim cevapları hiçe sayarak, duymazlıktan gelerek yani böyle emme basma tulumba gibi aynı şeyi tekrar tekrar söylüyorsunuz. Ayıp! Şöyle ayıp: Ya, anlatıyorum. Şimdi, ben biliyorum, Genel Kurula ineceğiz, Genel Kurulda kürsüye çıkacaksınız, şurada yaptığınızı gene yapacaksınız. Ayıp ya! Siyaseti, eleştiriyi yapalım ama bakın, izah ettiklerim...
GARO PAYLAN (İstanbul) - Niye ayıp Sayın Bakan?
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Arkadaşlar, bir dakika ya...
"Yüzde bir" diyorsun, ben bunun niye yüzde birle ilgili olmadığını söylüyorum, buna rağmen, bunlar hiç yokmuş gibi burada açıklamalar yapıyorsun. Bu doğru bir yaklaşım değil.
Bakın, çok güzel eleştiriler var, teşekkür ediyorum ama ben de burada boğazımı yırttım ve bunları izah ettim, açıkladım. Bari, en azından, bu açıklamaların çerçevesinde şunları ilave diyebilirsiniz ama hiç konuşmamışım gibi bir tarz geliştirdiniz, onu artık yani...
BAŞKAN - Sayın Bakanım, teşekkür ediyorum, anlaşılmıştır.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Devam ediyorum, cevap vereceğim.
Bir: Bu tasarı, yeni dönemdeki iade sistemi 1 Ocak 2019'dan sonra verilecek beyannamelerle başlıyor, on iki aylık dönemde indirim konusu yapılamayan katma değer vergisinin on üçüncü dönemde iadesini öngörüyor. Bu nedenle, bizim etki analizi raporumuzda gelecek maliyetin ilk defa 2020 yılında olduğunu söylememiz bundan dolayıdır.
BAŞKAN - On üçüncü ayda müracaatına imkân veriyor.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Tabii, müracaatına...
Dolayısıyla, özel olarak orada bir kaydırma gibi bir düşünce yok.
Demin yine konuşmamda söyledim, yine dinlememişsiniz, bir de bana diyorsunuz ki: "Beni dinle." Dedim ki: "Biz burada, evet, vergi yükünün azalmasına imkân sağlıyoruz, bunun bir kısmını kayıt dışı ekonomiyle mücadele ederek, bir kısmını oran çalışmalarıyla telafi edeceğiz ama netice itibarıyla, bu bütçe dengesine de bu şekilde yansıyacak." Bu genişlemeci bir maliye politikası mıdır yoksa aslında ekonominin orta ve uzun vadede çarpan etkisi nedeniyle ekonomiye sağlayacağı fayda nedeniyle aslında, mali disipline uygun bir yaklaşım mıdır, onu siz takdir edin. Bizim bütçe disiplini konusunda veya genişleyici kamu maliyesi konusundaki duruşumuz sözden ibaret değil. On altı yıldır bu ülkede bütçe yapıyoruz ve bütçe uyguluyoruz, o açıdan da herhangi bir sorun yok.
Sayın Kuşoğlu, polemik yapmak istemiyorum, sözlerimin her birisi tane tane bellidir. Bütçede öngörülen rakam bu, orta vadeli programdaki rakam bu, gerçekleşme bu ama gerçekleşmenin arkasındaki faktörler: Bir, iadeleri hızlandırdık, bilerek hızlandırdık ekonomiye destek olmak için. İki, bir kısım KDV'den vazgeçtik ekonomi canlansın diye. Dolayısıyla bunu söyledim. Sizin söylediğiniz şu: "Beceremediniz, toplayamadınız, yapamadınız." Değil, Sayın Kuşoğlu. Kim toplayamamış, kim becerememiş, kim yapamamış? Toplamışız, oranlar belli, tahakkuk tahsilat oranları belli. "Becerememişsiniz." Nereden becerememişiz? Şimdi, görürsünüz ki sanki 2002 yılında biz bu sistemi devraldığımızda katma değer vergisi tahakkuk tahsilat oranları 1999 yılında yüzde 99,5'ti, biriken katma değer vergisi 5 milyar liraydı. Bunların hepsini siz de benden daha iyi biliyorsunuz da -yani şimdi hoşunuza da gidiyor- bu açıklamaları bana yaptırmak zorunda bırakıyorsunuz, yapmayın.
Sayın Bakanımızın VEDOP'la ilgili çalışmalarını her zaman söylüyoruz, 2002 sonrası dönemde Gelir İdaresi Başkanlığının bu alandaki devam eden yatırımlarını söylüyoruz. Bugün Gelir İdaresi Başkanlığı her geçen gün idari kapasitesi daha genişleyen bir şey, onun için bir acizlik yok, bir başarısızlık yok. "Başarı var." da demiyorum ya. Bu başarıyı kim takdir edecek? Siz de değil, ben de değil, millet, millet. Siyasetin kuralı, millet karar verir.
O açıdan, lütfen burada yaptığımız değerlendirmelerde... Getirdiğimiz önerileri göklere çıkarmıyorum, getirdiğimiz öneriler sihirli formül demiyorum. Bana piyasa ne dediyse ben onu getirdim, ekonomi ne dediyse onu getirdim, vatandaş ne dediyse onu getirdim. Şimdi konuşuyor Sayın Paylan... Esnaf odalarına gittim, esnaf odalarına -sen tabii uğramazsın öyle yerlere- esnaf odalarına gittim, esnaf odası bana dedi ki: "Sayın Bakanım ya şu devreden KDV'den muztaribiz." Senin için 10 bin liranın kıymeti yok ama benim esnafım için 10 bin lira önemli bir para, onun kira parası. Kusura bakmayın, vatandaşla bu kadar alay etmeyin.