| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Katma Değer Vergisi Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/926) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 15 .03.2018 |
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Değerli arkadaşlar, bir süredir yapmış olduğumuz yasal ve idari düzenlemeleri dikkatle takip ederseniz şöyle bir yaklaşım ortaya koyuyoruz: Vergiye gönüllü uyumu teşvik edecek mükellef lehine düzenlemeler yapıyoruz. Diğer taraftan da vergiye gönüllü uyum programlarına rağmen, vergisini ödemekte istekli olmayan mükellefler hakkında da gerekli takibat ve yasal işlemleri yapıyoruz. Modern bir vergi idaresinde de temel yaklaşımın zaten böyle olması lazım. Burada, gerek beyannamelerin verilmesi gerek vergisel yükümlülüklerin yerine getirilmesi noktasında kolaylıklar getirip uyum maliyetlerini hem zaman hem de kaynak olarak aşağı çekiyoruz.
Bakın, en son mükelleflere defter beyan sistemi getirdik yani eksiden işletmeler gidip noterde işletme defterini tasdik ettirirdi, mühürletirdi, ondan sonra tutardı; değil mi? Ona para da öderdi. Şimdi, biz diyoruz ki: "Buna katlanmanıza gerek yok. Elektronik ortamda Gelir İdaresi Başkanlığının sistemi üzerinde bu defterinizi tutabilirsiniz." Ve son derecede kullanıcı odaklı basit bir program yani oturduğunuz yerde bu işi yapabilecek kadar da basit. Artı diyoruz ki: "Artık defter saklamak zorunda bile değilsiniz çünkü defter zaten elektronik ortamda tutulmuş." Size onlarca örnek anlatabilirim. Burada "vergiye uyum", "vergiye gönüllü uyum", "vergiye yüksek uyum" şeklindeki tanımlamalarımız belirli bir mükellef grubunu hedef alan tanımlamalar değil. Küçük ölçekli işletmelerin vergisel uygulamalarını basitleştirerek onların uyum derecelerini yükseltecek ortamı sağlıyoruz, orta ölçekli işletmeler için de bunu sağlıyoruz. Büyük ölçekli firmalar için de -tamam, onların profesyonel çalıştırdıkları kişiler var vesaire- gönüllü uyumu teşvik edecek programlar yapıyoruz. Mesela dedik ki: "Bir mükellef beyanlarını düzenli olarak verirse, vergilerini süresinde öderse yüzde 5 vergisinde indirim yaparız." Değil mi? Yine dedik ki: "Bir mükellef iyi gününde beyanlarını verir, vergilerini öderse herhangi bir zorluğa düştüğünde ilk elinden tutan biz oluruz." Onun için, kolaylaştırılmış tecil müessesesini getirdik, beş yıla kadar, çok düşük oranlara kadar inebilen faizlerle tecil müessesesini kolaylaştırdık, birçok örnek var. O açıdan, şimdi, burada "Bu düzenlemeleri holdinglere yapıyorsunuz.", "Büyük ölçeklilere yapıyorsunuz.", "Küçük ölçeklilere yapmak lazım.", "sosyal devlet..." Bunlar doğru yaklaşımlar değil, yaptıklarımızla uyuşmayan değerlendirmeler. Sizin söylediğiniz konularda sizden daha fazla, en azından sizin kadar hassasız ve bu konularda daha da yeni uygulamalarla vatandaşımızın önünü açacağız, işlemlerini kolaylaştıracağız vesaire.
Bakın, şu andaki hedefimiz, yakın zamanda Vergi Usul Kanunu'nu getirmek. En geç Nisan ayının sonuna kadar diyelim, Vergi Usul Kanunu'nu bitirip buraya getireceğiz. Yine mükellef odaklı, yine vatandaş odaklı, kolaylaştıran, basitleştiren, vergi uygulamalarında adaleti sağlayan, iktisadi faaliyetleri destekleyen bir Vergi Usul Kanunu Tasarısı getireceğiz ama öbür taraftan da gönüllü uyum programlarına rağmen, vergisini ödememekte ısrar edenlere de etkin caydırıcı sistemler getireceğiz.
O açıdan, burada, bizim katma değer vergisiyle ilgili ileriye dönük yaklaşımız şu: Biz vatandaşımıza güveniyoruz, mükellefimize güveniyoruz, bu kanunla birçok kolaylıklar getirdik, uygulamada da KDV'yle ilgili uygulamaları kolaylaştırıcı ikincil düzenlemeler ve uygulamalar yapacağız ama mükelleflerimizi izleyeceğiz yani beyannamesini süresinde veren, denetimlerde olumlu çıkan, vergilerinde denetimlerinde herhangi bir sıkıntı çıkmayan kim olursa olsun, küçük ölçekli işletmeler de olabilir, serbest meslek erbabı da olabilir, bunlara bir kolaylık sağlamak gerekmiyor mu? Hepimiz vatandaşa gidiyoruz. Vatandaş diyor ki: "İyi mükellefe hiç ödül yok mu? İyi mükellefe hiç destek yok mu? Siz af kanunları çıkarıyorsunuz, şunu yapıyorsunuz, bunu yapıyorsunuz."
Arkadaşlar, vergi mevzuatlarımızda ilk defa bir süredir ne yapıyoruz, iyi mükellefe ödül mahiyetinde düzenlemeler yapıyoruz. Biz bu Katmadeğer Vergisi Kanunu'nu yeni sistemle uygulamaya başladığımızda bir taraftan kolaylaştırıcı olacağız ama bir taraftan da iade sistemini külliyen değiştirdiğimiz için mükellefi çok daha yakından izleyeceğiz yani bırakın beyannamesini her bir faturasını da izlemeye alacağız çünkü bu sistemde, doğru, iade konusunda büyük bir kolaylık sağlanıyor ama öbür taraftan da bunun suiistimal edilme riski de var. Bu riski yönetmemiz lazım. Onun için, burada diyoruz ki biz: "Vergiye uyumla ilgili Gelir İdaresi Başkanlığımız "mükellefin karnesi" denilebilecek bir program geliştirdi. O programda mükellefin uyum derecesini gösteren bütün faktörleri takibe alacağız, âdeta mükellefin karnesini çıkaracağız. Orada, karnesi çok iyi olan mükelleflerde ne yapacağız, uyum maliyetlerini düşüren, süreleri öne alan düzenlemeler yapacağız."
Onun için, burada herhangi bir gruba veya büyük işletmelere dönük bir çalışma olmayacak.