| Komisyon Adı | : | DIŞİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Komisyon Başkanı Volkan Bozkır'ın, Komisyonun bugünkü gündemine ve Komisyonun yakın dönemde yapacağı faaliyetlere ilişkin açıklaması |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 04 .04.2018 |
OĞUZ KAAN SALICI (İstanbul) - Şimdi, Sayın Başkanım, bence geniş ve kıymetli bir değerlendirme yaptınız. Ben sizin konuşmalarınızı Meclis Genel Kurulundada ısrarla takip ediyorum. Çizmiş olduğunuz çerçeve beni mutlu eden bir çerçeve. Ben şöyle anlıyorum: Avrupa Birliğinden yana, Avrupa Birliğinin içindeki yabancı düşmanı aşırı sağ akımlara karşı, oradaki Müslümanların ya da Türkiye kökenli Müslümanların, ne olursa olsun, onların toplumla, toplumun içinde önemli bir yer almasını, entegrasyonunu önemseyen...
AVRUPA BİRLİĞİ BAKANI ÖMER ÇELİK (Adana) - Destekliyoruz.
OĞUZ KAAN SALICI (İstanbul) - ...Türkiye'nin ticaretini artırmaya çalışan bir yaklaşım. Hatta sizin matruşka örneği iyi bir örnek. Doğru, bence de eurofobik bir şeyi ortaya koyamadıkları için mahalle baskısı sonucu onu farklı şekillerde kamufle ediyorlar. Biz bu eleştirileri yapıyoruz Türkiye olarak. Peki, biz Avrupa Birliğine nasıl bir perspektif sunuyoruz? Yani bu liberal düzenler sıkıntı yaşayacak, yaşıyor, oralarda bir zayıflama var. Peki, Türkiye liberal düzenlerin zayıfladığı bir dünyada nasıl konumlanacak? Az önce adını vermeden söylediğiniz AB dışı büyük devletler aşırı sağ akımlara destek oluyor. Size vermeyin, ben vereyim, Rusya; alenen destek veriyor. Almanya'da da veriyor, başka yerlerde de veriyor. Dün gece de bol bol askerî anlaşma imzaladık. Birisini alalım, öbürünü atalım anlamında söylemiyorum bunları. Yani bir kategorik şeyim yok, bir kategorik karşıtlığım filan yok. Ama şunu anlamaya çalışıyorum: Yani Avrupa Birliğindeki aşırı sağ akımları savunan... Avrupa Birliği Bakanı Avrupa Birliğine gittiğinde kendi ülkesindeki demokrasi ve insan hakları konusunda sıkıntıya düşüyor. Sadece Avrupa Birliği Bakanı değil, giden her heyetimiz sıkıntıya düşüyor arkadaşlar. Şimdi, aşırı sağ akımları eleştiriyoruz ve biz karşılığında başka bir perspektifi, bir medeniyet perspektifi sunabilmeliyiz. Bu jargon olarak var. Yani iktidar partisinde bir medeniyet perspektifi var ama altı boş, altında ne olduğunu en azından ben henüz keşfedebilmiş değilim, eğer varsa ve bir uygulamaya geçme imkânı varsa da ondan büyük memnuniyet duyarım. Bence bütün diğer konuların tamamından daha önemli bir çerçeve bu. Liberal düzenin yerine Türkiye neyi önerecek, neyi koyacak ve Avrupa Birliğindeki -sizin saydığınız bütün o sıkıntılara katılıyorum, fazlası vardır azı yoktur- bütün o sıkıntılı durumlardan çıkış için kendisine moral üstünlük sağlayacak temel argümanı ne olarak ortaya koyacaktır?