Komisyon Adı | : | TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU |
Konu | : | Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın (1/929) |
Dönemi | : | 26 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 20 .03.2018 |
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - 5'inci maddeyi değerlendirirken 6'ncı maddeyi göz ardı etmemek lazım. Bir özelleştirme mantığı var 6'ncı maddede.
Şimdi, Sayın Bakan sunumunda mevcuttaki durumdan çok olacakları anlatırken "İçme suyu aboneliklerinde olduğu gibi, sulama tesisinden faydalanmak için vatandaşların da sözleşme imzalaması gerektiği şeklinde bir şart getiriyoruz." diyor. Devamında diyor ki: "Bütün içme suyunda vatandaş ne kadar su alacak, ne olacak, nasıl alacak? Tabii bununla ilgili sulama bedellerini ödeyecek." Devamında "Vatandaş bir sözleşme imzalayacak, ne su alacak ne verecek, o bilinecek." diyor. Yine Sayın Bakan "Gerektiğinde tarlasına saat koyacağız veyahut vanadan alacak. Artık biz şu anda, Türkiye'de öncelikle kritik su sıkıntısı çeken bölgeden başlamak üzere, tarla içine vanasını ve sayacını koyarak alacağız." diyor. Sonra, kapalı devrenin geliştirileceğini, dağıtımın geliştirileceğini belirttikten sonra da İcra ve İflas Kanunu'nda uygulanacak düzenlemelerden dem vuruyor.
Az sonra gelecek bir maddede de destekleme verilen çiftçilerden su borçlarının tahsil edileceği belirtiliyor. Bundan sonrakinde de suyun özelleştirilmesiyle ilgili bir kapsam var.
Bütününe bakarsak, bu sayaç olayı yaygınlık kazandığında suyun özelleştirilmesiyle ilgili dolaylı bir bağ da var. Buna bütün bakmak lazım.