| Komisyon Adı | : | TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 15 .03.2018 |
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Şimdi, teşekkür ediyoruz.
BAŞKAN - On dakika boyunca, ara verene kadar süreniz var efendim.
Buyurunuz.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Tamam, on dakikada toparlayacağım.
Evvela bütün milletvekillerimize çok gönülden teşekkür ediyorum. Hakikaten çok güzel katkıda bulundular.
Burada bir iki hususu açıklığa kavuşturmam lazım. Bir defa, ben de çiftçilik yaptım yani patates çıkardık, pancar çıkardık, tırpanla biçtik, traktörle tarla sürdük, sulamada kuyu açtık, suladık. Dolayısıyla çiftçi hakikaten çok korunması gereken bir kesim. Dolayısıyla bizim de tavrımızı mutlaka çiftçiden yana koymamız lazım çünkü üreten insan, eli öpülecek insandır hakikaten.
Az önce değerli vekillerimiz çok güzel ifade ettiler -tabii, enerji, su ve gıda- yakın bir gelecekte belki gıda, enerjinin çok daha önüne geçecek. Yani yakın bir gelecekte dünyadaki en önemli konu gıda güvenliği, gıda arzı olacak. Dolayısıyla biz de burada birlikte, sizlerin de görüşünü alarak en güzel şekilde çiftçimize nasıl destek vereceğiz, sulama sorunlarını ve toplulaştırmayı hızla bitirerek çiftçimizin üretimini nasıl artıracağız, bunun için gayret ediyoruz. İnanın, ben de arkadaşlarıma söyledim, mesai mefhumu yok, hatta "Gecenin üçünde dahi beni kaldırın, bir problem varsa çözelim." diye söyledim. Çünkü artık mümbit toprakların tamamını sulamamız lazım, toplulaştırmayı bitirmemiz lazım. Bu konuda da sizlerden... Bu bir parti meselesi değil, bunun hepimizin hedefi olması lazım. Dolayısıyla burada da bir eksikliğimiz varsa bizi de tenkit ederseniz seviniriz, maksadımız bu, onu özellikle vurgulamak istiyorum.
Suyun özelleştirilmesi yok, suyun özelleştirilmesine ben de kesinlikle karşıyım. Burada yaptığımız şey, sadece, bakın, yatırım bedellerini kaldırıyoruz ilk defa. Yani tahsil ediliyor edilmiyor, bir kısmı tahsil edilmiş, bir kısmı edilmemiş, o ayrı bir şey. Ama oturduk, konuştuk dedik ki: Sadece su ücretini alalım. Su ücretini niçin alıyoruz biliyor musunuz? Çünkü sudan ücret almazsak çok vahşi şekilde suluyor. Ben de çok iyi biliyorum -şehir ismini vermeyeceğim şimdi- bazı yerlerde normalde bütün alana yetmesi gereken su yetmiyor çünkü üst kısımdaki, memba taraftaki aşırı kullanıyor, aşağıdaki su alamıyor. Dolayısıyla bu böyle olursa... Kontrollü bir şekilde tarla içi sulaması, toplulaştırma ve kontrollü şekilde sularsak, yetecek şekilde damlama ve yağmurlama sulamaya, kapalı sistem sulamaya dönersek problem halledilecek. Biz bunun için su bedelinin istiyoruz. Ya aşırı kullanmasın ve hatta vatandaştan alacağımız su bedelinin bütçe içinde kıymetiharbiyesi yok ama burada maksat, sadece işletme bakım giderleri, personel giderlerini tahsil etmek, suyu tasarruflu kullanmaya yönlendirmek içindir, başka bir gayemiz yok.
Suyun özelleştirmesi kati surette söz konusu değildir. Onun öyle bir madde varsa...
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Ama ben hemen söyleyeyim.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Müsaade edin, öyle bir maddesi varsa değiştirelim, paranın tahsili için.
MUHARREM VARLI (Adana) - 7'nin (8)'inci paragrafı.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) -Müsaade edin, ben toparlayayım. Zaten maddede varsa yazalım, suyun özelleştirilmesi konusu su parasının toplanmasıyla alakalı husustur.
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Hemen söyleyeyim Sayın Bakanım.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Müsaade edin, siz konuştunuz Sayın Okyay.
Özellikle yine denildi ki: "GAP bitmedi, KOP bitmedi." Şimdi, değerli arkadaşlar, GAP'ta en büyük yatırımları yapan biziz, bütün ana kanallar bitti. Bakın, şu anda biliyor musunuz suni nehirler GAP'ta, KOP'ta 221 kilometre. Bir Kızılırmak Nehri, dünyanın en uzun suni nehrini inşa ettik ve şu anda da bakın GAP'taki sulama oranını belirteyim. Şu anda GAP'ta tamamlanan 545.938 hektar yani yüzde 50-51'i bitti, yüzde 19'u da 197.969 hektar inşa hâlinde, yüzde 30'u da...
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - 1,7 milyon hektardır sulanabilir alan.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Efendim?
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - 1,7 milyon hektar alan GAP projesi...
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) -Değil efendim, bir dakika, müsaade edin, bunu da tartışalım.
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Niye tartışalım ki?
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Bir dakika efendim, öyle değil, öyle değil.
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Projenin master planında öngörülen tarımsal sulama alanıdır.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Müsaade edin, izah edeyim o zaman, bu işi bilen bir kişiyim.
BAŞKAN - Sayın Vekilim, lütfen...
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Daha önce bir master planında rastgele, proje planlama olmadan bir rakam ortaya konulmuş. Bunun projesi dahi yoktu, ilk defa projeyi ben 2003 yılında DSİ Genel Müdürü olduğum zaman bütün GAP'ın alanının projelerini yaptırdım ve 1 milyon 58 bin hektar olarak belirlendi, projesi yoktu daha önce, bunu özellikle belirtelim. Bu çok uzun...
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Sayın Bakan, GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığının 2015 yılı Faaliyet Raporu'nda yüzde 26,5 tamamlanma oranı ifade edilmiş; 2015 yılı Faaliyet Raporu'nda GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığının.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Efendim, bunun sulaması yapan biziz, etüt yapan... DSİ'nin rakamlarına bakın.
Bakın, KOP'ta...
BAŞKAN - Evet, karşılıklı tartışma olmasın Sayın Vekilim, lütfen.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Şimdi, Sayın Vekilim, siz konuştunuz, müsaade ederseniz çok kısa... Daha da müzakere edeceğiz merak etmeyin burada, sizlerin katkılarına da teşekkür ediyorum. Esasen bakın, burada -Başkanım Konya Milletvekili- KOP'la ilgili ne yaptık? KOP'la ilgili bir çalışma yoktu, biz dağları deldik efendim. Mavi Tünel diye Bağbaşı Tüneli, 17.034 metre ve orada Bağbaşı Barajı ve Mavi Tünel'i, bunları açtık. Suğla depolaması ve oraya Beyşehir-Suğla- Apa; suni nehirler inşa ettik. Ayrıca Derebucak'ta Akdeniz'e akan suların önünü keserek Gembos Tüneli ile Beyşehir Gölü'nü kurtardık, oradan fazla suları Beyşehir-Suğla-Apa'dan Konya Ovası'na yönlendiriyoruz. Yani bunlar yapıldı, bakın, bunların detayına girmeyeyim, sizlere de bir şekilde izah edeceğiz. Hakikaten KOP'ta da çok büyük bir yatırım yaptık, şu anda 675 bin hektarlık alan yer üstü sulamasıyla, 442 bin hektar yer altı suyu işletmesiyle şu anda da 74 bin hektar da plan, projede. Yani bakın, çok farklı keza DAP'ta bunlar ilerliyor, ilerleyecek. Şu anda bizim 2018-2019'da paranın tamamını sulamaya ayırıyoruz, bütünü sulama. Bakın mesela İmamoğlu Sulaması, yıldırım hızında ilerliyor. Anamur Ovası, hızlandırılması talimatını verdik. Bunlar daha önce yoktu, bunların hepsini bitireceğiz.
Gelelim sulama birliklerine. Efendim, sulama birliklerinden çok iyi işleyen var, tebrik ediyoruz, takdirname bile veriyoruz. Ama takdir edersiniz ki çiftçilerle problemi olan ve çiftçilerin büyük kısmında "Ya artık bu sulama birlikleri parayı topluyor, parayı çarçur ediyor." diyenler var. Dolayısıyla biz bunlar için yeni bir sistem getirdik ama birtakım tavsiyeler var, onları kanun maddesi gelince görüşeceğiz. Bakın zaten 372 sulama birliği var, bunlar -yaklaşık tam rakam verelim- 2 milyon 138 bin 817 hektarlık alanı sulamaya çalışıyorlar. Ama bunun dışında belediyeler, 137 belediye, su kanalizasyon idaresi, büyükşehir belediyesi, onlar da işletiyor. Kooperatifler, köy tüzel kişilikleri 192 adet... Bunları bir düzene sokmamız lazım. Ayrıca bunun dışında 1.455 Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının kontrolü altında olan sulama kooperatifleri var. Yani bunları dikkate alırsak bunların bir düzene sokulması gerekiyor. Maksadımız çok iyi işleyen bir sistem oluşturmak, bunu da özellikle vurgulamak istiyorum.
Suyun denetimini yapacağız. Bir de Sayın Sarıbal dediniz ki: "Yani fazla su, nasıl olsa toprağa giriyor..."
ORHAN SARIBAL (Bursa) - Hayır yani ben şey anlamında söyledim, doğru olmadığını söyledim, baştan zaten söylemiştim.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Bu doğru değil, bakın, şu anda GAP'ta özellikle bu fazla sulama sebebiyle tuzlanma, çoraklaşma oluyor, bunu önlememiz lazım.
ORHAN SARIBAL (Bursa) - Evet, biliyorum.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Biz burada özellikle üzerimize çok büyük bir yük aldık değerli vekiller yani tarla için sulamayı da deruhte edeceğiz. İnanın, gece gündüz bununla uğraşıyoruz, tarla içi sulama çok önemli bir mesele. Ama inşallah birlikte, hep beraber sizlerin yardımıyla Türkiye'deki sulama...
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Sayın Bakanım, tuzlulaşma tesviye sorunu nedeniyle görülüyor.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Evet onları da yapacağız, tarla içi düzenleme vesaire.
Bir de efendim, özellikle orman kadastrosu çalışmaları... Sayın vekillerim, buradaki problemlerin olmaması için... Yani bakın, lütfen şimdiye kadar, 2007 yılına kadar hiçbir şekilde ormanın tapusu olmamış. Ben, bakın, kadastro çalışmalarını çok önemsiyorum çünkü tapusu olunca işgal olamaz ve aynen şunu ifade ediyorum: Biz bugüne kadar ormanlık alandan hiçbir yeri işgal ettirmedik hatta ormanlık alan artıyor şu anda; 1,5 milyon hektar, 15 milyon dekar arttı, bu kayıtlarla sabit. Peki, bunu nasıl yaptık? Ben 2007 yılında...
Özellikle Sayın Başkanım, bir dakikalık sürem var...
BAŞKAN - Evet, tamamlayalım Sayın Bakanım.
ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - 2007 yılında Çevre ve Orman Bakanı olduğum zaman Orman Genel Müdürünü davet ettim, dedim ki: Ne kadar ormanlık alanım var? O söyledi işte "22,7 milyon hektar." Nasıl inanacağım sana, nerede tapusu? Tapusu deyince şaşırdı çünkü orman kadastrosu kendi başına çalışmış, sayısal değil, tamam mı tapu kadastrosu kendi başına çalışmış. Biz ilk defa tapu kadastro ile orman kadastrosunu birlikte çalıştırılarak şu anda Türkiye'deki ormanlık alanın 97'sinin kadastro işlemlerini bitirdik ama tapuya tescil işlemleri bazı alanlarda sayısal olmak için tapu kadastro... Şimdi burada getirdiğimiz kanunla birlikte geri kalan kısmının, yüzde 85'inin tapusunu aldık. Şu anda ilk defa Türkiye tarihinde orman teşkilatının tapusunu bizzat Genel Müdüre tapu kadastroyla, orman kadastrosuyla birlikte alarak ben verdim. Şimdi, geri kalanının da tamamlanması için bunu yapıyoruz, bir. Bir ikincisi ormanda yaptığımız husus da efendim, geçmişte adamın tapulu arazisine askerî yönetim demiş ki: "Burayı orman olarak ağaçlandırın." demiş bir yüzbaşı. Tapulu araziye ağaçlandırma yapmışız ama bu haksızlığı, bu mağduriyeti telafi etmek için madde koyuyoruz. Üçüncüsü, bir maddede trampayı getiriyoruz ama trampa rastgele olmayacak. Uygun görülen alanlar bütün kurum ve kuruşların görüşüyle Bakanlar Kuruldan geçerek yapılacak. Nasıl diyelim? Bu da şu: Şu anda mesela bazı yerlerde yok mu? Var, sokağın bir tarafı 2/B'ye girmiş, sadece üç ay, beş ay sonra yaptığı için tespit edilmiş. Çünkü tespitle yani bir 31 Aralık 1981 tarihinden önce yapılanlara vermişiz çünkü artık orman vasfını kaybetmiş, şehir olmuş, her şeyi, yolları açılmış ama öbür tarafını veremiyoruz. Neden? Orada tamamen şehir var. Hatta sizin gruptan bazı vekillerden geçenlerde ben nöbetçiydim- "Ya, bunu birlikte çözelim." diye teklif edenler de oldu. Nasıl oluyor? O, üç beş ay sonra yapmış ama vatandaş diyor ki: "Ben de aynı zamanda yaptım." Ama burada tarih var, 31 Aralık 1981 tarihinden önce orman vasfını kaybetmişse 2/B oluyor. Peki, öbür tarafta, şu anda vatandaş oturuyor, binalar yapılmış, para da alamıyoruz, iyi herhangi bir şeyi de yok, su da verilmiş, yol da gitmiş, elektrik de gitmiş -bu yerleri göstereyim- diyoruz ki: Bizim burada ormandan kaybımız var dolayısıyla bunu Millî Emlake devredelim, Millî Emlak en az 2 katından az olmamak üzere bize uygun alandan yer versin, orayı ağaçlandıralım. Böylece hem vatandaş kazansın hem de orman kazansın, orman alanı daha da artsın. Teklifimiz bu. Bunu zaten maddeler gelince, arkadaşlarımız, ekip burada, teker teker izah edecekler. Ormanlara en çok sahip çıkan kişilerden birisi benim çünkü ormana, ağaca karşı aşırı bir sevgim var. Samimi söylüyorum, bütün, uydudan, karadan, her taraftan ormanda işgal var mı, yok mu; bütün ormanları taksim ettim, mesulü var. Eğer "1 metrekare işgal ettirdiniz." derseniz, buyurun hodri meydan.
Dolayısıyla ben hepinize teşekkür ediyorum. Ormanlarımıza sahip çıkacağız, suyumuza sahip çıkacağız, toprağımıza sahip çıkacağız, hep birlikte sahip çıkacağız, çiftçilerimizi koruyacağız.
Hepinize teşekkür ederim, hepinizin de niyeti halis.