| Komisyon Adı | : | SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL İŞLER KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 05 .04.2018 |
MAHMUT KAÇAR (Şanlıurfa) - Sayın Başkan, çok değerli milletvekili arkadaşlarım, heyetin çok değerli mensupları; hepiniz hoş geldiniz, hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Başkanımın da az önce ifade ettiği gibi, ben Türkiye'nin güneydoğusunun en büyük şehri olan Şanlıurfa Milletvekiliyim. Aynı zamanda Suriye'ye sınır bir şehir ve 2011'den itibaren başlayan Suriye'deki iç savaşla birlikte Türkiye'de en fazla göçmene ev sahipliği yapan bir şehrin milletvekiliyim. Şu anda Şanlıurfa'da 600 bini aşkın Suriyeli var ve bu Suriyeli mültecilere, savaştan kaçıp ülkemize sığınmak zorunda kalan Suriyelilere halkımızın her kesiminin sofrasını paylaştığını, birden fazla evi olanın evlerinden birini Suriyelilere tahsis ettiğini ve elindeki bütün imkânları seferber ederek bu insanlık dramını, acısını azaltmaya yönelik olarak seferber olduğunu özellikle ifade etmek isterim. 600 bin önemli bir sayı ve bu insanlar aynı zamanda bizim vatandaşlarımızın hizmet aldığı hastanelerden hizmet alıyor, bunların yaşadığı şehirde yaşıyor, bunların çocukları bizim vatandaşlarımızın okullarında eğitim görüyor. Böylece mesele yalnız 600 bin kişinin devlet imkânlarıyla yardım yapılmasından çok daha öte, sosyal hayatın her alanını etkileyen ve bulunduğu şehrin insanları için hayatını zorlaştıran bir durumla karşı karşıyayız.
Şimdi, tabii, sizin temsil ettiğiniz Dünya Sağlık Örgütü başta olmak üzere birçok bu alanla ilgili uluslararası kuruluş "Bu mültecilere sağlık hizmeti nasıl verilebilir?"e kafa yorarken, kafa yormaya çalışırken Türkiye şu anda mültecilerin tamamına birinci basamak, ikinci basamak ve üçüncü basamak sağlık hizmetlerini, tedavilerini, artı ilaçlar da dâhil olmak üzere tamamını ücretsiz bir şekilde vermekte. Türkiye'nin son altı yılda yaşamış olduğu bu tecrübe, altı, yedi yılda yaşadığı bu tecrübe Batı ve Batı kurumlarının iflası noktasındaki durumu net olarak gözler önüne sermiştir.
Ağır ifadeler kullandığımın farkındayım ancak Başkanımın da az önce ifade ettiği -aslında nezaketi itibarıyla hepimizin örnek aldığı bir Başkanımız- yedi yıldır Suriye'de bir insanlık dramı var. Yaklaşık 13 milyon insan kendi ülkesinden başka yerlere göç etmek zorunda kalmış ama Batı kendi sınırlarına dayanana kadar böyle bir insanlık dramından habersizmiş gibi davranan, kendi ülkesine sığınmaya çalışan botları batıran, kendi sınırlarına bir şekilde kendini atan, yüzlerle rakamla ifade edilen insanları kendi arasında bölüşmek için tartışma yaşayan ülkeler grubu ve biz bunu Türk halkı olarak büyük bir ibretle izliyoruz. En son geçen hafta bir ülkenin 100 civarında mülteci kabulüyle ilgili ülkede yaşanan tartışmalar bizim açımızdan son derece ibretlik manzaralar.
Sizin kişisel çabanızı, gayretinizi takdir ediyoruz ancak uluslararası kurumların kurumsal kimlikleriyle bu meselelerde daha şeffaf olması ve gerçekten bizim tabirimizle daha derde şifa olacak olan adımları atması gerektiğini ifade ediyorum.
Tekrardan sizleri Mecliste ağırlamaktan memnun olduğumuzu ifade etmek istiyorum.