| Komisyon Adı | : | DIŞİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Avrupa Birliği Bakanı Ömer Çelik'in, Türkiye-Avrupa Birliği Varna Zirvesi sonuçları ve Türkiye-Avrupa Birliği müzakere sürecindeki gelişmeler hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 04 .04.2018 |
SERKAN TOPAL (Hatay) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan, Sayın Bakan.
Şimdi, Sayın Bakanımızın sunumunu da çok iyi dinledim, not da aldım, çok da soru var. Özellikle Avrupa konusundaki düşüncelerinize katılıyorum, çok da teorik anlamda, özellikle Avrupa'yla istikrarın önemli olduğu noktasında katılıyorum. Ancak şunu görüyoruz: Sizin az önce merkez sağ ırkçı kişilerin bize bakış açısını değerlendirdiğinizde bir an için konuşmada böyle düşündüm, hayal ettim acaba sol bir partinin bakanı mı diye düşüncelerinizi söylerken.
AVRUPA BİRLİĞİ BAKANI ÖMER ÇELİK (Adana) - Memleket için solculuk da yaparız, başka şey de yaparız.
SERKAN TOPAL (Hatay) - Şu konuya da katılıyorum: Kesinlikle Dışişleri Komisyonundaki bütün üyeler, iktidar, muhalefet mesele Türkiye olunca, mesele ülke olunca millî birlik ve beraberlik içerisinde en sağlıklı karar neyse ister burada ister dışarıda... Önemli olan odur, zaten muhalefetin de görevi budur. Ancak sizin az önceki söylemlerinizle son on altı yıldır iktidarınızın gerek Avrupa'da gerek Orta Doğu'da gerek dış ülkelerdeki şu ana kadarki uygulamasında somut anlamda bir orantısızlık olduğunu görüyoruz yani teorikte iyi söylüyorsunuz ama uygulamada biz bunu göremiyoruz. Şöyle bir şey sorabilir miyiz ya da kabul edebilir misiniz: Burada bir başarısızlık var mı son on altı yıldır? Yani mesela, nereden başlayayım? Varna'daki toplantının Türkiye-AB ilişkilerinde bir ilerleme yapacağını göremiyoruz. Siz görüyor musunuz? Özellikle, Türkiye-AB ilişkilerinin artık sadece mülteci mutabakatı çerçevesinde yürüdüğünü görüyoruz. Onun dışında bir ilerleme olduğunu da göremiyoruz. Hatta bu konuda çalışan uzmanlar artık, AB'ye tam üyelik konusunun zayıfladığını söylüyorlar. Bu konuda gerçi bir ilerleme de göremiyoruz.
2017 yılında Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi, Türkiye'yi siyasi denetime alma kararı almıştı hatırlıyorsanız. Tabii, Türkiye'nin bu denetimden ne zaman çıkacağını biz bilmiyoruz. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?
17 Nisanda yayınlanacak olan Avrupa Komisyonu Türkiye Raporu'nun ülkemize sert eleştiriler içereceği konusunda duyumlar var. Bu konuda bir hazırlık var mı? Ayrıca, az önce bahsetmiştiniz, Rusya'dan alacağımız S-400'ler için Türkiye'ye teknoloji transferi yapılacak mı?
Son olarak: Az önce dediğim gibi, teorikte, evet, güzel şeyler, doğru şeyler, biz de destekliyoruz ancak uygulamada gerçekten -son on altı yılın- özellikle ülkemizin dış ülkelerle olan ilişkilerinde yani -en son Rusya'yla biraz şey yapmaya başladık- Suriye'den tutun, Mısır'a, Arabistan'a kadar, Almanya, Amerika ve birçok ülkeyle şu anda maalesef bir sıkıntı var. Yani bunun dış ilişkilerde ciddi anlamda bir zafiyet olduğunu biz görebiliyoruz. Biz bundan memnuniyet duymuyoruz. Bakın, net söylüyorum, özellikle Suriye konusunda şu andaki durumdan memnuniyet duymuyoruz. Yani muhalefet olarak gerçekten biz ülkemizin her türlü konuda başarılı olmasını ve dış ilişkilerde bütün ülkelerle barış içerisinde bir ilişki kurmasını gerçekten istiyoruz. Bu konuda ne yapılması gerekiyorsa biz hazırız. Samimi bir şekilde bunu söylüyorum. Zaten bütün gezilerimizde biz her türlü tavrı ortaya koyuyoruz samimi bir şekilde.
OHAL konusunu zaten burada konuşmayacağım, bir an önce kaldırılması gerekiyor zaten.
Teşekkür ediyorum.